Çay Üst Kurulu Çalışmaları

      HEMŞİN'e turist gelmesini kim istemez. En cok isteyenlerden bir tanesiyim, ama israilli beyler turistik amaçla gelmiyorlar. her luks arabada bir israilli tek tek dağlarımızı,irmaklarımızı dolaşiıp,bizim kiymetini bilmediğimiz ama bir çok derda deva şifalı bitki floramızı,boceğimizi biyolojik bulguları çalıp götürüyorlar. Sonrada bize israil'in genleriyle oynadığı tohumlar satılmıya çalışılıyor. İkinci bir kez bu tohumlarla üretilen
      urünlern tohumlarını kullanamıyorsunuz. Bir Hemşin'in genleryle oynanmamış mısırını yiyip tadna bakın birde ,israililerin mısırırını yıyın bakalım.

      Kapımız ve evimiz tüm sıcaklığıyla gelen turislere açık,ama gercekten o niyetle gelenlere.

      Turistin gelmesi ve kalması için iş adamlarını yatırım yapmaya davet ediyorum.Keşke param olsaydıda hemşin' yatırım yapabilseydim.
      Sağlıcakla kalın.
      Genelde Rize İli'ni özelde Hemşin'i ele alırsak biz çiftçi değil köylüyüz. Tüm Rize'de çiftçi diyebileceğimiz aile sayısı 50'den fazla olamaz. Bu benim iddiamdır. Hemşin'i söylemeye bile gerek yok.
      Özelde Hemşin'i konuşursak bir şeye kara vermek zorundayız. Hep birlikte yok mu olunacak, yoksa bir kısmı çeklip diğer kısmı çiftçiliğe terfi mi ettirilecek.
      Hemşin'in coğrafi ve iklim şartları, bir ailenin çiftçi olabilmesi için asgari 30 dekar ürün alınabilir araziye sahip olmasını gerektirir. Bu kendi tapulu arazi olabildiği gibi kiralama şeklinde de olabilir. İşte düğüm burda sevgili Hemşinli'ler.
      Bu sayfalarda yazılanların hepsi saygıdeğerdir. Bütün yazarların iyi niyetle
      bölgemiz için olumlu işler yapmak istediğinden hiç kuşkum yok. Ancak bakış açıları ve baktıkları yer nedeniyle, değişik görüşler ortaya çıkmaktadır.
      "Çay Üst Kurulu" çalışmaları ile ilgili bir başlık açmış altına önerilerimizi sunmuştuk.
      Bunlara ek olarak şunları da eklemek istiyoruz. Çay sektörü Doğu Karadenizin özellikle de Rize İlimizin, vazgeçilemez geçim kaynağıdır.
      Sadece müstahsil olarak değil, fabrika çalışanından tutun,nakliyeci,
      taşıyıcı,kamyoncu ve diğer bir çok sektör Çay tarımı sayesinde ayakta
      kalmaktadır. Bu nedenle bütün bölge insanlarının ve ilgili taraflarının olaya bu açıdanda bakmaları gerekmektedir. Olacakları tahmin etmek için kâhin olmaya gerek yoktur.
      Biz bu başlığı açtığımızda ortada ne Tekel işçilerinin eylemi ne İtfaiyeciler ne Demiryolcular nede başkaları vardı. Ancak biz çayın akibetininde diğelerinden farklı olmayacağını haykırıyorduk. Şimdi ise ortada somut bir örnek vardır.
      Tekel işçileri bugün gösterdikleri tepkiyi Tekel'in özelleştirilmesi döneminde yapsalardı sanıyorum işleri daha kolay olacaktı ve çok daha kârlı çıkacaklardı. Yarın başta Müstahsil ve Çay çalışanları olmak üzere,
      diğer bir çok kesim aynı akibete uğrayabilir.
      Hemşerilerimizin olaya bu duyarlılıkla bakmaları ve herkesin elinden gelen katkıyı koymalarını bekliyoruz.
      HEMŞİNDER...