Seçim

      Seçim sürecinde tüm ısrarlara rağmen açık künyesi getirilmemişti Halim beyin !

      Belediye Başkanlığına soyunan bir şahsın kimlik bilgilerini gizlemeye hakkının olmadığı sürekli gündeme taşınmasına rağmen dikkate alınmadı !

      Kamu vicdanının bir kenara düştüğü not :
      Cevap vermeye tenezzül edilmemiştir !!!

      Hasan bey bir güzel anlatmış ;

      Bakkal çöcük İyidere'de Başbakan'ı karşılıyor ve elini bir sıkıyor ki kurtarana aşk olsun !!!

      Kulak misafiri oluyoruz...

      Bakkal çöcük : Hemşin'e fabrikaaaaaa !

      Başbakan : Öyle miiiiiii,derhal !

      Hemşinlinin karnı tok ! ( bakkal çöcük yetinmiyor,devam ediyor anlamında ! )

      Bakkal çöcük : Üskürt dağı yolu Mollaverise kavuşacaaakkkk !


      Başbakan : Hemşinli mi istiyorrrrrrr ?

      Ben : Yookkk,Çemişgezekliiiii :rolleyes:

      Tabi ki bakkal çöcük : Eveeett,Hemşinli istiyoooorr !

      Başbakan : Durmak yoookk,devaammm ! Elimi bırakmayacak mısıııııınnn ?

      Bakkal çöcük : Hayıııırr,Hemşinli Hemşin'e Toki konutlarından da istediiiii !

      Başbakan : Hayhaaayyyy !

      Bakkal çöcük, nihayet iş merkeziiiii şeklinde dillendirdiği talebine de hayhaaayyy,durmak yookk,devvaaaammm cevabını aldıktan sonra lutfediyor,Başbakan'ın elini bırakıyor !!!

      8o

      Bu mizansenden de açıkça anlaşılacağı üzere;Meğer Hemşin'de yapılan hemen herşey bakkal çöcük dilek ve temennileri doğrultusunda bizzat Başbakan tarafından bahşedilmiş !

      Hasan bey,tüm bunların öncü çalışmalar olduğunu da hassaten belirtiyor ...

      Kimlik profili sualimizi muhatap alan olmadığı gibi ,burada ki seçmen önüne hangi projelerle çıkıldı şeklindeki sualimiz de şu ana kadar bir yankı bulmadı !


      Kamu vicdanı bir not daha düşüyor aynı köşeye :
      Cevap verilmeye tenezzül edilmemiş,edilmeyecektir !!!

      Gelinen noktada bakkal çöcük'ün neler yapabilirliği sorunsalında tahminden öteye gidemiyoruz;

      Başbakan'ın eli bir punduna getirilip sıkıca kavranacak !

      Sonrası çorap söküğü misali !

      Büyüksün Bakkal çöcük !!!

      hemşinde seçim

      efendim hemşinli mehmet hasan göral istanbul üskürdar da ikamet etmekteuyim.her fırsatta hemşinli hemşehrilerimin mutlu günlerinde kederli günlerinde iş yerlerinde bazan evlerinde uğrayıp hal hatır sorarım.seçim çalişmaları yapıldığı tarihlede ziyaret ettiğim hemşinli dostlarım benimde icraatı sevdiğimden her zaman iktidar olan partıyı desteklediğimide bildikleri için sayın hemşin belediye başkan adayı halim bekar için ne dersiniz bu bakkal çocuk bu işleri eyer kazanırsa başara bilirmi diye bir kaç yerde hatta yakın komşularından duyunca. bir hemşinli olarak hemşini sven kalkınması için üzerime düşeni tabiiki benim sahamda yapmaya gayretli olacağımı belediye başkanının da iktidar partısı taraftarı olması gerektiğini,artı çalişmalarıda bu sayede başaracağı düşüncesı ağır bastığından o yazıyı yazma gereğini duyduğumu söyleye bilirim .şunuda herkesin bilmesi lazım iktdar partısı taraftarı olmayan seçilenler şunu diyorlar aliyorlar harciyah-ı gidiyorlar ankaraya dönünce ne oldu efendim gereken kişilerle görüştüm ama bizim görüş ayrı olduğu için ilgilenmiyoorlar sadece dinliyorlar gibikelimelerle vakit geçirdiklerini ben biliyorsam herkesde benim kadar bu gerçekleri muhakkak bildiklerinden eminim .benim görevim vesilesi ile herkese aynı mesafede olduğumu söyleye bilirim hemşin hepimizin yapıllması gereken çalişmaların dışında artı çalişmalar olması lazım buda bir defa dedimle olmayacağını yakalıdığın eli isteğinin sözünü kesin almadığın müddetçe birakmayacak kararlı bıkmadan usanmadan bezmeden fedakarlık yapacak kişiler hizmete talib olması gerektiğini ve bu düşüncede olanları hemşinli olarak testeklememiz gerektiğini söylemek istemiştim.halim bekarda her ne kadar bakkal çocukta olsa bu cesaretin azmin olduğu kanaatındeyim .görevim icabı zamanım yok denecek kadar azgönül isterki sitede yazılıp çizilen her yazıya hemşinli olarak benimde katkım olsun ama üzgünüm zamanıp kısıtlıanlayışla karşılayacağınızı umarak her şer bütün güzellikler hemşinli içn efendim
      İktidar partisinin kendi belediyelerien daha çok hizmet verdiği gibi bir inanç baştan yanlıştır. Yanlış olup olmadığını da zama içinde göreceğiz.
      Hükümetin belli bir bütçesi vardır. Bütçedeki yatırım kalemleri de bellidir. Bu paraların kime ne kadar aktarılacağı da yine bütçe kanununda yazılıdır. Yani allamei cihan olsanız bütçede olmayan bir parayı alamazsınız. Ancak bütçesi olan bazı kurumların planlanan yatırımlarını bölgenize çekebilirsiniz (TOKİ gibi).
      Hemşin seçimlerde Halim Bekar'ı tercih etmiştir. halim Bekar'ın başarılarını beklemektedir. Halim Bekar'ın başarının sırrı ise Hemşinliler ile birlikte hareket etmesindedir. Seçim öncesi ayrışan ve kutuplaşan Hemşinlileri aynı amaç etrafında birleştirebilirse başarılı olacak aksi takdirde geldiği gibi hiç birşey yapamadan gidecektir. Gönlümden geçen başarılı olmasıdır. Çünkü onun başarılı olması Hemşinlilere kazandırır.
      Hemşinliler hç bir ayrım yapmadan Taş Ocakları ve Tünel Tipi HES konusunda 1-2 cılız ses dışında birlikte hareket etmiştir. Bu birliktelik ile de her iki projeyi de durdurmuştur. Eğer gelecekte bu projeler veya benzerleri tekrar gündeme gelirse (Gelecektir, çünkü o porjenin sahiplerinin vaz geçme niyetleri yoktur) Hemşinli yine aynı kararlılıkla karşılarına çıkmalı, Halim Bekar da bu karşı çıkışın önderi olmalıdır. Bunu yapmadığı takdirde o projeler mutlaka önlenir ama Hemşinli kaybeder.
      Ben gelecekte Halim Bekar'ın bu duruşu sergilemesini bekliyorum. Aksi taktirde işi çok zordur.
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Ilk basta Sn. Halim BEKAR'a Yeni Belediye baskanimiz olarak kutlamak istiyorum.

      Önümüzde yeni bir 5 Yil olarak, Hemsinimize hayirli olmasini dilerim. Umarimki Hemsinimizin gelecegi ve SIKINTILARI hakkinda güzel ve verimli calismalar ve Projeler olup gerceklestirilebilir.

      Önemli olan Hemsinimizi bir adim ileri atmaktir. Bu ise hem Belediyemizin, hemde BIZlerin görevidir.

      Yeni Belediye Baskanimizi Sn. Halim Bekar'i en yakkin zamanda Sitemizde Projelerini ve fikirlerini bizlerle paylasmasini umut ediyorum.

      Saygilarla

      Mutlu KOBAL - Almanya

      BAŞBAKAN

      SEVGİLİ HASAN KARDEŞİM.
      SENİ GÖRMEYELİ YILLAR OLDU. NASILSIN.? DİLERİM SAĞLIĞINI YERİNDEDİR.

      TEMENNİLERİNE KATILIYORUM.
      TABİİKİ HEPİMİZ HEMŞİNİN KALKINMASINI VE İLERLEMESİNİ, MEDENİ DÜNYAYA AYAK UYDURMASINI İSTİYORUZ. AKSİ TAKTİRDE BURALARDA FİKİRLERİMİZİ, DUYGU VE DÜŞÜNCELERİMİZİ, AMAÇLARIMIZI VEDE TECRÜBELERİMİZİ YAZARAK BAZI GRUPLARDAN TEPKİ HATTA TEHDİT ALMA RİSKİNE GİRMEZ. HİÇ BİR BEKLENTİMİZDE OLMADIĞINDAN. BİZE NE KİM NE YAPARSA YAPSIN, NEME LAZIM DERDİK.

      AMA DEMİYORUZ. YAZIYOR, ÇİZİYOR VE KONUŞUYORUZ.

      GELELİM SENİN DEDİKLERİNE...

      EĞER BİR İKTİDAR MİLLİ GELİRDEN ALINAN PAYI KENDİSİNDEN OLMAYAN BELEDİYELERE VERMİYORSA...

      KENDİNDEN OLAN BELEDİYELERE FAZLASI İLE VERİP. DAHA ÇOK HİZMET SAĞLIYORSA.

      SENİN DEYİŞİNLE; KENDİSİNDEN OLAMAYAN BAŞKANLAR BOŞ YERE KAPILARI AŞINDIRIYORSA?

      BU BAŞKALARININ HAKKINI BAŞKALARINA YEDİRİYOR DEMEKTİRKİ. MÜSLÜMANLIKTA KARŞILIĞINI SEN BENDEN ÇOK DAHA İYİ BİLİYORSUN.

      VE O İKTİDAR BÜTÜN BELEDİYE VE MİLLETVEKİLLERİNİ ALMAK İÇİN BU YÖNTEMİ KULLANIYORSA Kİ.. SEN BELEDİYELER VE DOLAYISI İLE İKTİDARIN TAMAMININ MEVCUT İKTİDAR PARTİSİNDE OLMASINI SAVUNUYORSUN.

      O YÖNETİME ÇOĞULCU DEMOKRASİ DENMEZ.
      ZATEN OLAMAZDA.

      HÜSEYİNE VE HALİME BİR SOHPETTE ŞUNU SÖYLEMİŞTİM :

      "İSTİYORUM Kİ AKP BU SEÇİM OY ORANINI %100 YAPAR"

      BİRDE YALAN DA İYİ BİŞE DEĞİL. :D

      SİZ BENİM BAŞBAKANIMI DAHA TANIYAMAMIŞSINIZ. 8o
      ÖYLE ELİNİ TUTUP ONUDA İSTERİM, BUNUDA İSTERİM YOK ŞUNUDA İSTERİM DEMEK VE ELİNİ BIRAKMAMAK BİRAZ SIKAR.

      KODUMU OTOTTURUR ALİMALLAH. :D
      YUKAKAPİLİ

      Bizdenmi? Değilmi? Buna Bakmak Gerek

      -Seçim bitti, vatandaş vaat ve çıkar uğruna Başkanları seçti. Hayırlı olsun, Çıkar ve menfaat uğruna ülke gerçeklerini saklayarak, hayalı suçlu yaratmak son dört senede sürekli uygulanmaya başlandı. Tanık olduğum iki olayı anlatmak istiyorum!! Doğan Medya Grubu Hükümeti, solsuzluğu, adam kayırmayı AKP.' ye ters düştü. Maliye Bakanlığından 25 denetmen Holdıng merkezine baskın yaparak, hayalı bir tutanak hazırladı. Uygulanan ceza mıktarı 1.000.000.000 TL.yaklaşık. Denetmenlerin kestiği ceza kapsamı Katma Değer Vergisi Kaununda yok, Kurumlar Vergisi Kanununda yok, Gelir Vergisi Kanununda yok. Dayanak Başbakanın talımatı deniyor. Yasalar hiçe sayılarak keyfi cezalar durmadan kesilip gidiyor. İstanbul Ticaret Odasının düzenlediği konferansta bakana cevap veren bir Firma yetkilisi bir hafta içersinde söz inceleme yapılarak 1.000.000 TL.ceza kesiliyor. Bu iki dava şu anda yargıda ve Devlet Kaybedecek. Başak bir olayda Kayserili işadamı (Kardeşi geçmiş dönemde AKP.den milletvekili idi) çalıştırdığı işçilerin yıllarca Fazla Mesailerini ödemedi ve ödememektede direndi. Hayatını hiçe sayan biri ihbar etti (bu ihbardan sonra Şakır Aksu ile telefonda ben görüştüm o da temennide bulundu)
      İhbarda Bulunulan Kurumlar;
      1- Çalışma Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü
      2- Sosyal Sıgortalar Kurumu Primler Daire Başkanlığı
      3- İstanbul Defterdarlığı
      4- Meclis Dilekçe Komısyonu
      5- Çalişma Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü
      6- Başbakanlık Denetleme Kurumu
      7- Cumhurbaşkanlığı Denetleme Kurulu
      Dosya öncelikle işleme konmakta gecikti, sürekli takip sonucu işleme kondu ve AKP.'li Milletvekilleri Bölge Çalışma Müdürünü ziyaret ettiler (Müdürün Beyanı). Ama herşeye rağmen (sürgünü göze alarak) inceletti ve cezayı kesti. Maliye ise ihparciyi bulamadım dedi ve dosyayı kapattı. İşveren herşeye rağmen fazla mesaileri hala ödemedi direnıyor. Neden acaba!
      -İnanç insanlar için kutsal bir olgudur. İnsanların inançları ile oynamak hiç bir yönetime ve bireye yakışacak bir olgu değildir. Yayın yapan ulusal kanallara bir bakın, Laik bir ülkede, STV, Kanal7 gibi kanallar, dini gelir kaynağı olarak görüyor ve hayalı diziler üretiyorlar. Laik bir ülke isek Fener Patrıkhanesi Hırıstıyan temalarını işleyecek bir televızyon kurar ve yayına geçmeye kalkarsa izin verilirmi, verilirse bizlerin tepkisi ne olur, bunu düşünen varmı acaba?
      -Adaletten kopup, çıkar ve menfaat ilişkisi içine giren AKP. sosyal dengeyi sadaka sistemine dönüştirmekte ve herkesin ödediği vergileri çıkar ve amaçlarına göre kullanmaktadır. Hemşinliler size soruyorum; Tunceli' li vatandaşlar 4.500 TL. tutarında ki yardımları alıken Rizeli'ler için ne yapıldı! Hiç bir şey çünkü koyun yem istemez kendisi bulur mantığından giderek kendimizi tatmin ettk.
      - Dini oyle bir boyuta getirdiler ki zaman zaman Dinim'den süphe duymaya başladım. Eğer Recep Tayıp Erdoğan Müslüman olarak cennete giderse Allah' ın beni cehenneme göndersin.

      CVP: Bizdenmi? Değilmi? Buna Bakmak Gerek

      Yazar: turkulusu Tarih: 04.04.2009 Saat: 00:35

      -Seçim bitti, vatandaş vaat ve çıkar uğruna Başkanları seçti. Hayırlı olsun, Çıkar ve menfaat uğruna ülke gerçeklerini saklayarak, hayalı suçlu yaratmak son dört senede sürekli uygulanmaya başlandı. Tanık olduğum iki olayı anlatmak istiyorum!! Doğan Medya Grubu Hükümeti, solsuzluğu, adam kayırmayı AKP.' ye ters düştü. Maliye Bakanlığından 25 denetmen Holdıng merkezine baskın yaparak, hayalı bir tutanak hazırladı. Uygulanan ceza mıktarı 1.000.000.000 TL.yaklaşık. Denetmenlerin kestiği ceza kapsamı Katma Değer Vergisi Kaununda yok, Kurumlar Vergisi Kanununda yok, Gelir Vergisi Kanununda yok. Dayanak Başbakanın talımatı deniyor. Yasalar hiçe sayılarak keyfi cezalar durmadan kesilip gidiyor. İstanbul Ticaret Odasının düzenlediği konferansta bakana cevap veren bir Firma yetkilisi bir hafta içersinde söz inceleme yapılarak 1.000.000 TL.ceza kesiliyor. Bu iki dava şu anda yargıda ve Devlet Kaybedecek. Başak bir olayda Kayserili işadamı (Kardeşi geçmiş dönemde AKP.den milletvekili idi) çalıştırdığı işçilerin yıllarca Fazla Mesailerini ödemedi ve ödememektede direndi. Hayatını hiçe sayan biri ihbar etti (bu ihbardan sonra Şakır Aksu ile telefonda ben görüştüm o da temennide bulundu)
      İhbarda Bulunulan Kurumlar;
      1- Çalışma Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü
      2- Sosyal Sıgortalar Kurumu Primler Daire Başkanlığı
      3- İstanbul Defterdarlığı
      4- Meclis Dilekçe Komısyonu
      5- Çalişma Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü
      6- Başbakanlık Denetleme Kurumu
      7- Cumhurbaşkanlığı Denetleme Kurulu
      Dosya öncelikle işleme konmakta gecikti, sürekli takip sonucu işleme kondu ve AKP.'li Milletvekilleri Bölge Çalışma Müdürünü ziyaret ettiler (Müdürün Beyanı). Ama herşeye rağmen (sürgünü göze alarak) inceletti ve cezayı kesti. Maliye ise ihparciyi bulamadım dedi ve dosyayı kapattı. İşveren herşeye rağmen fazla mesaileri hala ödemedi direnıyor. Neden acaba!
      -İnanç insanlar için kutsal bir olgudur. İnsanların inançları ile oynamak hiç bir yönetime ve bireye yakışacak bir olgu değildir. Yayın yapan ulusal kanallara bir bakın, Laik bir ülkede, STV, Kanal7 gibi kanallar, dini gelir kaynağı olarak görüyor ve hayalı diziler üretiyorlar. Laik bir ülke isek Fener Patrıkhanesi Hırıstıyan temalarını işleyecek bir televızyon kurar ve yayına geçmeye kalkarsa izin verilirmi, verilirse bizlerin tepkisi ne olur, bunu düşünen varmı acaba?
      -Adaletten kopup, çıkar ve menfaat ilişkisi içine giren AKP. sosyal dengeyi sadaka sistemine dönüştirmekte ve herkesin ödediği vergileri çıkar ve amaçlarına göre kullanmaktadır. Hemşinliler size soruyorum; Tunceli' li vatandaşlar 4.500 TL. tutarında ki yardımları alıken Rizeli'ler için ne yapıldı! Hiç bir şey çünkü koyun yem istemez kendisi bulur mantığından giderek kendimizi tatmin ettk.
      - Dini oyle bir boyuta getirdiler ki zaman zaman Dinim'den süphe duymaya başladım. Eğer Recep Tayıp Erdoğan Müslüman olarak cennete giderse Allah' ın beni cehenneme göndersin.


      Naci kardeşim sanıyorum ki olayları biraz abartmış. Bu abartma da satırlarına yansımış.

      Doğan Holding'e verilen ceza "Başbakanın şifahi emri ile verildi" diyor.
      sevgili Naci; Türkiye'de hukuk ne kadar tartışılsa da böyle bir şey olması mümkün değildir. Gerekçesi olmadan hiç bir kurum hiç kimseye ceza yazamaz. Buy hukukun temel ilkesidir ve her uygulama için de geçerlidir.
      Anlattığınız olay medyada uzun süre tartışıldı ve konuyu takip edenler cezanın hangi sebeplerle verildiğini biliyor. Burada söylediğiniz gibi Yasalarda böyle bir işlem için yaptırım olmayabilir ancak Yönetmelik, Tamim, Genelge vb. gibi alt uygulamalarda yapılan işin mutlaka bir tanımı vardır. DFavayı devletin kaybetmesi belki uygulamadaki usulsüzlükten kaynaklanabilir ancak yasalarda olmayan bir ceza olsaydı ilk mahkemede esastan bozulur ve dava düşerdi. Çünkü itraz halinde ilk inceleme yasaya uygunluk açısından (Gerekçeleri açısından) yapılmaktadır.

      Anlattığın ikinci olayı daha önce de konuşmuştuk. Sonunda o ihbarın yapılmasına gerçekten memnun oldum. En küçük krizde bile ilk tasarruf kalemini işçinin mesaisi ve sigortasından yapan işverenler mutlaka yasalar çerçevesinde cezalandırılmalıdır.
      İşi bizim Bakanlığımızdan çıkmış ve Maliye Bakanlığına gelmiştir. Sorunun çözüleceği yer de orasıdır. İnşallah buradan alacağınız sonuç çalışanların lehine olur. Bu arada ihbarcının mahkemeye gitmemesini de merak ettim. Çünkü bu tür ihbarların ispatlanması durumunda ihbarcı için çok büyük ödül verilir.

      Bizim Bakanlığımızın görevi ihmali sözkonusu olamaz. Çünkü yasa gereği medyada çıkan haberleri bile ihbar kabul ederiz. Hele büyüklere farklı küçüklere farklı uygulama söz konusu olmaz. Bu konuda tek örnek vermekle yetineceğim.
      Geçen sene Temmuz Ayında Tuzla Tersanelerinde meydana gelen kazalar sonucu hem Tuzla'da çalışan binlerce işçiye 2 ay eğitim verildi hem de tüm tersaneler denetime alındı. Yapılan ilk denetimlerde de tersaneler peşpeşe kapatılmaya başlandı. İlk kapatılan tersane bu ülkenin en büyük holdiglerinden birinin tersaneydi. 2. Kapatılan ise mecliste çok güçlü bir milletvekilinin tersanesi, 3. kapatılan ise Başbakanımızın çok eski arkadaşının tersanesi idi. Yani bu konuda Bakanlığımızın uygulamalarını etkileyen yada sınırlayan bir unsur yoktur.
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...

      Maliyede İşler Öyle Yürümüyor

      Şakir, Maliye Bakanlığında işler sizin düşündüğün gibi yürümüyor. İnceleme elemanlarına Cumhuriyet tarihinde Bakan talimati ile işlem yapıyorlar. Doğan Holdıng dava açtı takıp et bu konuyu ondan sonra tutanak üzrinde detaylı görüşürüz. Bu incelemede vergi kaçağı söz konusu değil mevcut yasalar gereği. Ben bu tatanağı okudum. 25 yıllık meslek hayatımda bu şekilde bir inceleme görmedım. Madem bu konuda yasaları ön plana çıkartıyorsun Aydın Doğan'ın POAŞ içinde üç milyar cıvarında geçmiş dönemde bir ceza kesilmişti, sonuç ne oldu söylermisin. Bu cezayı kesen uzman; Maliye Bakanlığı' nın vermış olduğu MUKTEZA' yı kabul etmemiş mukteza kapsamında yazılan giderleri red etmiş. Bir uzman düşünki bağlı olduğu bakanlığın görüşünü red edebiliyor. Sitede ortam uygun olsa yüzlerce tutanağa yer veriri. Madem Yasa var benim abarttığımı düşünüyorun sana tarih ve sayı vereyım bu ihbarı Maliye Bakanlığı neden işleme koymadı 10.06.2008 tarih 8345 sayılı ihbar dilekçesini neden işleme koyup halen inceleme yapmadı.Bu kapsamdaki vergi kaçağı 9.500.000 TL.'dır (İnceleme Başlatılması için Kemal Unakınt' ın Özel Kalemine fax, BİMER'e dört kere muracaat edildiği halde).
      Sizler, Burokrasıde yıllardır görev yaptınız, masalarda hep karşı karşıya geldik, şüna inancın varmı; bu ülkede suçlu secasını çeker, masumlar kazanır!!! Bu inançtaysan İstanbulda ki meslektaşlarını öncelikle sorgulaman gerekir. Adamı olmayan hep kaybeder!Bu ülkede Hak, Hukuk, Adalet GÜç, PARA, ADAM ve ÇEVRE ile sağlanan bir olgudur.
      Teftiş ve denetimleri yapanlar (İstisnalar hariç) yarın çocuklarının yüzüne nasıl bakacaklardır. Bunu düşünmeleri gerekir ama utanmazlar bunu düşünmüyorlar.

      Basında Çıkan Haberler İhabar Kabul Edilirmiş

      İstanbul'da çalışanların %62' si kayıt dışı, Bu durumu Çalışma Bakanlığı bilmiyormu? Bal gibi biliyor ama neden önlem almıyor? neden merdiven altı işletmelere mudahle etmiyor, neden taşeron firmalara mudahale yok. Ondan sonra da Sosyal Güvenlikte açık var diye vatandaşla dalga geçiyor. Çalışma Bakanlığı ile Maliye Bsakanlığı sağlıklı olarak denetim ve teftiş yapmış olsalar; ne sosyal güvenlik kurumlarında nede Bütçede açık olmaz. Bizlerin yapmış olduğu araştırmalarda Çalışma bakanlığı teftişleri sadece işveren ziyareti olup çay kahve sohbetidir. Yapılan başka bir araştırmadada bu şirketlerin danışmanları bu bakanlıklardan emeklilerdir. Tuzlada denetim yapıldığını söylüyorsun, evet göstermelik olarak yapıldı, geçici işyeri kapaması ve iadarı para cezası kesildi.Ya ölenler için ne yapıldı, ölümün önüne geçmek için iş sağlığı ve güvenliği için ne yapıldı.Bunların hepsi sadece göstermelik. Tuzla'da bir yılda ölen çalışan sayısı Almaya'da yüzyılda gerçekleşmemiştir. Siz buna başarı, teftiş, denetim mi diyorsunuz? Bakanlıklar kolay para kazanma için taşaron sisteminin önüne geçmezse, insan hayatı ile oynayanlara hapıs cezası gelmezse, denetimler duyarlı bir şekilde yapılmazsa daha çok çalışanı kaybetmeye mahkumuz.
      Sevgili Naci Kardeşim;
      Bu yazdıklarını lütfen Bakanlığımıza yaz. Yada Bakanlığın düzenlediği bir etkinlikte kürsüye çık söyle. Hatta bununla yetinme ve konuyu mahkemeye taşı. Sen taşıyamazsan Sendikaları devreye sok.
      İşçi Sendikaları da bu söylediklerini biliyorlar. Eğer bir Görevi İhmal sözkonusu ise bu tek taraflı değildir.
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Medya-iktidar ilişkisi bu hükümetten önce de tartışılanlar arasındaydı,muhtemelen bundan sonra da aynen devam edecektir ! % 25 hissesinin İsrail devletinde olduğu bilinen Doğan Medya'nın kimi zaman hükümete övgüler getirebilirken,kimi zamanlarda da tüm köşecileriyle saldırıya geçiyor olması vakayı adliyeden kabul ediliyor ! Kimi münafıklar (!) bu med-ceziri tamamen ihale beklentilerine yoruyor !!!

      Ulusal yayın yapan televizyonların laiklik bağlamında pozisyonlarının tartışılmasının aynı bağlamda meşruiyetinin tartışılabilir olduğunu düşünüyorum !
      Ve siz bu noktada sadece STV ve Kanal 7'yi paranteze alıyor,mesela Cem TV'ye değinmiyorsunuz !
      Manidar buluyorum !

      Tunceli'de dağıtılan beyaz eşyaya değiniyor,ve fakat Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne CHP'den aday gösterilen Murat Karayalçın'ın seçilmesi halinde,mağdur durumda gösterilecek tüm Ankaralılara 600 TL tutarında ve her ay dağıtmayı vadettiği yardıma değinmiyorsunuz !
      Bu da manidar !

      - Dini oyle bir boyuta getirdiler ki zaman zaman Dinim'den süphe duymaya başladım. Eğer Recep Tayıp Erdoğan Müslüman olarak cennete giderse Allah' ın beni cehenneme göndersin.


      AKP bir din,Erdoğan da o dinin peygamberi değildir !
      Bu böyle olduğu gibi,AKP'nn islamcı bir parti olmadığı söylemi bizzat Erdoğan tarafından ve defaatle dillendirilmiştir...

      Şu kadar ki ;

      Siyaset dünyasında "din" önemli bir enstürümandır !
      Bu önemi yadsınamaz unsuru CHP de seçim öncesi sergilediği çarşaf açılımı ile içselleştirmeye başladığının işaretini vermiştir !
      BU POLİTİKA ÇOK İLGİNÇTİR AMA...

      BEN ŞU MÜSLÜMANIM VEDE ZEKİ VE AKILLIYIM DİYEN VE BURALARDA AHKAM KESEN, EN ÖNEMLİSİDE POLİTİKA YAPMAM HİÇ BİR PARTİNİN/KİŞİNİN YANDAŞI DEĞİLİM. ADALETİN YANINDAYIM DİYENLER VAR YA..

      YAZDIKLARI İLE BENİ HAYRETE DÜŞÜRÜYORLAR.

      KARA YALÇIN ŞU 600 LİRA OLAYINI NASIL ANLATTI ?

      EĞER ÖMMER DİNLEDİYSE; MUTLAKA ANLAMIŞTIR, POLİTİKA YAPTIĞINDAN, KARAYALÇIN DÜŞMANI OLDUĞUNDAN OKURLARI YANILTIYOR VE HAKSIZLIK EDİYORKİ. MÜSLÜMANLIKTA BU GÜNAHTIR. CEZAİ MÜEYYİDESİDE AĞIRDIR.

      YOK DİNLEMEDİ KULAKTAN DOLMA BİLGİLERLR YAZIYORSA. BU DAHADA KÖTÜDÜR Kİ. ARTIK ONU BOŞUNA OKUDUĞUMUZU ANLARIZ.

      EĞER DİNLEDİ VE YAZDIĞI GİBİ ANLADIYSA.. ALLAHIN BİSMİLİ ÜSTÜNE OLSUN.

      BU YAŞTA GİTMİŞ KAFA. ÇOK YAZIK.
      YUKAKAPİLİ
      Karayalçın'ı Kara Yalçın şeklinde yazman kendisi ve söylediklerine ne denli vakıf olduğun konusunda bizlere önemli ip uçları veriyor Maksut !

      600 TL yardım vaadi sır değil ,tüm medya kuruluşlarında yer verilen bir İLAN !
      Bu ilan, kapalı devrede hayran yandaşlarına nasıl tevil edildi ,bilemem !

      CHP adaylarının vaadleri elbette bununla sınırlı değil.Sadece örnek olsun için; CHP'nin Anayasa Mahkemesi'ne başvurarak iptal ettirdiği yükseköğrenim öğrencilerine verilen bursun yine CHP adaylarınca seçim vaadleri arasına alınmış olduğunu hatırlamakla şimdilik yetinelim !..

      Kapalı devre demişken ;

      Karayalçın, seçim sürecinde mürütlerine kazandığımız günün ertesinde Melih Gökçek'in yeni yaptığı Büyükşehir Belediyesi binasına CHP bayrağı asacağız diyormuş 8o

      Ne mi oldu ?
      Melih Gökçek o binaya dün itibariyle AKP bayrağı değil,Türk bayrağı astı :D

      Hanimmiş dip not :
      Hazımsızlığa sinameki iyi gelir diyorlar :D
      Papatya çayı da sakinleştirici özelliğinden hareketle uzmanlarca tavsiye ediliyor :D

      Kimsenin yandaşı olmadığım gibi piyonu hiç değilim !Şah da beni ilgilendirmiyor !

      Nihayet, oyun sonunda ikisi de aynı kutuya doldurulur :(

      Benim derdine yandığım, Halk iradesinin kıymet-i harbiyesi =)

      Gerisi fasa fiso...

      Kimi yerde şu fakiri ululayan, sevgi gösterilerinde bulunan SEN,burada da güya yerin dibine batırmışsın !..

      İfrat-tefritten biran önce kurtulman dileklerimle :D