Hacı Hafız YUSUF

      Hacı Hafız YUSUF

      Hacı Hafız Yusuf tanınan şair 1850 tarihinde Hemşin kamununun Mollaveys köyünde doğmuştur.i Babasının adı Mıhtat’tır.
      İlk tahsilini köyünde yaptı. Sonra Trabzon medreselerinde okumuştur.
      Askerliği gelmeden büyük biraderinin yerine askere gitti. Bahriye sınıfına ayrıldı. Terhis edildikten sonra imtihanla bahriye katibi oldu. Bir müddet gemilerde vazife gördükten sonra liman kumandanlığında,bahriye hastanesi esvap eminliğinde, 1884 tarihinde Bahriye Rüştiyesi Muallimliğinde ve 1898 de Rize Liman Reisliği’nde bulunmuştur. Meşrutiyetin ilanında bütün Liman Reisleri değiştiğinden Hafız Yusuf ta Bahriye beytulmal memuru olmuş ve 1910 yılında emekliye çıkmıştır. Bunun üzerine memleketi olan Hemşin’e dönüyor. 1923 te de doğduğu köyde vefat etmiştir.
      Hafız Yusuf çok kuvvetli bir kültüre sahiptir. Farsçayı çok mükemmel bilirmiş. Rize’de açtığı medrese feyizli olmuştur.
      Şiirleri kuvvetlidir. Nazım tekniğine vakıf olan şairin olgun şiirleri vardır.1313 (Miladi) 1917 de İstanbul Bahriye matbaasında bastırdığı 24 sayfalık ( Kulak Küpesi ) adli şiir mecmuası orijinal fikir hamulesidir. İçinde didaktik nev’e örnek olabilecek parçalar vardır.
      Kitabın kapağında şu beyti görüyoruz:
      “Kulak küpesi yaptı Hemşinli Hafız Yusuf
      Alıp takmayanlar sonra eder teessüf”
      Şairin en güzel şiirleri basılmıştır. Bilhassa gazellerinde yüksek bir sanat ve hayat kudreti sezilmektedir. Tetkika çok değer bir şahsiyettir.

      Bu Eser, Ordu Halk Dil,Tarih, Edebiyat Şubesi
      Başkanı Sıtkı Can’ın Rize’de Bulunduğu Zamanda Hazırlanmıştır.
      Giresun Akgün Basımevi 1940

      Veysel ATACAN Rizeliler Kültür ve Dayanışma Derneği Kurucu Başkanı
      Ben Değil Biz Varız
      Naci KOBAL 2000

      GAZELLERİNDEN

      Gülruhun şem’iyliyenler miski amberden geçer
      Mah cemalin seyredenler mihri enverden geçer
      Badei I’alin içenler ta elbet ınahmur olur
      İstemez abı hayatı abı kevserden geçer
      Gülşeni hüsnü cemalin andelibi şübhesiz
      Verdi ruhsarın görünce verdi ahmerden geçer
      Camı hüsnünde takı ebruvanın seyreden
      Zahidi mescit nişin mihrabı mimberden geçer
      Dehr içinde dürrü gevherle müzeyyen dilberan
      Zineti hüsnün görünce zibü ziverden geçer
      Lerzenakim ,fitne engiz gamzei caduların
      Nevki müjganın görenler tığı hançerden geçer
      Hafızı gamhara hiç cevr etme sakın dilbera
      Tiri ahımdan hazer kıl ,senki mermerden geçer.


      Pek hatadır gülruhun teşbihi mihri envere
      Lezzet efza katrei lalin şarabı kevsere
      Zevki lalinle şeha ruhsarını seyredeli
      Bakmazam camü cemü ayinei İskendere
      Gülruhun görünce şerminden arakriz oldu gül
      Buyu zülfün sat hacalet verdi udu ambere
      Tiri hicrin kavsı ebruden atılıp dilbera
      Nideyim sinemde açtı sat hezaran pencere
      Sinei suzanımı cerh etmede ey dilşiken
      Nizei müjgan yeter hacet ne tığı hançere
      Kabzei teshire aldın alemi ey afetim
      Hükmü fermanın revadır şahı heft kişvere
      Gülşen içre Hafız’a tercih eder alem bu ya
      Bülbüle zağı siyahı ,harı verdi ahmere


      Meskenim manendi Yusuf cahı zindan oldu bak
      Kasrı dil Yakup hüzne beyti ahzen oldu bak
      Huni dil ceyhun gibi mecrayi çeşmimden akıp
      Cuşeşi hunabı eşkim Bahrı Umman oldu bak
      Berki ateş hız ahım birbirini velyederek
      Döktüğü dudı şererden çarh suzan oldu bak
      Levhi dilde sureti hüsnü musavverdir fakat
      İftirakı cangüdazı derdi hicran oldu bak
      Böyle şuhı fitne engiz nalezen oldukça ben
      Şevkatı yok bivefadır şadu handan oldu bak
      Tarı zülfün setredince pertevi ruhsarını
      Mihri mahı seyyar iken alem şebistan oldu bak
      Hafız’a ol şuh yine icrayi ahkam etmeğe
      Kişveri dili tahtı alisinden sultan oldu bak

      Hacı Hafız Yusuf
      Doğru olsam ok gibi,Uzağa atarlar beni
      Eğri olsam yay gibi,Elde tutarlar beni
      Hz. Mevlana

      HAMSINAMESİ

      Davet etmiş sahil halkı hamsının mihmanı var
      Payitahtı Karadeniz’de fakat ummanı var
      Kerç boğazından çıkıp afaka neşri nam eder
      Hamsı pek dehşetfeza fermanı ,kahramanı var
      Hamsı ordularla Bahrisiyah sahilini
      Mevsiminde dolaşıp gezmekte kumandanı var
      Bazı kere toplanıp ta karaya eder hücum
      Hamsının top ve tüfeği ,askeri ,sultanı var
      Bir takım nankörlerini habsü tavkif etmeğe
      Hamsının tahtelbahırda cahı var ,zindan var
      Hamsının yüzüne gülme sonra atlar yüzüne
      Isırır ağzını ,dilini mahuf dendanı var.
      Hamsı mahluku Hüda ,lahmı tarra olduğun
      Bilir erbabı ukul ekledenin iz’anı var.
      Nimeti uzma olan hamsıları tahkir eden
      Acü muhtaç kaldı uryan suyunun atşanı var.
      Besmeleyle hamdiyle eklederse bir kişi
      Her vakitta taze hamsi bulmanın imkanı var
      Hikmetini bak bilir etmez abesle iştigal
      Münhasır mı hamsıya her nimetin şükranı var
      Nazik İstanbul ahalisi ipek mendiline
      Hamsı doldurup ta naklederse ne isyanı var
      Mahirane ,vakifane saydedip tutar ,yutar
      Hamsının insan elinden ah ile efganı var
      Kadın ,erkek hamsı ekletmez ise ömründe hiç
      Yüreğinin yağı yoktur aklının noksanı var.
      Hamsıdandır herkesin kanındaki kuvvetleri
      Böyledir kavli etibba hücceti bürhanı var
      Ol mübarek hamsıyı medhü sena etmek muhal
      İşte Hafız Yusuf’un da bir küçük destanı var.

      Hacı Hafız Yusuf

      KUMARBAZLARI BEYAN EDER

      Raviler böyle rivayet eylemiş
      Kumarbazları hikayet eylemiş
      Var imiş her memlekette kaç kişi
      Gece gündüz kumar oynamak işi
      Yemeğini evde çorlanır imiş
      Arka üstüne yuvarlanır imiş
      Sonra gider kahvelere ,düzlere
      Karışır hayvanlara ,öküzlere
      Sonra tavla başına geçer imiş
      Kumar oynar ,kahve ,çay içer imiş
      Zırlanıp hem zorlanıp zarı atar
      Hiddet edip sözüne küfür katar
      Merhaba etmez gelip otursalar
      Haberi yok mahbese götürseler
      Kör gözüne gözlüğü takmış herif
      Kimseyi görmez herifi naşerif
      Bu akılsız kendini insan bilir
      Kumar oynamasını bir şan bilir
      Akşam üstü haneye avdet eder
      Bazı arkadaşını davet eder
      Yalvarır ki gel beraber gidelim
      Bu gece oynıyalım ,zevk edelim
      Hiç düşünmez hanede piştimi aş
      Ayağına ,başına , karnına taş
      Kapıda var mı odun ,hanede un
      Hiç düşünmez kumar oynar gece ,gündüz
      Anlamaz çoluk ,çocuğun halini
      Sarfeder beyhude yere malini
      Elli altmış yaşına geçti gider
      Nefsine ,ehline zulüm ve gadr eder
      Bir kişinin işi olursa kumar
      Adına derler hımar oğlu hımar
      Hasılı oyun ,kumardan kıl hazer
      Eyle dünyadan selametle güzer

      Hacı Hafız Yusuf
      Doğru olsam ok gibi,Uzağa atarlar beni
      Eğri olsam yay gibi,Elde tutarlar beni
      Hz. Mevlana

      PARASIZ GEZENLERİ BEYAN EDER

      Neşe vermez sat hezar olsan gazelhan parasız
      Kimse vermez lokmai nan çıksa ger can parasız
      İstimai andelip hoşneva vermez neden
      Lezzetü zevkü safa seyri gülistan parasız
      Merhamet kasdederek ağyare deme elaman
      Dinlemezler eyleme feryadü efgan parasız
      Gurbet elden avdet etse kimse bakmaz yüzüne
      Olamazsın bir gece hanende mihman parasız
      Haline edip teessüf böyle derler şüphesiz
      Geldi vah biçarenin hali perişan parasız
      Borçlular gelip sıkıştırsa hanende seni
      Bu geniş hane olur başına zindan parasız
      Aklını başına almayıp ta giden gurbete
      Avdet edip ah eder olur pişiman parasız
      Gurbet elde hatıra gelince evladü ayal
      Ahü zar edip kalırsın öyle hayran parasız
      Para kazan adem olup para kazanmaz isen
      Bu zamanda kimse demez sana insan parasız
      Dersine bak gece gündüz oku yaz hem tarla kaz
      Parasız bir iş görülmez gezme bir an parasız
      İçme Tütün ağzına koyma sakın Rakı Şarap
      Mahvolup sonra olursun zarü giryan parasız
      Bu zamanda masrafı iradına uydurmayan
      Gezer elbet sine uryan,hane viran parasız
      Sanat öğren ,kalma cahil ,eyle tahsili hüner
      Alim o ki neşe verir ilmü irfan parasız

      Hacı Hafız Yusuf
      HEMŞİN İÇİN CANIMIZ FEDA
      Sabahtan erken kalkıp Hakk’a eyle niyazı
      Abdest al, ezan oku, cemaatle kıl namazı
      Hanede bırakmayın abdestsiz beynamazı
      İbadet etmeyenden Allah olur mu razı
      Müslüman’a yakışmaz terk eyle bikrü nazı
      Tembel oturma, çalış; boş kalmasın arazi
      Münasip ham yerlere ekin ek, tarla kazı
      Ziyadece ekmeli Patates ile Pazı
      Beyhude geçirmeyin kişi,baharı,yazı
      Yaz günü çalışmayan kış günü çalar sazı
      Aç kalır çalışmayan arşa çıkar avazı
      Kanaat zamanıdır sakla çok ile azı
      Parayı sarfedeken elin olsun terazi
      Ham meyve zarar verir azacık ye kirazı
      Fukara yiyece i Fasulyanın piyazı
      Gözün fark etmiyor mu siyah ile beyazı
      Bakalım gelece e geçmişe derler mazi
      Muharebeye giden şehit olur ya gazi
      Kapansın düşmanların gözü ile bo azı
      Devletine sadık ol terk eyle sözü,sazı
      Memleketten çıkarın şarhoşu ,kumarbazı
      Meclise koymayınız edepsizi , haylazı
      Her ne olursa söyler a zının yok pervazı
      Tardü teb’it etmeli şarlatan hokkabazı
      Mahir avcular tutar havadaki şehbazı
      İnsana çok lazımdır okumak ile yazı
      Na ehile vermeyin iki ördek ,bir kazı
      Zenlere ,düşmanlara ifşa etmeyin razi
      Köylerden çıkarmalı müfsit ile gammazı
      A dayı din ve mülke vermeyin imtiyazı
      Böyle verir fetvayı imamı Fahri Razi

      Hacı Hafız Yusuf


      Eskiler bunlardan ibaret de ildir.Belki-istemeyerek-unutulmuş olanlar vardır.
      Başvurdu um yerlerden cevap alamadı ımdan şair “Ferit” hakkında esaslı bir bilgiye sahip olamadım.Cimil’li “Yetim Hoca” da bunlar arsındadır.
      Mapavrili Enes , Zilkif ,Kahyao lu varsa da yazılarında ebedi bir kıymet görülmedi inden kitaba geçirilmelerinde fayda görülmemiştir.
      Doğru olsam ok gibi,Uzağa atarlar beni
      Eğri olsam yay gibi,Elde tutarlar beni
      Hz. Mevlana

      Mesaj 1 defa düzenlendi, son düzenleyen “Kuku” ().