Memleket mutlaka asrî, medenî ve yepyeni olacaktır. Bizim için bu, hayat dâvasıdır. Bütün fedakârlığımızın faydalı bir sonuç vermesi buna bağlıdır. Türkiye, ya yeni fikirle donatılmış, namuslu bir idare olacaktır, veyahut olamıyacaktır. Halk ile çok temasım vardır. O saf kitle, bilmezsiniz, ne kadar yenilik taraftarıdır.
1923
Memleketimizi asrileştirmek istiyoruz. Bütün mesaimiz Türkiye'de asrî, binaenaleyh batılı bir hükûmet vücude getirmektir. Medeniyete girmek arzu edip de, batıya yönelmemiş, millet hangisidir? Bir istikamette yürümek azminde olan ve hareketinin ayağında bağlı zincirlerle güçleştirildiğini gören insan ne yapar? Zincirleri kırar, yürür.
1923 M.Kemal ATATÜRK Merhaba,
Türk milletinin yükselmesi ve tehlikelerden korunması, Türk milletini meydana getiren kişilerin teker teker milli şuur sahibi olmasına ve kalplerinin millet sevgisi, vatan sevgisi ile çarpmasına bağlıdır. İnsanlık ilkesi her milletin kendi kendisini idare etme hakkına sahip olduğu görüşüdür.Dünyada barış ve adalet olacaksa milletlerin özgür ve güvenlik içinde bulunmaları gerekir. Bakınız Atatürk ne demiş; " Milli kültürümüzü muasır medeniyet
seviyesinin üstüne çıkaracağız. Bunun için, bizce zaman ölçüsü geçmiş
asırların gevşetici zihniyetine göre değil, asrımızın sürat ve hareket
mefhumuna göre düşünülmelidir. " Zamanı yakalamak ve zamanı yaşamak hayat meselesidir.Tüm ağırlığı ile insanlığı geriye çeken zamanı geçmiş zihniyet, hala canlı bir form halinde varlıkları kendine enkarne etmeye devam etmektedir.O halde zihinlerimizde rejenerasyon oluşturmak vazifemizdir. Ufkun ötesini görebilmek zamanın değiştiren dönüştüren etkisini tekamül için aktif etmek zorundayız.Emperyalizm sistemin beslediği kaynağın ısrarla hayat verdiği alanları, zeminleri temizleyip, bireysel, ferdi zincirleri kırarken kül ün gücüyle yaratacağımız formun besleyicisi oluken baskın bir alana zemin hazırlayarak; zamanın takılıp kaldığı dejenerasyon alanını hükümsüz kılacağız.İşte o zaman muassır medeniyet bir güneş gibi ışıldayarak insanlığı birleştirecek enkarnasyon alanı meydana getirecektir.Zihinlerde oluşan her rejenasyon kül olarak hayatiyet verecektir.İşte Türk milletinin yeryüzündeki asli vazifesi insanlığın var olma mücadelesindeki yetisi ve meziyeti buna öncü olacaktır.Her şeyin bilincinde olarak idare edilenlerle idare edenler arasında cereyan eden kozmik faaliyetler, makrokozmik duygulanmaya dayanmaktadır.İş te o saf kitlenin yaratacağı enerji tüm insanlığa barış getirecektir. Tam bağımsızlık ayrılıkçı değil birleştiricidir. Israrla süregelen bir döngü halinde hala beşer zihniyet ile kendini besletmekte olan ve kendine hayat veren sömürücü sistemin efendileri 7.yy zamanını ayakta tutmaktalar.Yeryüzünde köhne ,karanlık zihinler ile hayat bulan sömürgen efendiler varlıkların hakimiyet realitesine ulaşmasına engel teşkjil edecek alanların çekim kuvvetlerini beslemeye devam etmektedirler.Uyuşmuş gevşetici tesirler altındaki bireyler, kitleler köledirler.İşte bağımsız, egemen ve sulh kelimelerinin gerçek manalarının perde perde açılımlarıyla ;varlığın ilk önce kendisinde hakimiyet kazanması, egemenl olması ve sonra milletlerin egemen olması tüm dünya insanlarını tek bir vücut haline getirecek egemenliğin yaratacağı indükleme ile insan asri ve yüksek medeniyete ulaşacaktır.Zihinlerimizde, yüreklerimizde yer edecek milli şuur gerçek manası ile kök ve gök ün temas etmesidir.Zaman kodların, şifrelerin açılımları ile açığa çıkacak realitenin zamanıdır.Sevgili dostlar bakışlarımızı ufkun ötesine odakladık. O halde tasarrumuzda var olan bilginin açığa çıkartıp aktif edeceğiz.Gaflet ve delalet içinde zaaflarına yenik düşen spritüellerin yanılgısı bilgiyi kendi tasarruflarında sanması ve çoktan aşılmış olması gereken zamanın has bahçelerinde cezbedici şarhoşluktan vazgeçememeleridir.İç ışıklarını yakan her varlık şuurunu yükseltirken bilgiye hakimiyet kazanacaktır.İdealizm dünyadaki dışsal algılamaları, insanların hissel algılamalarına ya da düşünsel etkilere (idealar) bağlar. Dünyada olup bitenler, bu hissel algılamalar ve etkilere bağlıdırAtatürk ilkeleri , insanların tam olarak gelişebileceklerini, gerçek bir refah ve mutluluğa ulaşabileceklerini toplum düzenin yapı taşıdır.Bu yüksek ideal, elindeki eksik varlığı gerçek varlığa dönüştürebilme bireyi ve toplumu daha iyiye götürmek için etik, toplumsal düşünsel düzlemdeki mutlak değerlere inanan ve bir ideale bağlanmasıdır. Atatürk ün en büyük başarısı, ideallerinin gerçekleşmesi yolunda yalnız yürümeyip, ideallerini bir ulusa aşılayarak hep birlikte yürünmesini sağlayabilmesinde yatar.İlerlemenin hududu yoktur..Durağan değil devingenlğin bilincinde asri medeniyete ulaşacağız. Sevgimle... G.D
1923
Memleketimizi asrileştirmek istiyoruz. Bütün mesaimiz Türkiye'de asrî, binaenaleyh batılı bir hükûmet vücude getirmektir. Medeniyete girmek arzu edip de, batıya yönelmemiş, millet hangisidir? Bir istikamette yürümek azminde olan ve hareketinin ayağında bağlı zincirlerle güçleştirildiğini gören insan ne yapar? Zincirleri kırar, yürür.
1923 M.Kemal ATATÜRK Merhaba,
Türk milletinin yükselmesi ve tehlikelerden korunması, Türk milletini meydana getiren kişilerin teker teker milli şuur sahibi olmasına ve kalplerinin millet sevgisi, vatan sevgisi ile çarpmasına bağlıdır. İnsanlık ilkesi her milletin kendi kendisini idare etme hakkına sahip olduğu görüşüdür.Dünyada barış ve adalet olacaksa milletlerin özgür ve güvenlik içinde bulunmaları gerekir. Bakınız Atatürk ne demiş; " Milli kültürümüzü muasır medeniyet
seviyesinin üstüne çıkaracağız. Bunun için, bizce zaman ölçüsü geçmiş
asırların gevşetici zihniyetine göre değil, asrımızın sürat ve hareket
mefhumuna göre düşünülmelidir. " Zamanı yakalamak ve zamanı yaşamak hayat meselesidir.Tüm ağırlığı ile insanlığı geriye çeken zamanı geçmiş zihniyet, hala canlı bir form halinde varlıkları kendine enkarne etmeye devam etmektedir.O halde zihinlerimizde rejenerasyon oluşturmak vazifemizdir. Ufkun ötesini görebilmek zamanın değiştiren dönüştüren etkisini tekamül için aktif etmek zorundayız.Emperyalizm sistemin beslediği kaynağın ısrarla hayat verdiği alanları, zeminleri temizleyip, bireysel, ferdi zincirleri kırarken kül ün gücüyle yaratacağımız formun besleyicisi oluken baskın bir alana zemin hazırlayarak; zamanın takılıp kaldığı dejenerasyon alanını hükümsüz kılacağız.İşte o zaman muassır medeniyet bir güneş gibi ışıldayarak insanlığı birleştirecek enkarnasyon alanı meydana getirecektir.Zihinlerde oluşan her rejenasyon kül olarak hayatiyet verecektir.İşte Türk milletinin yeryüzündeki asli vazifesi insanlığın var olma mücadelesindeki yetisi ve meziyeti buna öncü olacaktır.Her şeyin bilincinde olarak idare edilenlerle idare edenler arasında cereyan eden kozmik faaliyetler, makrokozmik duygulanmaya dayanmaktadır.İş te o saf kitlenin yaratacağı enerji tüm insanlığa barış getirecektir. Tam bağımsızlık ayrılıkçı değil birleştiricidir. Israrla süregelen bir döngü halinde hala beşer zihniyet ile kendini besletmekte olan ve kendine hayat veren sömürücü sistemin efendileri 7.yy zamanını ayakta tutmaktalar.Yeryüzünde köhne ,karanlık zihinler ile hayat bulan sömürgen efendiler varlıkların hakimiyet realitesine ulaşmasına engel teşkjil edecek alanların çekim kuvvetlerini beslemeye devam etmektedirler.Uyuşmuş gevşetici tesirler altındaki bireyler, kitleler köledirler.İşte bağımsız, egemen ve sulh kelimelerinin gerçek manalarının perde perde açılımlarıyla ;varlığın ilk önce kendisinde hakimiyet kazanması, egemenl olması ve sonra milletlerin egemen olması tüm dünya insanlarını tek bir vücut haline getirecek egemenliğin yaratacağı indükleme ile insan asri ve yüksek medeniyete ulaşacaktır.Zihinlerimizde, yüreklerimizde yer edecek milli şuur gerçek manası ile kök ve gök ün temas etmesidir.Zaman kodların, şifrelerin açılımları ile açığa çıkacak realitenin zamanıdır.Sevgili dostlar bakışlarımızı ufkun ötesine odakladık. O halde tasarrumuzda var olan bilginin açığa çıkartıp aktif edeceğiz.Gaflet ve delalet içinde zaaflarına yenik düşen spritüellerin yanılgısı bilgiyi kendi tasarruflarında sanması ve çoktan aşılmış olması gereken zamanın has bahçelerinde cezbedici şarhoşluktan vazgeçememeleridir.İç ışıklarını yakan her varlık şuurunu yükseltirken bilgiye hakimiyet kazanacaktır.İdealizm dünyadaki dışsal algılamaları, insanların hissel algılamalarına ya da düşünsel etkilere (idealar) bağlar. Dünyada olup bitenler, bu hissel algılamalar ve etkilere bağlıdırAtatürk ilkeleri , insanların tam olarak gelişebileceklerini, gerçek bir refah ve mutluluğa ulaşabileceklerini toplum düzenin yapı taşıdır.Bu yüksek ideal, elindeki eksik varlığı gerçek varlığa dönüştürebilme bireyi ve toplumu daha iyiye götürmek için etik, toplumsal düşünsel düzlemdeki mutlak değerlere inanan ve bir ideale bağlanmasıdır. Atatürk ün en büyük başarısı, ideallerinin gerçekleşmesi yolunda yalnız yürümeyip, ideallerini bir ulusa aşılayarak hep birlikte yürünmesini sağlayabilmesinde yatar.İlerlemenin hududu yoktur..Durağan değil devingenlğin bilincinde asri medeniyete ulaşacağız. Sevgimle... G.D