Sepet Yapımı Yok Olmak Üzere

      Sepet Yapımı Yok Olmak Üzere

      Eskiden, Hemşin'de yoğun olarak kullanılan sepetler, ekonomik ve teknolojik gelişmelerin de etkisiyle artık görülmez oldular. Kadınlarımız, analarımız artık çarşıya tiginalarıyla değil ellerinde çantalarla gidiyorlar.
      Çay taşımak için de yoğun olarak kullanılan sepetlerin yerini yine çay çuvallar almış durumda.

      Hal böyle olunca sepet imalatı yapanlar da bu işi bırakmış. Bu işin ustaları da artık kalmadı gibi.

      Bundan sonra Hemşin'de Çay Sepeti, Çaça Sepeti, Gübre Sepeti, Tigina ve Kodora görmek biraz hayal gibime geliyor.

      Çocukluğumda büyük bir hevesle meşeye gider, taze kestane fidelerinin en düzgün ve en dalsız olanlarını keser, sonra onları ateşte haşlar "çum" çıkarırdım. Haşlanmış çumları ne de güzel kağıt gibi ayırırdık dedemle beraber. Ellerimiz yana yana...

      Geçen yaz köye gittiğimde serander de 1985'li yıllarda yaptığım bir kodaro'yı görünce çok duygulanmıştım doğrusu. Biraz yamulmuş, biraz bozulmuş ama hala kullanılıabilr bir durumda olmasına çok sevinmiştim. Alt tarafı bir sepet ama, beni geçmişe alıp götürmüştü.

      Her geçen gün, bizleri geçmişe bağlayan bir kültür değerimiz daha tarihe karışıyor..
      Çum yada Todgum çıkarmak da tarih olacak gibi Mustafa...

      Bu sene köyde bu konuda bir etkinlik düzenleyelim mi? Hep bile gidelim dağlara. Kestane fidanlarını kesip Nahiye'de uygun biryerde hep birlikte Çum, Todgum çikaralım...
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Sevgili Şakir

      Kesilen genç kestane kütüklerine todgum denir ve o "çıkarılmaz", çıkarılana bizde "uçkum" denir. Todgumlar ateşte haşlanır ve şeritler çıkarılır, keskin biçakla iyice -veya yeter kalınlıkta- inceltilir ve perdahlanır. İşte buna benim bildiğim UÇKUM denir. Kum'u hiç duymadım..

      Sepetin ayaklarına da "Dodik" denir.

      Selamlar..
      Kulaksız işitmek dilsiz ifade
      Canım cananındır edem iade
      Vücut bir camidir vicdan seccade
      Onun bunun çıkarına seremem
      Todgum'u ve Uçkum'u aynı şey biliyordum. Hatta Todgum ile Uçkum'u farklı köylerde farklı şekillerde söyleniyor sanıyordum. Ancak ÇUM kelimesini Mustafa yazdığı için o şekilde kullandım. Belki de Mustafaların köyünde o şekilde söyleniyor.

      Doğrusunu hatırlattığın için teşekkürler Mustafa...

      Sen hazır köydeyken Todgumların yerini bir araştır. Belki hep birlikte Uçkum çıkarır ve sepet, tigina vb. öreriz..
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      bizim buralarda da irisine tormuk denir.Ateşte haşlanıp çıkarılana tomeç tumeç derler miş.


      Hayvancılık bırakın kaybolsun zate okadar luzumlu değil buyukbaş hayvanlar atık doğaya zarar verıyorlar çıkardıkları gaz yuzunden avrupa da kaldırdılar buyukbaş hayvancılığı neredeyse kuresel ısınmanın buyuk etkenlerınden bırı oldugu ıcın
      fakat bızım orada kuresel ısınma dışında bir de doğal fauna var o faunanın zarar gormesını ısemeyız.
      Hayat;
      .....Yokluğu var edecek kadar erdemli.
      Yanlızlık;
      ......Dünyaya haykıracak kadar yoksun.
      Sen;
      ......Beni yokluğunla sınayacak kadar acımasız.
      ve ben;
      .....Kendimle kavgalı.......