Eskiden, Hemşin'de yoğun olarak kullanılan sepetler, ekonomik ve teknolojik gelişmelerin de etkisiyle artık görülmez oldular. Kadınlarımız, analarımız artık çarşıya tiginalarıyla değil ellerinde çantalarla gidiyorlar.
Çay taşımak için de yoğun olarak kullanılan sepetlerin yerini yine çay çuvallar almış durumda.
Hal böyle olunca sepet imalatı yapanlar da bu işi bırakmış. Bu işin ustaları da artık kalmadı gibi.
Bundan sonra Hemşin'de Çay Sepeti, Çaça Sepeti, Gübre Sepeti, Tigina ve Kodora görmek biraz hayal gibime geliyor.
Çocukluğumda büyük bir hevesle meşeye gider, taze kestane fidelerinin en düzgün ve en dalsız olanlarını keser, sonra onları ateşte haşlar "çum" çıkarırdım. Haşlanmış çumları ne de güzel kağıt gibi ayırırdık dedemle beraber. Ellerimiz yana yana...
Geçen yaz köye gittiğimde serander de 1985'li yıllarda yaptığım bir kodaro'yı görünce çok duygulanmıştım doğrusu. Biraz yamulmuş, biraz bozulmuş ama hala kullanılıabilr bir durumda olmasına çok sevinmiştim. Alt tarafı bir sepet ama, beni geçmişe alıp götürmüştü.
Her geçen gün, bizleri geçmişe bağlayan bir kültür değerimiz daha tarihe karışıyor..
Çay taşımak için de yoğun olarak kullanılan sepetlerin yerini yine çay çuvallar almış durumda.
Hal böyle olunca sepet imalatı yapanlar da bu işi bırakmış. Bu işin ustaları da artık kalmadı gibi.
Bundan sonra Hemşin'de Çay Sepeti, Çaça Sepeti, Gübre Sepeti, Tigina ve Kodora görmek biraz hayal gibime geliyor.
Çocukluğumda büyük bir hevesle meşeye gider, taze kestane fidelerinin en düzgün ve en dalsız olanlarını keser, sonra onları ateşte haşlar "çum" çıkarırdım. Haşlanmış çumları ne de güzel kağıt gibi ayırırdık dedemle beraber. Ellerimiz yana yana...
Geçen yaz köye gittiğimde serander de 1985'li yıllarda yaptığım bir kodaro'yı görünce çok duygulanmıştım doğrusu. Biraz yamulmuş, biraz bozulmuş ama hala kullanılıabilr bir durumda olmasına çok sevinmiştim. Alt tarafı bir sepet ama, beni geçmişe alıp götürmüştü.
Her geçen gün, bizleri geçmişe bağlayan bir kültür değerimiz daha tarihe karışıyor..