İnsan Olmak

      İnsan Olmak

      İnsan psikolojisini ve insan olmayı anlatan,hatırlatan güzel bir mail aldım sizlerle burada paylaşmak istedim arkadaşlar.


      Ne yapardiniz?.... Kararı siz verin. Komik bir cumle beklemeyin, cünkü yok.
      Yine de okuyun. Sorum şu: Ayni kararı siz verir miydiniz?

      Okuma ve öğrenme zorluğu çeken çocuklara özel egitim veren bir okul için
      bağış toplama yemeginde, çocuklardan birisinin babası katılımcılar tarafindan
      asla unutulmayacak bir konuşma yaptı. Okula kendini adamış ögretmenleri
      kutladıktan sonra şoyle bir soru sordu: 'Dışardaki etkenler tarafindan etkilenmedikçe doga herşeyi mukemmel bir sekil ve sırada yapıyor. Ama yine de oglum Shay, diger cocukların ogrendikleri gibi ögrenemiyor. Diger cocuklarin anlayabildikleri gibi
      anlayamıyor. Oğlumda dogal olmasi gereken şeyler nerede?'

      Bu soru karşısında dinleyiciler sessiz kaldılar.
      Baba devam etti. 'Ben inaniyorum ki, dünyaya fiziksel ve zeka engelli Shay
      gibi bir cocuk geldiginde, gercek İNSAN DOĞASI kendini gösterme fırsatını
      buluyor ve bu da insanların o çocuga davranış sekillerinde kendini gösteriyor.'

      Ve sonra asagidaki hikayeyi anlatmaya basladi:
      Shay ve babasi bir gun parkta Shayin tanidigi birkac cocugun baseball oynadiklarini gorduler. Shay sordu, 'Acaba oynamama izin verirler mi?'
      Shay'in babasi cogu cocugun Shay gibi bir cocugun takimlarinda oynamasini
      istemeyeceklerini ama ayni zamanda eger ogluna izin verirlerse oglunun o cok
      ihtiyacini duydugu, engellerine ragmen baskalari tarafindan kabul edilmenin
      ozguveni ve sahiplenme duygusunu verecegini de biliyordu. Shay'in babasi
      cocuklardan birinin yanina yaklasti ve (fazla birsey beklemeyerek)
      Shay in oynayip oynayamayacagini sordu. Cocuk soyle danisabilecegi birilerine bakti ve sonra 'Su anda 6 sayi gerideyiz ve oyun sekizinci turunda. Herhalde takima girebilir ben de onu dokuzuncu turda vurucu olarak sokmaya calisirim' dedi.
      Shay buyuk bir gayretle takimin yanina gitti ve yuzunde kocaman bir gulumseme ile takim t-shirtini giydi. Babasi gozunde yas, kalbi sicak duygularla dolu onu izledi. Cocuklar oglunun kabul edilmesinden dolayi babanin mutlulugunu gorduler. Sekizinci turun sonunda Shay'in takimi birkac puan kazandi ama hala 3 sayi gerideydi. Dokuzuncu turun basinda Shay eldiveni eline gecirdi ve sag acik sahaya cikti. Ona dogru hic top isabet
      etmemesine ragmen oyunda olmaktan son derece mutluydu ve babasi ona
      tribunlerden el salladigini gordugunde yuzunde kocaman bir gulumseme vardi.
      Dokuzuncu turun sonunda Shay'in takimi yine puan kazandi.
      Simdi butun kaleler doluydu, oyunu kazanma sansi ortaya cikmisti ve topa vurma
      sirasi Shay'e gelmisti.
      Bu noktada Shay'in vurucu olmasina izin vererek oyunu kaybetme riskini mi
      almaliydilar? Sasirtici bir hamleyle Shay'e sopayi verdiler. Herkes topa isabet ettirme sansinin sifir oldugunu biliyorlardi cunku birakin topa vurmayi Shay sopayi bile elinde tutmasini bilmiyordu. Ama Shay sahaya ciktiginda top atici, diger takimin kazanma
      sanslarini bir kenara birakarak Shay'e bu firsati tanidiklarini gorunce birkac adim
      one giderek yumusak bir sekilde topu Shay'e dogru firlatti. Ilk topa Shay zorlukla sopayi savurdu ama iskaladi. Atici tekrar birkac adim one dogru geldi ve topu yine yumusak bir
      sekilde Shay'e dogru atti. Shay sopayi savurdu ve hafifce topa dokunarak yere aticiya dogru vurdu. Oyun simdi bitecekti. Atici topu yerden aldi ve ilk kaledeki adamina
      kolaylikla atabilecek ve Shay'i sobeleyerek oyunu bitirebilecekti.
      Ama atici topu aldi ve ilk kaledeki adaminin basinin uzerinden diger takim arkadaslarinin erisemeyecegi yere firlatti.
      Tribunlerdeki herkes ve iki takimda bagirmaya basladilar, 'Shay,ilk kaleye kos, ilk kaleye kos!' Shay hayatinda hic bu kadar uzaga kosmamisti ama ilk kaleye gidebildi. Saskinliktan buyumus gozleriyle yere coktu. Herkes bagirmaya devam etti, 'Ikinci kaleye kos, ikinci kaleye kos' Nefes nefese Shay zorlukla ikinci kaleye kosabildi. Shay ikinci kaleye geldigi sirada acik sahada diger takimdan biri topu almisti ... takimin en kucugu
      olan bu cocuk kahraman olma sansini elinde tutuyordu. Topu ikinci kaledeki
      adamina atabilirdi ama top aticisinin niyetini anladigindan o da kasitli olarak topu ucuncu kaledeki arkadasinin basinin uzerinden atti.
      Herkes bagiriyordu, 'Shay, Shay, Shay, butun yolu kos Shay' Karsi takimdan birinin yardim ederek onu ucuncu kaleye dogru dondurmesiyle Shay ucuncu kaleye kosabildi, 'Ucuncuye kos! Shay, ucuncuye kos!'
      Shay ucuncuye gelirken diger takimdaki cocuklar ve seyirciler ayaga kalkmislardi ve bagiriyorlardi, 'Shay, hepsini kos! Hepsini kos!'
      Shay hepsini kostu ve oyunu takimi icin kazanan bir kahraman olarak herkes tarafindan
      alkislandi.
      'O gun', dedi babasi, gozlerinden yaslar asagiya dogru suzulerek, 'iki takimdaki cocuklar da dunyaya bir parca sevgi ve insanlik getirmeyi basardilar'.
      Shay bir sonraki yaza yetisemedi. O kıs öldü. Bir kahraman oldugunu ve babasini mutlu ettigini ve eve geldiginde annesinin de gozyaslari icinde onu kucakladigini asla unutmadi.

      Son NOKTA: E-mail ile hic dusunmeden binlerce fikra yolluyoruz, ama hayattaki secimler konusunda mesaj oldugunda insanlar tereddut ediyorlar.

      Bunu size yollayan kisi hepimizin bir farklilik yaratabilecegi inancini tasiyor. Hepimizin her gun binlerce firsati olabiliyor 'dogal olan seyleri' gerceklestirmek icin.

      Bilgin bir adam bir zamanlar demiski: her toplum, kendilerinden daha az sansli
      olanlara nasil davrandigiyla degerlendirilir.

      Simdi iki seceneginiz var:
      1. Delete
      2. Forward
      BU DÜNYADA VAR OLAN HER ŞEYİN BİR GÖREVİ VAR ....
      ÖZÜRLÜ DE OLSA TAŞ DA OLSA...
      "Can ile bizden eğer hoşnut ise Canımız.

      Cana minnettir O'nun kurbanı olsun Canımız.

      Canımı canan eğer isterse, minnet Canına.

      Can nedir ki, onu kurban etmeyem Cananım'a..."