Zonguldak Şivesi

      Zonguldak Şivesi

      Şive özelliğini gösteren tipik bir örnek:
      ( İki kadın sokakta karşılaşmışlardır, konuşurlar.)
      Fatma:F, Zehra:Z
      F- Aaaa,ne yapıyosuy Zehranım, nasılsıy bakam, eyimisiy?
      Z- Allaha şükür Fatnanım, siz nasılsıyız bakam, ne yapıyosuyuz?
      F- Biz de eyiyiz, sizleri gördük daha eyi olduk.
      Z- Eeee, bakalım, Ayşe ne yapıya?
      F- Eyi.
      Z- Hatçe ne yapıya?
      F- Eyi.
      Z- Eeee, da da ne va ne yok. Entari ni diktüdün mü?
      F- Diktüdüm, emme eteklir pek gısa oluvermiş. Aaaa, dedim, ben bunları nasıl el içine çıkayım? Terzi Hanım, yeni moda şimdi hep böle oluya, gitgide aluşusun dedi. Bilmem ki ne yapmalı?
      Z- Aaaa, Zehracağuzum, şimdinin modası öyle emme sana göre değil; sen altmış yaşına girdin. Bak sana o modala şimdi yirmi yaş gelinin modası
      Z- Aaaa, utanmıyo musun sen? Ben altmış yaşında olumuyum hiç? Ben otuzbeş yaşındayım. Sen kendine baksana bi daa. Suratın muşmulaya dönüvermiş, dudkaların eşşek dudağı gibi sakıvermiş; gözlerin öküz gibi patlayıvermiş; burnun çükündür gibi uzayıvermiş.
      F- Hah hah hay....hiç de güleceğim yoğdu. Ayol sen aynayı eline alıp da yüzüne bikerecik bakmadın mı?
      Bu Şehir Girdap Gülüm

      Girdapda Mehtap Gülüm

      Feleğin Bir Suyu Var

      Su Değil Kezzap Gülüm...
      Titer Kardeşim;

      Benzer bir hikaye de bizim Hemşin'de anlatılır.

      Hemşinli bir bayan kocasının yanına gurbete gider. Ertesi yıl köye döndüğünde evlenmeden önce mahalledeki arkadaşının evine uğrar ancak kendisini evde bulamaz.
      Akşam olduğunda yanına kocasını da alarak tekrar arkadaşının evine gider. Hoş sohbetten sonra gurbetçi hanım arkadaşına şöyle der;

      Sabahtan beri geliyoruz, gidiyoruz ama sizi evde bulamaarak! :D:D:D:D:D
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Aklıma geldi ya yazmadan duramayacağım. Hemişinli kadınların gurbetle ilk tanıştıkları yıllarda hasbelkader yolu kısa bir müddet için de olsa memlekete düşen kadınlarımızdan birine telgraf tellerini gösterip sormuşlar;

      "Ka bu nedur......"

      Hala cevap vermiş...

      "Haber goturur, haber getirur"

      Yine aynı halaya atfedilen bir hikayedaha vardır.
      Halaya sormuşlar;

      "Ankara'da ne gordun ka?"

      Hala cevap vermiş;

      "İki tuyli, bi killi, bi de sağa ihaha!"


      Tuyli= Koyun
      Killi= Keçi
      İhaha= Eşek (Söz meclisten dışarı)
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...