SSCB'de Sürgün Edilen Halklar Almanlar, Avarlar, Çeçenler, İnguşlar, Hemşinliler, Kalmuklar, Karaçay

      SSCB'de Sürgün Edilen Halklar Almanlar, Avarlar, Çeçenler, İnguşlar, Hemşinliler, Kalmuklar, Karaçay

      Dünyanın en büyük polisiye sürgün operasyonu olarak tarihe geçen bu hikâye "dünya halklarının kardeşliği" için Çarlık iktidarını yerle bir eden SSCB’de yaşanmış olmasıyla ayrıca önem kazanıyor. Batıda Fin ve Polonya halklarını, Güneyde Kırım Tatarlarını, Volga havzasında Almanları, Kafkasya'da Karaçay, Balkar, Çeçen, İnguş ve Avarları, Güney Kafkasya'da Mesket (Ahıska), Hemşin (Müslüman Ermeni) ve Kürtleri, Hazar kıyısında Kalmukları, Uzakdoğu'da Kore halkını kapsayan bu sürgünlerin nedenleri hâlâ tartışılıyor. XX. yüzyılın ikinci yarısında başlayan "gönüllü" emek göçü bir yana, insanlığın tarihi zora dayalı göç ve sürgünlerle doludur. İlk çağlardan bu yana insanlar, etnik topluluklar ve uluslar bir bölgeden bir bölgeye göçmüş, bu yüzden çatışmalara girmiş, savaşlar yapmışlar. Galipler, mağlupları topraklarından sürmüş, sürülenler yeni topraklar bulmak için dört bir yana dağılmışlardır. SSCB içinde yaşanan etnik sürgünler ise insanlığın sürgün serüvenin belki de en az bilinen kısmı. Seyit Tuğul'un çalışması karanlıkta kalmış ve unutulmuş bu sürgün hikâyesine ışık tutuyor.


      Yayınevi:Chiviyazıları Yayınevi Dizisi:Mjora Dizisi ISBN:975-8663-45-3
      Resimler
      • 1080744458_d147.jpg

        362.9 kB, 1,135×1,730, 1,147 defa görüntülendi
      Hayat;
      .....Yokluğu var edecek kadar erdemli.
      Yanlızlık;
      ......Dünyaya haykıracak kadar yoksun.
      Sen;
      ......Beni yokluğunla sınayacak kadar acımasız.
      ve ben;
      .....Kendimle kavgalı.......


      Anılan sürgün,yine anılan tarih aralığında SSCB'de yaşanılıyor.
      Başrollerde Lenin'i görüyoruz !
      Bugün Türkiye'de hazretin (!) posterini her fırsatta Atatürk posteri yanında aşk ile sergileyenler var ! Acaba bunu yapanlar, sürgün ile ulus-devlet arasında bir korelasyon mu vehmediyorlar,bilemiyorum !

      Müslüman Ermeni Hemşin'lilerin de yine SSCB sınırları dahilinde aranması gerekeceği dikkatli okurların gözünden kaçmayacaktır !
      1465 yılında düzenlenen ilk Osmanlı Salnamesinde Hemşinşliler için Müselman-ı Kadim (Eski Müslüman) tabiri kullanılmış.
      Emrullah Anim bunun tersini söyleyenlere Dangalak demiş ama iş dangalaklıkla sınırlı değil. Çünkü dangalaklıkta ahmaklık ve ahmaklık vardır. Oysa bunu ısrarla söyleyenlerin bilinçli ihanetleri sözkonusudur.
      Yani iş Dangalaklığın daha da ötesindedir.
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Dangalak vs. gibi ucuz, kıro laflarını "kem söz sahibinindir" düsturu gereği hızla geçiyor,yukarıda söylediğimizi burada şerh ediyoruz;

      Bahsi geçen sürgün olayları Türkiye sınırları dahilinde olmamıştır.Bilmem bunu ispata gerek var mı ?!

      Buna göre,yine bahsi geçen Hemşinlilerin de SSCB sınırları dahilinde bir yerlerde yaşadıklarını düşünüyorum...

      Zat-ı aliniz ve sayın abiniz (!) tarafınca Ermenilere müslümanlık yakıştırılamıyor !
      Öyle mi?
      Sizi strese garkeden bu mu?
      Tarih sadece Ermenilerin değil,Türklerin de girmedikleri din kalmadığını haykırıyor !
      Buna Yahudilik dahil !!!
      sevgili ağabeylerim bu kitabın öyküsünü kısaca özetleyeyim

      hemşinlilerden kasıt rize hemşinlilrinden ziyade hamşetsilerdir hopa batum gürcistan kars dörtgenindeki hemşinlilerdir.onlar kendilerie oyle dedıklerı için kitabada öyle alınmıştır.
      Hayat;
      .....Yokluğu var edecek kadar erdemli.
      Yanlızlık;
      ......Dünyaya haykıracak kadar yoksun.
      Sen;
      ......Beni yokluğunla sınayacak kadar acımasız.
      ve ben;
      .....Kendimle kavgalı.......


      Ne Ermenilere Müslümanlık ve Hemşinlilere Hıristiyanlık yakıştırmak yada yakıştırmamak gibi bir sıkıntım yok. Sıkıntım Rize Hemşinlilere Müslüman ermeni yakıştırması yapılması. Yani Ermeni dönmesi yakıştırması yapılması.

      Sanırım sizde İdrak Yolları Enfeksiyonu var Ömer Kardeşim...
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Yazar: saksu Tarih: 11.12.2008 Saat: 22:30

      Sıkıntım Rize Hemşinlilere Müslüman ermeni yakıştırması yapılması. Yani Ermeni dönmesi yakıştırması yapılması.

      Sanırım sizde İdrak Yolları Enfeksiyonu var Ömer Kardeşim...


      Şakir bey !
      Yine,herzaman yapageldiğin gibi işi hakarete,hır-gür'e getirmeye çalışıyorsun !!!

      Takındığın üslubun pespayeliği bir tarafa,yukarıda yazılanları anlamadığını görmek senin adına üzücü !

      kopeli'nin de teyid ettiği gibi;bahsedilen Ermeniler'in, Rize-Hemşin'le uzaktan-yakından bir ilgileri yok !!!
      Dikkat et Ömer Kardeş! Ağzından böcek çıkacak !

      Şu olayyın geçmişi ile zerre kadar ilginiz olsaydı herhalde kime ne demek istediğimi siz de anlardınız.

      Kaynak isterseniz çok fazla uzağa gitmenize gerek yok. Bu sitede birilerini yazdığıkları bile yeter de artar bile...

      Bir konuda haklısınız. Sizi ciddiye alıp da cevap vermenin pespayelik olduğunu ben de idrak edemedim.

      Özür dilerim...
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Çay demleyen zata, çayı içerken birazda tarih okumasını tavsiye ediyorum.. Olay 1940'lara doğru ve sonrası meydana gelmişken, yani Stalin döneminde olmuşken, Başrollerde 24 Ocak 1924'te ölen Lenin diyebiliyor.. Benim düşünceme gelince; hangi tarih ve dönemde olursa olsun sürgün veya tehcir acı bir olaydır. Ne hata yaparlarsa yapılsın halkların sürgününe karşı birisiyim...

      İkinci sorun ise, Hemşinlilerin hangi dinlere girdiği çıktığı değil, bu çok doğal, çünkü halklar bir çok dine mensup olabilir, bir çok din değiştirebilirler, ama milliyetlerini değiştiremezler.. Bu kitapta Hemşinlilerin karşısına parantez içinde Müslüman Hemşinliler yazılıp yazılmadığı.. Bunlar bizim Hemşinliler değil, SSCB'de yaşayan Hemşinliler bilmem kimler için dendiği lafları bir demogojiden ibaret sadece.. Biz Hemşinliler nerden geldik ki? Biz Hemşinliler doğma büyüme Hemşinde mi olduk..

      Bu nedenle bu kitabı hiç ciddiye almıyorum.. Baştan ne amaçla yazıldığı belli..

      Cumhurbaşkanımızın bir milli maça gidişi de sıradan bir olaydı??!!!

      Bugün Birtakım Türk Aydınlarının!! Ermeni Katliamından dolayı Özür Diliyoruz Kampanyası da sıradan bir olay!!!

      Yine bugün Ermeni Aydınlarının !!! Cumhurbaşkanımıza "Ermeni Soykırımını" kabul edin yazısı da sıradan bir olay !!

      Bence büyük bir Pazıl'ın farkında olmayan, ve bu sıradan yüzlerce olayın (Hemşin de bu yaz düzenlenmek istenen Festival dahil) farkında olmayan GAFİLLER çok sıradan... Her olay bu pazılın bir parçası.. Pazıl tamamlanınca bu masum sandığımız olaylar "BÜYÜK ERMENİSTAN" pazılını tamamlayacak..

      Devam edin.. Pazılı tamamlayın.. Ama unutmayın bu ülkede bu pazılı darmadağın edecek çoook insan var..
      Kulaksız işitmek dilsiz ifade
      Canım cananındır edem iade
      Vücut bir camidir vicdan seccade
      Onun bunun çıkarına seremem
      "Kitaba konu edilen olayların" XX. yüzyılın ikinci yarısı zaman diliminde cereyan ettiği ifade edilmiş.Buradan yola çıkılarak müsebbibin Lenin değil,Stalin olduğu iddia edilebilir.
      Ancak yine de Yalçın Küçük'ün BİLGE-ÇELİK mahlasını yabana atmamak lazım !!!
      Sağolsun,olayı özetlemiş :D

      Pazıl kelimesi Türk Dil Kurumu Sözlüğünde yok !
      Necedir bu kelime,anlamı nedir, bilmem !

      Fakat şu kadarını biliyorum;
      Alparslan Türkeş'de 1993 yılında,karabağ savaşının en kanlı günlerinde Ermenistan devlet başkanı Petrosyan'la,Paris'te buluşmuştu !
      ne kitapmış yahu

      Kitabın yazarı hakkında pek fazla bir bilgiye ulaşmadım fakat bildiğim kadarıyla chivi yazıları yayın evinin sahibi ardeşenlidir.ve mjora serisi bu tür ve etnik kültür kitapları yayınlamaktadır.

      sürgün konusunda ise u sürgün ler 1935 yılında başlamış 49-50 li yıllara kadar sürümüş fakat asla sona ermemiştir.
      Bu sürgün kafkasya kırım ve rusyanın içerisindeki türkler sibiryanın içerisine kadar sürülmüştür.bu sürgünler sırasında birçok olay meydana gelmiştir gidip dönmeyen trenler soğuktan donan vagonlar v.s.
      ben du döneme ait kitaplardan 2 kasım 1943 karaçayır romanı adlı bir kitabı okumuştum orada gerçek bir hikayeden sürgünün acıklığı gayet açık bir şekilde anlatılmakta idi.
      O dönem sscb lideri josef stalin dir ve tam bir şovenisttir.gerek yaptığı işler uyguladığı politikalar gerekse kişiliği tartışılmayacak kadar kötüdür.
      Türklere olan düşmanlığıda iyi bilinir.Kafkasya sürgünlerinde sadece gürcülere ve ermenilere dokunulmamıştır.Aslen kendiside gürcüdür.
      Ayrıca sosyalizm adı altında yapılan politikalardan milliyetsizlik yani tek millet olma düşüncesi ile yok edilen diller içerisinde bütün milletlerin diileri hiçe sayılmış bütün alfabeler kaldırılmış sadece gürcü ve ermeni alfabesine dokunulmamıştır.

      Aşağıdaki ekte romanıniçeriği anlatılmaktadır bir göz atmanızı tavsiye ederim en azındankoyu renkleyazılan yerleri bir okuyun
      Dosyalar
      Hayat;
      .....Yokluğu var edecek kadar erdemli.
      Yanlızlık;
      ......Dünyaya haykıracak kadar yoksun.
      Sen;
      ......Beni yokluğunla sınayacak kadar acımasız.
      ve ben;
      .....Kendimle kavgalı.......


      hangi tarih ve dönemde olursa olsun sürgün veya tehcir acı bir olaydır. Ne hata yaparlarsa yapılsın halkların sürgününe karşı birisiyim...


      Deniliyor !

      Ancak devamında bakınız bir de şöyle deniliyor;

      Bugün Birtakım Türk Aydınlarının!! Ermeni Katliamından dolayı Özür Diliyoruz Kampanyası da sıradan bir olay!!!

      Yine bugün Ermeni Aydınlarının !!! Cumhurbaşkanımıza "Ermeni Soykırımını" kabul edin yazısı da sıradan bir olay !!


      Ben hülasa edemedim !!!

      Madem konu buralara kadar geldi, (konuyu birazcık dağıtma pahasına da olsa) değinmeden geçemiyorum ;

      Ermeniler ve tehcir !
      "Ama onlar da şöyle yapmışlardı..." savunma refleksine saplanmadan...
      Kıvırmadan...
      Laga-luga etmeden...

      Olmuş mudur ?
      Olmamış mıdır ?

      İttihat ve terakki yönetimi olayın müsebbibi olarak gösteriliyor !
      Bu söylenti doğru mu ?

      Sorular aynı mihval üzre çoğaltılabilir !..

      Ben orada değil,şuradayım;

      Bırakın Ermeni meselesi gibi netameli-tartışma götürür bir meseleyi...
      Tartışma götürmez açıklıkta anayasal suç olan askeri darbe yapma fiili ülkede defaatle gerçekleştirildi !

      Yunanistan'da bu suçu işleyen general cezaevinde ileri yaşında olmasından ötürü serbest bırakılabilmesi için halktan özür diliyor !

      Bizdeki aynı suçu işleyen generaller güney sahillerinde yaşıyor !..
      Resim sergileri açıyor ( Bunların bir kısmı nü çalışma "netekim" ) !..
      Pop şarkıcılarla samimi pozlar veriyor !..
      Siyasete ilişkin beyanatlar veriyor !..

      Görevini yapmaya soyunan savcılar derdest ediliyor !..

      yenisafak.com.tr/Yazarlar/?t=12.12.2008&y=AliBayramoglu
      Sevgili Hakan Kardeşim;

      2. Dünya Savaşında cehpelerde 5,5 Milyon asker ölmüştür. Oysa savaştan hemen sonra Rusya'da sürgünler sebebi ile milyonalr vatanlarından edilmiş, 35 milyon civarında insan ölmüştür. Ölenlerin büyük bir kısmı da Türkler'dir. İşin bu boyutunu tartışmaya bile gerek yok.
      Tartışılan konu Hemşinlilerdir. Orada bahsedilen Hemşinlilerin Rize Hemşinlilşeri ile alakası olmadığını vicdat sahibi herkes bilir ama sırf İsim benzerliğinden dolayı Rize Hemşinlilerini Hıristiyanlık'tan Müslümanlığa dönmüş Mühtedi Ermeni gösterme çabaları da son yıllarda giderek artmaktadır.
      Geçmişte Batum civarında bir kısım Hemşinlilerin yaşadığı ve bunların Hıristiyan oldukları bilinen bir gerçektir. Stalin zamanında bunların sürgün edildiklerini de tüm tarihi kaynaklar söylemektedir. Ancak aynı bölgede Müslüman Türk Hemşinliler de bu sürgünden payını almıştır. Bu gün Sibriya'da tıpkıo bizim Hemşin'in şivesi ile konuşan Müslüman-Türk Hemşinliler de vardır. Dağıstan Bölgesinde kendisini "Dağıstan Türk Hemşinliyim" diye tanıtan insanlar da bulunmaktadır. Elbette ki İpek Yolunun denize açılan noktasında onlarca kavim birbirinden etkilenecektir. Hatta aynı kavimlerden farklı dinlere mensup insanlar da olabilir. Ancak bölgedeki Müslüman Ermeniler üzerinden giderek 1465 yılında Osmanlı'nın düzenlediği ilk salnamelerde Müselman-i Kadim (Eski Müslümanlar) olarak tanımlanan tüm Hemşinlilere Müslümanlaşmış Ermeni demek Emrullah Abinin dediği gibi sadece Dangalaklıkla açıklanamaz. Bu açık bir ihanetin farklı şekilde ifade edilmesidir.
      "Osmanlı çok ağır vergiler koyup, Müslümanları bu vergilerden muaf tuttuğu için bölge halkı vergi ödememek için Müslüman oldular" gibi bir yalan da bölge halkının gerçek kimliğini örtmeye yetmez. Diyelim ki Osmanlı böyle bir yol izledi (Yok öyle birşey) peki 1465 Yılındaki Salnama'de Müselman-i Kadim Hemşinliler kimdi. Yoksa onları "Müslüman olanlardan vergi almayacağım" diye bir politika izleyen Pontus mu Müslümanlaştırdı?
      Tüm Hemşin bölgesinde kıblesi bozuk bir tane mezar yok. Tarihi bin seneden sonraya dayanan bir tane kilise yok. Türkçeden başka bir dilde bir tane yazılı belge yok ama birileri ille de Pentagon'un Yeni Dünya Düzenine işbirlikçi devşirme planlarına alet oluyorlar. Halbuki bilmiyorlar ki Hemşin'de kendilerinden başka (3-5 kişi) devşirilecek bir tek Allah kulu bulamazlar.
      İşin daha vahim yönü ise ömrünce Antiemperyalis olduğunu söyleyen insanların perde arkasındaki gerçeği görememeleridir. Asıl büyük planı göremeyenlerin solculuğu da devrimciliği de antikapitalistliği de antiemperyalistliği de hikayedir.
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Ey akıl !

      Orada bahsedilen Hemşinlilerin Rize Hemşinlilşeri ile alakası olmadığını vicdat sahibi herkes bilir


      Yukarıda söylediğimiz yere geliyor !
      Bu iyi =)

      ama sırf İsim benzerliğinden dolayı Rize Hemşinlilerini Hıristiyanlık'tan Müslümanlığa dönmüş Mühtedi Ermeni gösterme çabaları da son yıllarda giderek artmaktadır.


      Ama hâlâ kitapta anlatılan meseleyi saptırmaya tüm teyakkuz haliyle devam ediyor !
      Ezberini bozmuyor !
      Bu kötü :(

      Ancak bölgedeki Müslüman Ermeniler üzerinden giderek


      MÜSLÜMAN ERMENİLER DİYOR !!!
      Yukarıda savunduklarıyla bu pek uymuyor !
      Bu trajikomik 8o

      Devam ediliyor;

      1465 yılında Osmanlı'nın düzenlediği ilk salnamelerde Müselman-i Kadim (Eski Müslümanlar) olarak tanımlanan tüm Hemşinlilere Müslümanlaşmış Ermeni demek


      Dilerseniz burada biraz soluklanalım...
      -Osmanlı'ya ait olduğu söylenen ve ilgili-ilgisiz her muhabbete getirilen salname midir,nedir,işte o !..
      Nedir bu şey ?
      Doğruluğu tartışılamaz bir tür kutsal metin falan mı ?
      Hangi endişelerle yazılmıştır ?!
      Fetih ruhuyla dolu Osmanlı, herhalde "buralar aslında başkalarınındı" diyemezdi !
      Siyasi-konjonktürel lugat'ı ,tarih vesikası olarak sunmanın bilimsel değeri yoktur !

      Devam ediyoruz;

      Emrullah Abinin dediği gibi sadece Dangalaklıkla açıklanamaz.


      Tüm bu; başlıktan bağımsız (güya) açılımlarla,hiç ilgisiz konularda bile mütemadiyen tekrarlanan akıl-fikir'den vareste siyasi ezberlerle !!!

      Bence de bu ifade tek başına tam bir teşhis için yeterli olmayabilir !..

      ******************

      Hemşin kokulu çaydan bir yudum daha alıyor,Hemşin oluyoruz...
      EMİNİM O KİTABIN YAZARİ HEMŞİNLİLER HAKKINDA Kİ BİLGİYİ
      SOROS ÇULARDAN ALMIŞTIR
      YANI İSİM BENZERLİĞİ OLARAK YORUMLAMAK BANA SAÇMA GELİYOR
      BAL GİBİ ANLADIĞIMIZ ŞEKİLDE YAZILMIŞTIR
      VE TEKRAR EDİYORUM YAZAR DANGALAKLIK YAPMIŞTIR
      HER NE KADAR ARGODAN RAHATSIZ OLAN KİBAR VE NAZİK ARKADAŞLARIM VARSA DA KUSURA BAKMASINLAR BAŞKA LAF
      BULAMİYORUM