Günün Fıkrası

      Günün Fıkrası

      MEVZUATA UYGUN ÖLMEK


      Bir Bürokrat şehirden kasabaya gidiyormuş. Bir köyün yakınından geçerken ayağı kayıp bataklığa düşmüş '' İmdat'' diye bağırmış.''Boğuluyorum. Kurtarın beni''

      O civardan geçen bir köylü,senini duyup yaklaşmış. Adam, ''Bataklığa düştüm. Kurtar beni''

      Köylü. ''Geçmiş olsun'' demiş ama kurtarmak için hiç gayret göstermiyor. Hanı nerdeyse dönüp gidecek.

      Adam panıklemış ister istemez. ''Lütfen'' diye yalvarmış. '' Bir dal uzat . Kurtar beni''

      Köylü. '' Olmaz'' demiş. ''Sen şu anda Hazine toprakları üzerindesin. Hazine'den bir şey almak suçtur''

      Ölümle yüz yüze gelmiş bir insana söylenecek şeyler mi bunlar?
      Adam, ''Sen ,dalgamı geçiyorsun'' diye bağırmış. ''Ben Hazine'den mal alıp suçlu duruma düşemem. Fakat, seni böyle bırakacak değilim.

      Gidip muhtara haber vereceğim. O kaymakamı, kaymakam da valiyi arar mutlaka.

      Malmüdürüne sorulur. Şayet, Hazine arazisi değilse, vali itfaiyeye talimat verir ve seni kurtarırlar...

      '' Yahu'' demiş adam
      '' Bunlar oluncaya kadar ben ölürüm.''

      Köylü gülmüş.
      ''Ben ölmezsin demiyorum ki'' demiş

      ''Ölsen de, mevzuata uygun ölürsün!''
      8o 8o 8o

      :tongue: :tongue: :tongue: :D :D :D
      Bizim sözümüz DOSTA tatlı, DÜŞMANA kurşundur
      NAMERTE hançer, canımız DOSTA feda, DÜŞMANA beladır.

      SEVDAMIZSA YÜCEDİR NE ALINIR NEDE SATILIR

      YÜZ YILIN FIKRASI

      Bir Amerika ’li, bir İngiliz ve bir Iraklı kahvede oturmuş çay içiyorlarmış.
      Amerikalı çayını bitirince bardağı havaya fırlatmış, silahını çıkarıp bardağa ateş edip parçalamış.
      ''Bizde bardaklar o kadar ucuz ki, biz Amerika'da aynı bardakla iki kere çay içmeyiz''
      İngiliz de bunun üzerine çayını bitirip bardağı havaya fırlatmış ve ateş ederek bardağı parçalamış.
      ''Bizim İngiliz kumsallarında bardak yapacak cam için o kadar çok kum var ki, aynı bardakla iki kere çay içmeyiz''
      Sırası gelen Irak’ lı da çayını bitirmiş. Bardağı havaya fırlatmış. silahını çekip Amerika’li ve İngiliz'i vurup öldürmüş;
      ''Bağdat 'ta bu İngiliz ve Amerikalılardan o kadar çok var ki,
      BİZ AYNI ADAMLARLA OTURUP İKİ KERE ÇAY İÇMEYİZ…
      Bizim sözümüz DOSTA tatlı, DÜŞMANA kurşundur
      NAMERTE hançer, canımız DOSTA feda, DÜŞMANA beladır.

      SEVDAMIZSA YÜCEDİR NE ALINIR NEDE SATILIR