Bundan 1 hafta önce Cuma günü hafta sonu tatilinde Hemşin'e geçtim. Cumartesi günü de Cağalver'e gittim. Akşam dönerken Yokuş Başına geldiğimde Cağalver'ün üstünden biryerlerden gelen bir dozer sesi duydum. Uzun müddet baktım ama sesini duyduğum dozeri göremedim.
Ertesi hafta yanigeçtiğimiz Cuma günü tekrar Hemşin'e gittim. Akşam baya geç yattım ama sabah saat 08'00 olmadan çalan telefonla uyandım. Arayan bir hafta önce Pazar günü kendisiyle Cağalver'deki evleri Ağustos ayında elden geçirme kararını aldığım Kamiller'den Osman Kurtuluş idi. Verdiği haber sabahın köründe mideme kramplar girmesine sebep olmuştu.Bir hafta önce sesini duyduğum ama kendisini göremediğim dozer Çamurdüz Tepesiniamış ve Cağalver sırtlarını aşarak Evlerin üzerinden Kilisenin Tepesine doğru gitmekteymiş. Osman Kurtuluş Kardeşimiz bubnu o sabah Arkuluğun sırtından dürbün ile 1 saat kadar seyretmiş.
Hemen yataktan kalkıp kahvaltı bile yapmadan Hemşin'e indim. Ama baktım ki Hemşin'de Belediye Başkanı, Kymakam ve diğer kamu görevlileri dahil hiç kimsenin bu çalışmadan haberi yok. Hafta tatili olduğu için de Çayeli'den hiç kimseye ulaşamadım. Venekdere'den ulaştığım kişilerin de bu çalışmadan haberi yokmuş.
Bu gün sabah kalktığımda görev gereği Trabzon'a döndüm. Görev sırasında da bazı kamu yetkilileri ile telefonda konuştum. Çayeli Kaymakamlığı, ÇayeliBeldiye Başkanlığı, Çayeli Orman Şube Müdrülüğü dahil olmak üzere devletin hiç bir resmi kurumunun da bu durumdan da haberi yokmuş. Hatta Çayeli Orman Şube Müdürü kendilerinin böyle bir projeden haberleri olmadığını söyledi. Ben böyle uğraşıp dururken akşam saat 17.00 civarında Hemşin'den bir haber aldım. Bir arkadaşımıza konuyu sordğu birisi bir haber göndermiş. O habere göre benim şikayetlerimin yolu yaptıran kişi tarafından anında duyulduğu (Benim kendileri ile görüştüğüm kişilerin tamamı kamu görevlisidir) ve dozerin dağdan inmesinin emrinin verildiğidir. Yani bu mesajı yazdığım sıralarda o yolu yapan dozer dağdan merkeze iniyormuş.
Bunun üzerine ben Rize İl Jandarma Komutanlığını aradım. Görevli arkadaş telefonlarımı da alarak beni arayacaklarını söyledi. Yarım saat kadar sonra Çayeli Jandarma Karakol Komutanı beni aradı ve o köyün muhtarı ile konuştuğunu, dozerin Köy Hizmetlerine ait olduğunu, yolu da Köy Hizmetlerinin yaptığını söyledi. Şu ana kadar halen Köprübaşı Köyü muhtarına ulaşabilmiş değilim.
Burada mide bulandıran bir kaç nokta var.
1) Çayeli Orman Şube Müdürü ve Çayeli Kaymakamlığının bu yoldan haberi yok.
2) Birileri Çayeli Jandarma Karakolu Komutanlığına yalan bilgiler veriyorlar. Şahsi kanaatim o dozerin Köy Hizmetlerine ait olmadığıdır. Çünkü Köy Hizmetleri izni alınmayan hiç bir yere dozer vermez. Eğer izin alınmadan yapılan bir yola Köy Hizmetleri dozer veriyorsa bu suçtur ve ilgileri de bu suça iştirak etmilştir.
3) Yolun geldiği Yer Çamurdüz Mezrasını geçmiştir. Gittiği istikamette hiç biryerleşim yeri olmayıp sadece tamamen yıklımış bir kilise kalıntısı vardır.
Şimdilik kafama takılan bir sürü sorudan önemli olanları budur.
Yarın görev gereği Tarbzon'dan ayrılmak zorundayım Bu sebeple konu ile bu saatten sonra lgilenmem zordur. Ancak Hemşin'i gerçekten seven, korumaya çalışan başta Belediye Başkanımız Başar Cumbur olmak üzere tüm kamu görevlilerinden bu konuya müdahalle etmelerini, olayı aydınlatmalarını ve yasdadışı uygulama varsa sorumluları hakkındamutlaka yasal takibat açtırmalarını bekliyorum.
Aksi takdirde imkanı olup da ilgilenmeyenlerin Hemşin Sevdasına inanmak da güçleşecek.
Ortada gerçekten yasa dışı bir işlem vardır ve birileri bunu sadece seyretmektedir.
Aşağıya basit bir kroki çizdim. O bölgeyibilenler bu yasadışılığın hangi noktaya geldiğini buradan görebilirler.
Şakir AKSU
Ertesi hafta yanigeçtiğimiz Cuma günü tekrar Hemşin'e gittim. Akşam baya geç yattım ama sabah saat 08'00 olmadan çalan telefonla uyandım. Arayan bir hafta önce Pazar günü kendisiyle Cağalver'deki evleri Ağustos ayında elden geçirme kararını aldığım Kamiller'den Osman Kurtuluş idi. Verdiği haber sabahın köründe mideme kramplar girmesine sebep olmuştu.Bir hafta önce sesini duyduğum ama kendisini göremediğim dozer Çamurdüz Tepesiniamış ve Cağalver sırtlarını aşarak Evlerin üzerinden Kilisenin Tepesine doğru gitmekteymiş. Osman Kurtuluş Kardeşimiz bubnu o sabah Arkuluğun sırtından dürbün ile 1 saat kadar seyretmiş.
Hemen yataktan kalkıp kahvaltı bile yapmadan Hemşin'e indim. Ama baktım ki Hemşin'de Belediye Başkanı, Kymakam ve diğer kamu görevlileri dahil hiç kimsenin bu çalışmadan haberi yok. Hafta tatili olduğu için de Çayeli'den hiç kimseye ulaşamadım. Venekdere'den ulaştığım kişilerin de bu çalışmadan haberi yokmuş.
Bu gün sabah kalktığımda görev gereği Trabzon'a döndüm. Görev sırasında da bazı kamu yetkilileri ile telefonda konuştum. Çayeli Kaymakamlığı, ÇayeliBeldiye Başkanlığı, Çayeli Orman Şube Müdrülüğü dahil olmak üzere devletin hiç bir resmi kurumunun da bu durumdan da haberi yokmuş. Hatta Çayeli Orman Şube Müdürü kendilerinin böyle bir projeden haberleri olmadığını söyledi. Ben böyle uğraşıp dururken akşam saat 17.00 civarında Hemşin'den bir haber aldım. Bir arkadaşımıza konuyu sordğu birisi bir haber göndermiş. O habere göre benim şikayetlerimin yolu yaptıran kişi tarafından anında duyulduğu (Benim kendileri ile görüştüğüm kişilerin tamamı kamu görevlisidir) ve dozerin dağdan inmesinin emrinin verildiğidir. Yani bu mesajı yazdığım sıralarda o yolu yapan dozer dağdan merkeze iniyormuş.
Bunun üzerine ben Rize İl Jandarma Komutanlığını aradım. Görevli arkadaş telefonlarımı da alarak beni arayacaklarını söyledi. Yarım saat kadar sonra Çayeli Jandarma Karakol Komutanı beni aradı ve o köyün muhtarı ile konuştuğunu, dozerin Köy Hizmetlerine ait olduğunu, yolu da Köy Hizmetlerinin yaptığını söyledi. Şu ana kadar halen Köprübaşı Köyü muhtarına ulaşabilmiş değilim.
Burada mide bulandıran bir kaç nokta var.
1) Çayeli Orman Şube Müdürü ve Çayeli Kaymakamlığının bu yoldan haberi yok.
2) Birileri Çayeli Jandarma Karakolu Komutanlığına yalan bilgiler veriyorlar. Şahsi kanaatim o dozerin Köy Hizmetlerine ait olmadığıdır. Çünkü Köy Hizmetleri izni alınmayan hiç bir yere dozer vermez. Eğer izin alınmadan yapılan bir yola Köy Hizmetleri dozer veriyorsa bu suçtur ve ilgileri de bu suça iştirak etmilştir.
3) Yolun geldiği Yer Çamurdüz Mezrasını geçmiştir. Gittiği istikamette hiç biryerleşim yeri olmayıp sadece tamamen yıklımış bir kilise kalıntısı vardır.
Şimdilik kafama takılan bir sürü sorudan önemli olanları budur.
Yarın görev gereği Tarbzon'dan ayrılmak zorundayım Bu sebeple konu ile bu saatten sonra lgilenmem zordur. Ancak Hemşin'i gerçekten seven, korumaya çalışan başta Belediye Başkanımız Başar Cumbur olmak üzere tüm kamu görevlilerinden bu konuya müdahalle etmelerini, olayı aydınlatmalarını ve yasdadışı uygulama varsa sorumluları hakkındamutlaka yasal takibat açtırmalarını bekliyorum.
Aksi takdirde imkanı olup da ilgilenmeyenlerin Hemşin Sevdasına inanmak da güçleşecek.
Ortada gerçekten yasa dışı bir işlem vardır ve birileri bunu sadece seyretmektedir.
Aşağıya basit bir kroki çizdim. O bölgeyibilenler bu yasadışılığın hangi noktaya geldiğini buradan görebilirler.
Şakir AKSU
Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...