Zafran Ca

      helal sana yakup kardeşim iyi gidiyorsun :D
      dogru yoldasın şair ceketli kardaşum
      HERKES HEMŞİNİ SEVEBİLİR AMA HERKES HEŞİNLİ OLAMAZ
      HERKES HEMŞİNLİ SEVEBİLİR AMA HERKES HEMŞİNLİ ALAMAZ

      Doğrularımı götürücek kadar yanlış yapmadım bu hayatta çok sıkıştığım yerlerde boş bıraktım soruları... şimdi bıraktığım boşlukların birindeyim kimsenin doğrusunu götürmedim ve en önemlisi kimsenin yanlışı olmadım..!
      eyy periiii....
      yine uğramadın semtime
      oysa yanıktı tüm ışıkları
      sevdaya açıktı kapılar
      ardına kadar
      bi o kadar da
      ihtiyaç vardı dokunuşlarına.....


      hüznü yollamışsın yerine
      hayallerine yenik düştü
      tutamadı yerini haliyle


      memleket havası
      sızısı artmış ellerime
      ilaç olurdu ya
      kokusu değişivermiş
      binsekizyüz kilometrede


      geceye veda ederken gözlerim
      hayalini davet ettim rüyama
      karanlığıma doğmadı mai güneşin
      gece daha karaydı her zamankinden bilesin


      gözlerimin kahvesinde kayboluşların geliyor aklıma
      hiç ihtimal vermemişim
      bi gün sırtınla yüzyüze geleceğime
      hep ışığında sıcacık kalacağımı sanırdım

      hayalimiz birdi
      sen gözlerimin kahvesinde kaybolacaktın
      ben mavilerinde seni bulacaktım
      ve hep ele gezecektik yaylanın yeşilinde
      memleke kokulu çocuklarımız olacaktı
      güneşin yansıttığı bizim sevdamızdı ya
      ayla değişirdi mesaisini


      garip acemi tutkulu
      binbir renkte bi sevdaysı yüreğimizi saran
      sana ağır mı geldi?


      eyy perii
      yine uğramadın semtime
      kapıdan hüzün girdi
      ve yenik düştü hayaline...........

      zafran
      (bir garip sevda başladı bi perinin dokunuşunda,bi garip sevda işte memeleket tadında.)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...
      şiirimin dili


      şimdi çıkıp karlı eteklerinde Kaçkar ın
      Yayla yeline karşı bi deli nara atmak vardı..
      Ayaklarını sokup buz gibi Fırtına deresine
      Yangını Karadeniz e akıtmak vardı....

      Bi yerdesin bilmediğim bilmeyi istemediğim bi yerde
      Her gün çığlıklarını duyuyorum
      savaşım bitmedi
      hergün sana yeniliyorum
      ve yine sana karşı her gün kendimi yeniyorum..


      zafran
      (galip olmak değil derdim,yenikliğim rahatsız edici değil...Evet yoksun ve olmayacaksın.Bi yanın bende ama hep eksiksin....)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...
      Martıları yazıyorum bu sabah ,
      Kadiköyün ürkütücü sessizliğinden uzak .
      Gökyüzündeyim galiba ,
      Minik ağızların seslenişlerini dinliyorum .
      Çığrından çıkan birşeylere isyan ediyor .
      Vapurun karanlık köşesinde,
      Pencereden sonsuzluğa bakmak .
      Deniz bu sabah çığlık çığlığa !
      Beyaz örtüyü dolamışlar kanatlarına .
      Siyahı adeta yok saymışlar ruhlarında .
      Birşeyler fısıldıyor sanıyorum .
      Ya gün batımı ya öğlene dek .
      Her kanat çırpışlarında cumhuriyet hür diyerek ...!





      Şair CEKETLİ kız..! 09.01.07 08:10
      bir martı kanadında kavuşacağız özgürlüğe bekle
      ve hasreti taşımak için olmayacak matıların özgürlüğü..

      bu sabah martı değmiş kalemine
      onun kadar hür kalmış kelimeler
      ve onlar kadar ilgiyi hakediyorlar...

      çilemmmm

      ismi güzel
      yüreği güzel insann,kalemin daim olsun iyi ki varsın..
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      yokluk nöbetlerin ve geçtiğim hikaye

      Sabahı zor ettim....Uykuyla kavagalıyız bugünlerde semtime uğramıyor..Oysa gözlerim nasıl da hasret;mesafe her yerde etkili işte göz kapaklarım bile kavuşamıyor....


      bir sürü şiir yazdım sana dair
      ve bir o kadarda okudum beni anlatan
      içinde yokluğunun gezindiği
      bir sürü yazı..
      zaten her zaman kelimeler sana sadıktı..

      fikrimde gezinen binlerce sorunun
      binide sana ait ve binlerce kez cevapsız
      yoksun;
      yerinde hüzün yelleri esiyor,

      Bir geceyi daha devirdim yokluğunun boşluğunda senle dolu ıssız bir gece.yetemiyor işte ellerim caresizim,devalarımı gittiğin gün tükettim...

      minicik bir avuntu
      sensizlik nöbetlerimde,
      yalvarıyorum,
      Güçlüsün demiştin giderken
      değilim yokluğunda ölüyorum..

      Nöbetlerin en ağırını geçirdim dün gece sol yanımı kaybettim.Yangınlar koca koca buzullara bıraktı yerini.Dün yokluğuna yenildim...


      dönüş ihtimallerin
      yokluğunun bilmem kaçıncı gününde
      her hücremi parçalayarak terk etti
      hayalinin altın vuruşunu yaptım
      damarlarımda zehrin
      kanıma karıştı
      senle beraber kendime veda ettimm..


      __kimsin?Neden öyle tuhaf bakışların.Sana ne acılarımdan,yanlızlığımdan sana ne melekmisin?Neee senmisin?

      sana kilitliyim
      dokunma yaralarıma
      bari hatıralarına dokunma
      bu anı yok sayıyorumm
      bi çok yokluk anını yok saydığım gibi
      bırak ne olur zehrine tokum

      Bir hikaye denemesinden geçtimm bir çok hikaye ye tanıklık ederek..
      gökten elmalar düşmedi hiççç prensin şatosu yıkıktı ve saçları uzamıyordu prensesinn...Cüceler de prense aşık diye kızgındı prensese..Gibi gibi gibi


      Zafran
      (bi garip haldir sevda)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      bu yanlızlık eski kokuyor

      yaprak dökümüne denk geliyor diye mi doğumum
      bu yanlızlık eski kokuyor
      tenime işlemiş bir türlü çıkmıyor..

      annem en çok yanlızlığa bakmış olsa gerek
      beni taşırken
      suratımdaki bu ifade sanırım ordan gliyor

      bu yanlızlığın bi açıklaması olamlı
      batıl da olsa deli zırvası da olsa
      bi manası olmalı bu içimde ki soğuk taşın

      hiç duvarlar örmedim önüme
      ne kadar da titizdim oysa ki
      severken sevdiğime,
      keşkeler yanıma yaklaşamadı hiç
      pişmanlık yer bulamadı hiç bende
      ve beklemedim bi karşılık iyiliğime

      yaprak dökümüne denk geliyor diye doğumum
      be yanlızlık eski kokuyor
      tenime işemiş bi türlü çıkmıyor


      zafran
      (yokluğunu bırakma bana miras,varlığının borçlarına razıyım)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      martılar beni de alın kanatlarınıza

      Marmara nın kıyısında
      oturup Karadeniz i düşledim
      Martılar geçti önümden
      Kanatları hasret yüklü
      Mola yerleri Kız Kulesi belli

      -----------------Bu mahşeri kalabalık nefesimi tüketiyor--------------------------

      ----------------martılar beni de alın kanatlarınıza--------------------------------

      ----------------içimde hüzün büyüyor--------------------------------------------


      bi kadeh içi yanlızlık dolu
      hem de sek
      hatıra kokulu mezeler
      süslemiş masamızı
      Udi bir hikayeyi çalıyorr.

      Üsküdar da bi tekne
      kıyıda açık hava meyhanesi
      ve her kadeh yanlızlık
      gözler görmüyor etrafı
      oysa ki yanlızlık
      ne kadar da kalabalık

      Nevalenin yarısı
      Elbette martıların
      en sadık dostalrın
      Kürekleri çevir reis
      Kız kulesine doğru
      Ben sevdamı oraya gömdüm
      Kız kulesi mezarı umutların

      ----------------------Bi kadeh daha-----------------------
      --------------------İtiraz yok meyhaneci---------------
      ------------------benim sarhoşluğum ebediii-------------------

      Zafran

      (kadehimde yanlızlık)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      affederim..

      Yine yazacağım seni
      Nafile..
      Dizelere dizdiğim
      yollarda unuttuğum dizeler gibi
      yüzünün rengini unuttuğum gibi
      sevdamı yazacağım
      dağlar belki yüreğin
      dağlanır belki..
      acıya duyarsız
      sevgiye umarsız
      gönülsüz
      sonsuz ayrılıklar yaratıcısı

      yalandan kim ölmüş
      kestim ben sözü
      yaza düğünüm var
      sakın gelme
      dağlarıma..
      kirletme ruhunun kiriyle
      cesaretini harcama
      yeni bi temizlik zamanı için
      çok ihtiyacın olacak
      yokoluşa çare yok elbette
      bi umut bendeki
      sana dair
      dönüşsüz sabahlara
      tapınma vakti el açtığında
      affedilmeyi bekle
      AFFEDERİM...


      sevgiyle..
      yaşacan ...13.01.07....01.35
      TVNET

      Gitme Vakti

      İşte gidiyorum;
      yüküm ağır ben yorgunum
      sana sırt çeviriyorum...

      Olmayışımdaki hallerin
      göz ucumda,
      Bilmediğim bi yere uzun ince bir yol çiziyorum
      Anlaşılmadığım bu yerden terk-i diyar eyliyorum..

      Belki sığamadım yüreğine belki de az geldim
      o kocaman dünyana...

      ...........Sitem............

      yaradılışıma yazılsaydı belki
      şu kamburluk belirmezdi sırtımda
      ya da göz altlarımda ki kalın halka

      İşte gidiyorum,
      Kalma sebeplerim tüketti kendini
      Gebeliği doldu gitme nedenlerinin
      ve gitmenin vakti geldi.....



      zafran
      (bugün yüreğim uzağına düştü yarının getirdiği sensindir belki de)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      sensizlik halleri

      Ahh geceler zindanmısınız
      Zindanımın kapısında bekleyen gardiyanmısınız?

      Uykusuzluğumun sadık sevdalısı
      Kara gece içinde bir beyaz düş
      nerdesin sevdiğim
      bari bu gece gönlümün ıssızına düş..


      zafran (yokluk hallerinin herhangi biri geceye denk düşünce daha bi kara oluyor)


      Yar ellerin yaremidir?
      Kaşın ince kalemmidir?
      yar feryadım duymazmısın?
      bu naz seven yaremidir?

      (Bazen en ağır küfürler geçiyor yokluğunun içinde bazen el değmemiş türküler.Bi garip hal sevda ben ohalin içinde hiç olmamış sana bi sen yazıyorum bi de senle hiç olamamış ben.Bi garip hal işte kendimden geçiyorum da sana gelen yollar kapalı...BELKİ DE HİKAYE DENEMESİNDEN GEÇİYORUMDUR KİMBİLİR?)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      Bi Sen Geçer.....

      göz altına alınmış sevda
      sırrını söylemez....

      Bi sen geçer gözümün önünden
      Saçların örtmüş al yanaklarını
      Yeşil bakışların Fırtınaya düşmüş çağlamakta
      Ormanın kuytusu kadar sessiz
      İnce bir uğultuya dönüşmüş çığılkarın
      her zamanki gibi yerinde,
      gamzelerinden olsa gerek o çocuksu tebessüm.

      Bi sen geçer gözümün önünden
      yüzün bana dönük
      kolların sarmak için bedenimi
      ardına kadar açılmış
      dilinde sevdamızın şarkısı
      bir elin gel ediyor
      bir elin taa yüreğime değiyor

      vaktini şaşırmaz hiç gelişlerin
      düşlerde hep dipdirisin
      ve ben artık hep düşlerdeyim
      bi sen geçer gözümün önünden
      ben kendimden geçerim...


      zafran
      (fikrimin ucuna düştün her zaman ki gibi SANA KESTİ DÖRT YANIM)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      Gurbete eklenince Anna hasreti

      Ekmek dedik düştük gurbet yoluna,
      Sitem etme ana garip oğluna,
      Bu yaz değil ama öteki yaza,
      O mübarek elini öperim anam.

      Gİderken ardımda gözünün yaşı,
      Bağrımı daplıyor hala acısı,
      Ana dediğin başka canın yarısı,
      Candan geçilir mi de bana anam.

      Bacımla gardaşım sana emanet
      Bitsin hasretimiz sen hep dua et
      Ebedi değil gurbet dönerim elbet
      Daralmasın gönlün ferah tut anam.

      Dönüş zamanımı sorar durursun,
      Kuzineyi söndürme yanarak dursun,
      Tencerende lahana taze bulunsun,
      Yarına çıkar da gelirim anam.

      Yazarak diner mi anam hasretin
      Kanıma işledi zehri gurbetin
      Yokken daha bir artı bil ki kıymetin
      Başkasın işte boşluğun dolmuyor anam


      zafran
      (Gurbetliğe memlektin hasreti elbet çok gelir üstüne bi de anne baba hasreti ,gardaş bacı hasreti,yar hasreti eklendimi acının katmerlisini yaşar gönül.)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      Delirmişim sevde beni uslandır

      Çocukların bir masala kandığı gibi
      Bende senin sözlerine kanmışım
      Güneşin yeryüzünü yaktığı gibi
      Gülüm senin gözlerinde yanmışım

      Gel bulut ol
      yağda biraz ıslandır
      Al başımı dizlerine yaslandır
      Delirmişim sev de beni uslandır
      Ben aklımı gözlerine takmışım.

      Geceme ay gündüzüme biraz güneş sal
      Onurunla yaşam olur sen hep böyle kal
      Sermayem sevgimdir canım onu da sen al
      Ben de seni şu yüreğime yazmışım...


      (kime ait olduğunu bilmiyorum ama sevda için yazılmış en güzel dua bece)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      seni bekliyorum

      Saçının her teline ayrı sevda büyüttüm
      Yaşamak koydum adını
      Senle geçen her dakkanın

      Literatüre yeni kelimeler geçirdim
      Anlamı senle yüklü...

      gözlerine ışıklar yaktım
      bulasın diye ellerimi
      kapılarını ardına kadar açtım yüreğimin
      çeyizlerim serili seni beklemekte
      örtük duvağımın altında
      sana susamış bi ten,

      adının her harfine ayrı sevda büyüttüm
      her yolun sana çıktığı bu kentte
      gelmeyeceğini bile bile
      Seni bekliyorum..


      zafran
      (yoksun;cümleler devrik,yüklemler başa geçmiş,nesneler belirtisiz,özneler gizli..)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      beliki de böyleydi

      sus konuşma,
      sadece dinle ve düşün
      Başı dumanlı iki dağın arasında
      küçük kütu gibi evimizi
      pencerede seni bekleyen yayla kokulu sevdan
      Deniz i ve Nazlı yı unutma
      sıkı tut ellerini onlar seni bırakmaz
      sen onları sakın bırakma

      bulutların üstündeyiz şimdi elele hayal et
      kavuşamadığımız yeryüzüne inat
      birleşir ellerimiz bulutların üstünde kimbilir.
      bi yayladan geçeriz
      kimbilir bi yaylada ebediyete ereriz......


      zafran
      (dost sohbetlerine karışınca hasret,bi yayla bi deniz bi de sen)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      Bazı Bazı İsyan

      gerçekler üstü örtülemeyecek kadar büyükse
      ve sokuluyorsa taa gözünün içine kadar
      sesim çıkmasın diye ağzıma örtülmeye çalışılan bu el
      yetebilecek mi susturmaya isyanımı...

      ordan bakınca kör mü görünüyorum
      ya da sağır ifadesimi var yüzümde
      ey pervasız kendini bilmezler
      size sadece acıyorum.....

      en ağır küfürlri etmek geliyor ya dil ucuma
      zihin haneme yazmamışlar
      23 yaşımı borçlu olduğum o vefalı insanlar...

      yaşını bilmek,yerini bilmek en büyük erdemmiş
      hakkını aramak en büyük hakmış haklıyken
      haksızken sükut etmek büyüklükmüş ya
      ya ben yanlış yetiştim ya da bu çağa yetişemedim..

      ne maşa oldum ateşi tutmaya
      ne de maşalrım oldu
      ucuz masaların sohbetlerinde mi
      öğrendim sanırsınız hayatı
      bi yanıma sığmayan o memleket sevdası
      çok hafif geliyor yüzünüze korkarım..

      zafran
      (bazen olur isyana düşer yüreğim;sonra en büyük teselli kalemime düşmüştür işte ve der ki ''dil anlayanda güzeldir yanlız unutma...''Baı da söylenecek söz çoktur kelimeler küskündür sahiplerine dil dönmez bi garip hal işte....bi bakarsın bi ustanın HİKAYE sine düşmüşsün her yanın çıban...)
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...