İyiler Kazanır, Kötüler Kaybeder!

      İyiler Kazanır, Kötüler Kaybeder!

      Keneler, salgınlar, muhtıralar... Zor dönemlerden geçiyoruz fakat yine de umudu yitirmemek lazım... Nihayetinde iyilik kazanacak, kötülük kaybedecek... iyibilgi özel

      Çok yoğun geçti bu hafta!

      Önce keneler sardı etrafımızı, ardından kirli sular bulandırdı kafamızı, genetiği bozuk tohumlar yetmiyormuş gibi, bilim adamları şimdi de insan-hayvan karışımı bir ırk çalışmasına başlamışlar, siyaset konuları zaten çok sıkıcı, hiç açmayalım o konuları!

      Ne oluyor bize böyle, nereye gidiyoruz?

      Neden birileri bizi umutsuzluğa sürüklemek için durmadan çalışıyor!

      Yok yok bizim pes etmeye hiç niyetimiz yok!

      Çok şükür iyilik yüreğimizde, inanç kalbimizde, umutluyuz, güvenle bakıyoruz inadına, gelecek güzel günlere...

      Çok zorluklar atlaşmış atalarımız, savaşmışlar biz gelecek nesilleri düşünerek, yokluk, kıtlık, ihanet, çok şeyler yaşanmış tarihte ama sonunda inanan yürekler kazanmış!

      Birileri hep hayır olmaz diyor, baştan teslim olmuş olumsuzluklara!

      `Doğrulukla bir yere varamazsın` diyenler, ne yani sizin için yalancı mı olmak gerek?

      `Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın hesabı, sadece kendini düşünenlere ne demeli`?

      İnanç olmalı içinde sonuna kadar, çok zorda kalsan da güvenini yitirmemelisin asla!

      Korku kaçar o zaman senden arkasına bakmadan!

      Yüreğinle konuşmaya başlayıp, kalbinin sesini dinleyip, onun götürdüğü yoldan gitmeye başlayınca, işte o zaman tüm güzel hayallerin bir bir gerçekleşmeye başlar...

      Umut ve sevgi dolar kalbine...

      Sevgi dolunca içine, daha güzel gözlerle bakmaya başlarsın çevrene, insanları, çocukları seversin yeniden, saygı gelir ardından ve paylaşmaya başlar insanlar..

      Ağacı da seversin, çiçeği de, kuşlar senin için öter, böcekleri bile yaradan bir görevle yaratmış diye sevmeye başlarsın, onlar da zarar vermez sana!

      Sen doğayı sevip kucakladığında, doğa da seni kucaklamaya başlar, bir anda her şey yoluna girer, çünkü iyilikleri toplamışsındır etrafına, işin sırrı işte burada!

      Kötülükler artık barınamaz orada, zorluklarla gelirsin belki bu safhaya, ama yılmamalısın asla, biliyoruz ki bir sınavdayız bu hayatta her dakika, hayat iyilerle kötülerin savaşı aslında!

      Birileri kararmış kalpleriyle karamsarlığa sürüklerken, hep oyuna getirmeye çalışıp, umutsuzluk pençesine düşürmeye çalışırken seni, sonunda oyuna gelmiş buluverir kendini ve kazdığı kuyuya düşüverir kendisi!

      İyilikle ve güzellikle, sevgiyle ilerleyenler, kimi zaman durmuş veya kaybetmiş görünürler ama inançlarını asla yitirmezler, kalpleriyle düşünürler, bilirler ki sonunda doğru olan iyiler kazanır, kötüler kaybeder!..

      Nihal Doğan
      iyibilgi.com/haber.php?haber_id=69117
      Ben Değil Biz Varız
      Naci KOBAL 2000

      Mesaj 2 defa düzenlendi, son düzenleyen “Kuku” ().

      İyiler ve Kötüler...Ve Eleştiriye Açık Olmak

      Bir şeyi tam olarak anlamlandırmadan, üzerinde düşünmeden ne çabuk tüketmeye meraklıyız. Sindiremeyeceğimiz yeni şeyleri hemen atmak bünyeye, hiç bir endişe taşımadan, bizi hasta edip etmeyeceğini bilmeden nasıl kolaydır bu kadar ..İlk duyulduğunda, başkalarına karşı hele de mesaj vermek için çok etkili bir söz ise hemen klişedir o..Tıpkı eleştiriye açık olmak gibi..Tıpkı zaaflarını bil gibi..Ve herkes söyler aynısını ama neden karşılık bulmaz! Herkesin dilindeyse bu erdemli sözler, neden etrafta dolaşır o kadar kusurlu yaratık ve neden hala kötüler hayattadır ve neden bunların nesli tükenmez?..

      Peki açık olunmamız istenen o ''eleştiri''yi hiç düşündünüz mü? ''Zaaf'' ne demekti mesela? Kusursuzluğumuzu(!) inkar eden ve bu yüzden düşmanı olduğumuz bizden bir parça mı? Yoksa bizi biz yapan sevimli kusurlarımız mı? Yoksa biz, benliğimizi bir firavun kadar kabarttığımız için mi zaaflarımızı kontrol etme derdine düşmüştük?..Bu mükemmel benliğimize(!) yakışmıyor muydu zaaflarımız?..Mükemmel mi olmak istiyorduk yoksa iyi insanlar mı? Yoksa insanlara faydalı bir şey sunmak ya da onlara rahatsızlık veren yönlerimizi iyileştirmek için mi zaaflarımızı görmek istiyorduk? Bu zaaflarımızı mı hedefliyordu eleştiriler? Bize yönelen eleştiriler aydınlıktan mı geliyordu karanlıktan mı? Ne demekti acaba eleştiri? Eğer eleştiri dediğimiz şeyin doğasını ve yönünü biliyor olsaydık herkes herkesi bu kadar rahat eleştirebilir miydi? Herkesin eleştirisini kutsal mı addetmeliydik?

      İyiler ve Kötüler...
      Kainat bembeyaz olsa ya da kapkaranlık, biz de algı olmazdı. Farketmezdik. Çünkü farklılık diye bir şey olmayacaktı ki farkedebilelim, farkında olalım.. Bu nedenle aydınlığı ''aydınlık'' kılan karanlıktır..Karanlığın karanlık olduğunu gösteren de aydınlık. İyi veya iyilik diye bir kavram varsa hayatımızda, kötü veya kötülük diye bilinen kavramın varlığındandır. İyilik varsa kötülük de vardır..Bir şey için iyi diyebilmemiz, başka bir şey için kötü diyebildiğimizdendir. Her şey zıddıyla bilinir..Artı, eksiliğinde bulur manasını..İyi, kötü'de, kötü iyilik'te bulur farkını..Kötü için kötü fark değildir, doğal gelir kendisine..İyi için de iyi..

      Tabii ki ''mutlak iyi'' ve ''mutlak kötü'' kavramları doğruluk ekseninin en uç noktalarını teşkil eder ve bu tarz kimseler toplumlarda çok nadir görülür. Çok büyük kitle bu iki referans noktasının arasında yer alır, yani gri tonlarda bulunur. Yani her birimiz skalada öyle yada böyle, ama koyu ama açık bir gri yer buluruz...Az iyiye karşılık az kötü, çok iyiye karşı çok kötü her zaman vardır ve muhtemelen dünyada iyilik ve kötülüğün aritmetik ortalaması sıfırdır. Bu yüzden kimse mükemmel değildir. Fakat mesele bu eksende sıfırdan pozitif yönde, yani mutlak iyiye doğru ne kadar yol alabildiğimizdedir. Her kötü düşünce ve eylem, bizi o eksende geriye doğru çekerken her iyi niyet ve davranış da o eksende o kadar ileri doğru iter. Mutlak iyi ve mutlak kötü, mutlak iyi niyetli ve mutlak kötü niyetlinin tezahürüdür. Yani sonuçlardan ziyade iyilik ve kötülük niyetlerle ilgilidir. Yani istemeden iyi, zarar verebileceği gibi, başka bir niyetle de olsa kötünün faydalı işleri olabilir. Tıpkı sırf egosu ve hava atmak için yardım derneklerine bağış yapmak gibi... Sonuç faydalı ama niyet halis değildir. İyilik ve kötülük, karşılaştığımız durumlarda verdiğimiz kararlardan ve katlanmak zorunda kaldığımız, fedakarlık gerektiren şartlarda kendini belli eder. Ortalama her iyinin geçmişte kötü eylemi olabileceği gibi ortalama kötünün de iyi eylemleri olabilir. Yani bir kötülük, iyiyi tümden kötü yapmayacağı gibi bir iyilikte, kötüyü tümden iyi yapmaz... İyiyi ve kötüyü tanımlarken, doğruluk ekseninin en uç noktalarını, yani buradaki skalayı daha belirgin şekilde ortaya koymakla meselenin daha net anlaşılacağını düşündüğümden aşağıdaki yazı ağırlıklı olarak bu referans noktalarını örnek alır. Yazının keskin olması da bu duruma bağlanmalıdır.

      Doğruya, yanlış, yanlış görünür ama yanlışa da, doğru, yanlış görünür.
      İyi, saflıktır, duruluktur, bembeyaz olmaktır..Kötü, karanlıktır, kasvettir, kirlidir..İyide kötülük, leke gibidir, bembeyaz bir zeminde kara leke gibi..Kötü de ise iyilik benek gibi durur, hastalıkta çıkan beyaz lekeler gibi..Benim için zaaftan arınmak, beyaz zemindeki lekeleri oğuşturup atmaktır..Yoksa tüm zaaflarımı bilmek değil..Kusursuz olamayacağım için zaaflarım benimle olmalı..Çünkü tüm zaaflarım kötü değil...Kötü olmayan zaaflar, o zemindeki beyazlığı bozmayan ve o zemini farklı kılan ama görünmeyen, dışarıdan birinin kolay kolay farkedemeyeceği ancak çok iyi tanıdıkça farkedebileceği, karakterlerimizin motifidir.. Yani bizi biz yapan, karakterlerimiz ve benliğimizde yer alan zaaflarımız. Ve o zemine ait olmayan, leke gibi duranlar ise sadece kötü zaaflarımızdır, tüm zaaflarımız değil...Kendi benliğimde fark edemeyeceğim kötü zaaflarımı, işte o lekeleri, o leke gibi duran zaaflarımı söylerse bana eleştiriler, benim için anlamlıdır. Çünkü başkasının bende farkettikleri zaaflar, farkediliyorsa onlara rahatsızlık verdiği içindir, benden gitmeli..Farketmedikleri veya rahatsızlık vermeyen zaaflarım ise benimle kalmalı..İyi insanlar bilmeli zaaflarımı, kötüler değil. Çünkü
      karanlığa sorulursa aydınlık, tümüyle karanlık der o..Kötü için iyi, kötüdür nasılsa..

      Yazının Devamını Keyifle Okumak İçin Tıklayın
      stratejikdusunceler.blogspot.c…zerineelestiriye-ack.html
      Ben Değil Biz Varız
      Naci KOBAL 2000

      Mesaj 3 defa düzenlendi, son düzenleyen “Kuku” ().