Galatasaray'dan Trabzon'a da Fenerbahçe Tarifesi

      Galatasaray'dan Trabzon'a da Fenerbahçe Tarifesi

      Fenerbahçe’yi etkili bir oyun ve 3 skorlu bir sonuçla yenen Galatasaray, bu gece de Karadeniz’in zorlu ekibi Trabzonspor’u, aynı skorla yenerek, ligin ASLANI olduğunu ispatladı.

      Fenerbahçe maçı sonrasında spor otoritelerinin çoğu şöyle bir kanıya vardılar. Fenerbahçe, kendi sahasından çıkamadı. Üç pas bile yapamadı, bir kez olsun orta sahayı geçemedi. Bırak kanatlardan atak yapmayı, rakibinin ataklarını karşılarken bile panik halinde ve şaşkın durumdaydı, dediler. Hatta kaleci Volkan’ın da takımıyla paralel oynaması halinde tarihi bir farkın çıkabileceğini ima ettiler.

      Daha da önemlisi bazı Fenerbahçeli dostlar, bu galibiyetin abartılmaması gerektiğini, bu maçın sonuna kadar bile Galatasaray’ın galip geleceğine Galatasaraylıların dahi inanmadığını vurguladılar. Arada sırada da olsa Galatasaray’ın da kazanmasının spora ayrı bir güzellik katacağını söyleyip, bu galibiyet ve skorun devamının gelemeyeceği imasında bulundular. Veya ben öyle anladım.



      İyi de Galatasaray’ın kimse oynadığı oyundan, pas trafiğinden, PİTBUL Melonun topu koklar gibi takibinden, Barosun fırsatçılığı ve etkinliğinden, Elmanderin klasından ve tüm kadronun takım ruhu ile çalıştığının farkında değiller mi? Kalede, artık orta sahadan yapılan ortaların GS kalesine gol olduğu günlerin sona erdiğinin, Fenerbahçe’de işe yaramaz diye ortada bırakılan Kazımin gücünden haberleri yok gibi.

      Trabzonspor karşılaşması bu anlamda söylediklerimi doğrular bir görüntüyle sona erdi. Cim Bom Bom, karşılaşmaya yine kendi gücünden emin ve ne yaptığını bilen bir taktikle çıktı sahaya.



      Daha maçın ilk dakikalarında skor avantajını kazanarak, rakibinin planlarını olumsuz etkiledi. Etkili pas trafiği, ayağa isabetli gönderilen topların rakip sahada tehlike yaratması Trabzon’un oyun düzenini bozdu. İlk yarının sonunda gelen etkili vuruş ve gol sonrası ise maçın aslında daha ilk yarıda bittiğinin habercisiydi. Karşılaşma boyunca Trabzon seyircisinin eski oyuncuları aleyhine yaptıkları tezahürat doping etkisiyle gol olarak ağlarla buluştuğunda inanıyorum ki Trabzonlu sporseverler; ‘’ bu Galatasaray farklı bu sene’’ dediklerini duyar gibi oldum.

      Beyler artık Galatasaray eski Galatasaray değil. Bir kere oyuncularının tamamına yakını değişti ve psikolojik üstünlük sağlayanlar artık avuçlarını yalamakla yetinecekler. Öyle maçlar çıkardı ki GS, tek kale oyun oynadığı karşılaşmaların sonunda dahi, kendi evinde Alex gibi bir fırsatçı golcünün sert bir ortaya ayak koyarak, ilk defa geldiği halde takımına gol kazandırdığı çookkk maçlar oldu. GS, artık ne Fenerbahçe ne de diğer rakiplerine psikolojik eziklikle maç kaybedecek ne bir futbolcuya ne de hocaya sahip. O dönem bitti, gitti.

      Gerçi öyle bir dönemde UEFA gibi Dünya Sporunun en üst basmağı olan KUPAYI aldı ve bir Türk Takımı olarak göğsümüzü kabarttı. Dilerim bu kupa diğer Türk Takımlarımıza da nasip olur, biz de seviniriz.

      İnanın bir futbol seyircisi olarak Galatasaray’ın galibiyetini överek, göklere çıkarmak değil amacım. Futbol kategorili yazılarımda takımımın oynamadığı karşılaşmaların sonunda’’ BİR ASLAN MİYAV DEDİ’’ isimli bloglarım halen duruyor, lütfen okuyunuz. Takım formasını ıslatıyorsa, elinden gelen çabayı gösteriyorsa neden alkışlamayalım. Ama tersi olduğunda ise gerçekleri yazalım. Sporun güzellikleri de burada yatıyor.

      Hakemlerimiz düzgün maç yönetip, şaibeler devreye girmeden, alın teri ve futbolun güzellikleriyle dolu futbol karşılaşmaları her futbolseverin rüyası. Yenmek ve yenilmek kadar BAŞARIYI ALKIŞLAYABİLMEKTİR spor sevgisi.

      Saygılarımla.


      blog.milliyet.com.tr/Galatasar…373&ref=milliyet_anasayfa
      Ben Değil Biz Varız
      Naci KOBAL 2000
      Lyon deplasmanda Sırp takımına 7 gol atıyor. Lyon'un rakibi Ajaks evinde Real Madrit'e 2 gol atıyor ama yan hakem nizami olan 2 golü de ofsayt gerekçesi ile iptal ediyor. Şike var mı diye tartışma gündeme düştüğünde haber merkezlerine bir resim düşüyor. 5. golü yediğinde Lyonlulara gülümseyerek göz kırpan ve bu görüntüsü kameralara yakalanan Sırp takımının futbolcusu maçtan 1 gün önce bir bahis dükkanından çıkarken elinde bahis kuponu ile yakalanıyor. Olay nedir diye tartışılmadan kendisi de Fransız olan Platini beyanatı patlatıyor; "Lyon maçında şike yoktur"

      TFF FİFA ve UEFA karşısında dik duramadıkça Avrupa şampiyonu olsan kaç yazar.

      GS'ın son 3 haftadır oynadığı futbol gerçekten çok güzel. Bu gidişat bozulmazsa sanırım bu karmakarışık playoff lu ligin aşmpiyonu olacaktır.
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...