Vurmayın Türkçe'ye

      bence de çok anlamlı i bi videoydu..keşke gerçekten somut adımlar atılabilyor olsa dille ilgili ama malesef ki bir çok konuda olduğu gibi lafta kalıyor bu konuda da söylenen şeyler..insanlarımızın çoğu hala ne kadar çok yabancı kelime kullanırlarsa o kadar kültürlü olduklarını göstereceklerini sanıyorlar..bir çok tv kanalında ana haberlerde haber programlarında ve tabiki dizilerde Türkçe karşılıkları olduğu halde yabancı kelimeler kullanılıyor..daha bir çok örnek verilebilir hatta rumuzumdaki ch bile bi örnek...(ama ne yapayım ç harfi yok sanıyordum)..neyse sonuçta ufakta olsa bişeyler yapmak gerekir dilimize sahip çıkmak gerekir elimizden geldiğince sonuçta bu ufak kar taneleri çığa dönüşebilir bir gün değil mi?
      kendi ördüğümüz anlam ağlarında asılı kalmışız...

      toplumdan önce birey

      ben bu görüntüleri daha önce izlemiştim hatta bir sitede ilk adımı atmaya karar vermiştik aynı şeyi burdada yapabiliriz..

      önce insan bir şeyleri düzeltmek için kendinden başlamalı değilmi..önce birey sonra toplum.. gelin yanlışlıkla da olsa kullandığımız oky bye merci.. gibi kelimeleri çıkaralım hayatımızdan.. sonrada türkçe karşılığı olan diğerlerini.. teknoloji dili diye bir dilde oluştu bildiğimiz gibi belki buna bişey yapamayız bu türk dil kurumunun işi çünkü, ama yapabileceklerimizi yapalım bence...
      Bu sitenin kızları erkeklerinden duyarlı. Teşekkürler kızlar.
      Dilimizi korumak hepimizin görevidir. Sizler bunu iyi yapıyorsunuz.
      Dil bir milletin kimliği ise yazı da fotoğrafıdır. Sadece dilimizi değil yazımızı da koruyacağız. Haklı değil miyim (!) kızlar?

      Ben başka bişe soreyim. O ki konuyu siz açtınız cevabı da siz vemeye başlayın.
      Halide Edip Adıvar ve Vurun Kahpeye romanını tartışabilri miyiz?
      Bu roman ile verilmek isnenen mesaj nedir?
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Tutiye ka çiçek:) İronik ama gerçek..
      Dilimizi bile işgal etmekteler..

      Saksu'nun bahsettiği romanı yıllar evvel okumuştum.Kısaca bilgi vereyim bende;

      KONUSU:Bir öğretmenin vatan ve gelecek nesiller için inançları ile hayatı pahasına gericilerle mücadelesi ZAMAN:Kurtuluş Savaşı Yılları YER:Anadolu’da Adı Verilmemiş Bir Köy KAHRAMANLAR: 1-İLERİCİLER: Aliye Öğretmen Yüzbaşı Tosun Bey Kahraman Küçük Durmuş Kuvayı Milliyeci Ömer Efendi ve Eşi Gülsüm Hala 2-GERİCİLER: Hoca Fettah Efendi Hüseyin Efendi Yunan Kumandanı Damyanos USLÜP:Kitabın dili Arapça ağırlıklı olmakla birlikte tasvirler çok kullanılmıştır ve uzundur. Bununla beraber olaylar çok akıcı işlenmiştir ASIL ÖZET:Aliye İstanbul’dan Anadolu’ya gelmiş idealist bir öğretmendir.Köyde kalmak için Ömer Efendinin evini bulur. Ömer Efendi ve eşi Gülsüm hala , Aliye’ yi ölmüş kızlarının yerine koyarlar ve çok severler . Okula başlayınca köy ağasının oğlunun , diğer bir çocuğu hırpalaması ve babasının okula gelmesine meydan okuyup , onu sınıftan kovması büyük yankı yapar. Olayı evde anlatması ile “Toprağınız toprağım,eviniz evim;burası için,bu diyarın çocukları için bir ana,bir ışık olacağım ve hiçbir şeyden korkmayacağım; vallahi ve billahi!” diye yemin eder.


      Evet bu mesaj nedir?:)
      Sitemizin Referans Sistemini kullanın*

      Işığın gölgesi ile yetinme ışık ol!

      AFERİN BİZE

      BEN BUKONUYU ÇOK DÜŞÜNDÜM.BENİM İŞYERİMDE GELEN MÜŞTERİLERDEN TUTUNDA PATRON VE ÇALIŞINLAR DAHİL OLMAK ÜZERE SÜREKLİ YABANCI KELİMELERDEN ALINTI YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR .NEDENNNNNN
      YANİ TÜRKÇE SÖYLENDİĞİ ZAMAN ANLAŞILMIYOMU
      YADA KENDİLERİNİ FARKLIMI GÖSTERMEYE ÇALIŞIYORLAR
      BEN YABANCI DİLİ KONUŞMALARINA KARŞI DEĞİLİM KARŞILARINDA O DİLİ BİLEN B İNSAN OLURKONUŞURSUN AMA SEN TUTPTA T SÖYLENEN ÜRKÇE KONUŞURKEN ARAYA YABANCI KELİMELEER KAT AYIP VALLA AYIP BENCE
      YA Bİ YANLIŞLIK YAPTIKLARINDA "AHH CANIM SORRYY "DİYORLAR NİYE BEN PARDON YADA Bİ YANIŞLIK OLDU DESELER ANLAMICAKMIYIM YADA TEŞEKKÜR EDECEKLERİ ZAMAN "AH CANIM MERSİ"DİYORLAR TEŞEKKÜR ETSELER ANLAMICAKMIYIM SANKİ VALLA YAZIK ÖZENTİ SANKİ BATILILAR BİZİM TÜRKÇEMİZİ DİLLERİNİN ARASINA KATIYOLARMI ADAMLAR NERDEYSE BİZE DÜŞMAN OLMUŞLAR BİZDE TEŞEKKÜR MAHİYETİNDE DİKLİMİZİ ONLARINKİYLE HARMANIYRUZZZ
      AFERİN BİZE HARİKAYIZ BU KELİMELİRİN HİÇ BİRİNİ KULLANMADIM KULLANMICAMDA
      evet bencede süper ama yetersiz devletimizin artık ciddi mudahelelerde bulunması lazım özelliklede yabancı tabelalarda...

      şakir abi gene unuttun bizi biz bu konuyu aylar önce keculuk_53 yani ela ile açmıştık günlerce kaldı orda yazan 3-5 kişi bence hiç yırtınmaya gerek yok...tarih hocamın lafı hiç aklımdan gitmez ona niye biz bu kadar çekinik ülkeyiz diye sorduğumda bana bu millet çok sabırlıdır ama sabrı taştığı zamanda kimse durduramaz demişti...

      umarım bu türkçe konusunda da sabrı taşar....


      saygılar...

      buda bbizim açtığımız konu

      DİLİMİZE SAHİP ÇIKALIM!!!!!!!!!!!!!!

      ha bu arda ela yı gören varmı :D
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      önce kendimiz..

      ARKADAŞLAR SORUNLARI DİLE GETİRMEK ÇOK KOLAY AMA ARDINDAN ÇÖZÜMLERDE DİLE GETİRİLMELİ DEĞİLMİ.. YOKSA OLDUĞU GİBİ KALIR..
      SEVEHOLU HAKLISIN SANA SONSUZ KATILIYORUM.. FAKAT DİYE DEVAM ETMİYCEM.. MUHALEFET GİBİ GÖRÜNMEMEK İÇİN.. ŞUNU BELİRTEYİM EVET BİR ÇOK ŞEYİN BAŞI VE SONU DEVLETE BAĞLANIYOR.. AMA BİZ SESSİZ KALIRSAK BİZ BİR ŞEYLERİ BAŞLATMAZSAK UYUYAN DEVLETİDE UYANDIRAMAYIZ.. BEN BU SİTEYE BİR HİKAYE ASMIŞTIM KONUYU ÇOK GÜZEL ANLATACAK TIR BİŞRDAHA YAZAYIM.. HİKAYELER KISMINA
      DEMEM OKİ ÖNCE KENDİMİZİ DÜZELTELİM ÇEVREMİZİ SONRA TOPLUMUMUZU.. BEN ANTALYAYA KALE İÇİNE GİTTİĞİMDE İNANILMAZ BİR HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADIM.. ESKİ YAPILAR ÇİVİ KULLANILMADAN GEÇME TAHTALARLA YAPILMIŞ EVLER TAŞTAN EVLER TÜRK DEDELERİMİZİN YAPTIĞI EVLER YENİDEN YAPILANDIRILMIŞ YABANCI İSİMLER VERİLEREK EĞLENCE YERLERİ HALİNE GETİRİLMİŞ.. ÇOK ÜZÜLDÜM İNANIN İÇİM KAN AĞLADI ANTALYAYI İŞGAL EDİLMİŞ GİBİ HİSSETTİM AMA NE YAPTIK HİÇ BİR ŞEY NEDEN DEVLET YASAKLAMALI DİYE BEKLEDİK HAYIR YANLIŞ.. ADIMI BİZ ATALIM GELEN GELİR..
      Ah güzel karedeşim Mineli; Antalya Kaleiçinde sadece onlar mı var?

      Fatih Sultam Mehmet'in annesinin kabri de oradadır. Kendisinin yaptırdığı Cami ve Külliye şu anda Devlet Resim ve Heykel Müzesi olarak kullanılıyor. Daha ömce de Oda Orkestrasına tahsis edilmişti.
      Oda Orkestrasında Kilise Müzikleri çaldığını umarım biliyorsundur.
      Sadece binalarımızı değil ruhumuzu da satıyoruz.

      Yakup Kardeşim;
      Hangi konu olursa olsun nedense hep 3-5 kişi tartışıyoruz. Bu sayıyı onlara yüzlere çıkarmamız gerekiyor.
      Katılımn az olmasının sorumlusu bizleriz. Başkası değil. Demek ki bazı şayleri hala anlatamıyoruz.
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      ŞAKİR ABİM SATTIĞIMIZ ŞEYLERİ TEKER TEKER GERİ ALIRSAK BİR GÜN HEPSİ BİZİM OLUR..SİTE YÖNETİMİNİDE KONUYA DUYARLI OLMAYA DAVET EDİYORUM.. YAZILANLAR BURDA KALMASIN.. OKUMUYORLARSA BURAYA BAKMIYORLARSA BAKTIKLARI YERLERE TAŞIYALIM KONUYU.. GENELDEDE KONU SIK SIK DİLE GETİRİLSİN RİCA EDİLSİN.. HERKESİN İÇİNDE VAR BU DUYARLILIK BİLİYORUM AMA EYLEME GEÇİLMMİYOR.. VE BU ÇOK SAÇMA .. HADİ EYLEME GEÇELİM..

      BİR ÖRNEK VEREYİM.. MESELA ŞAKİR ABİ BEN BİR YABANCI KELİME KULLANDIĞIMDA SEN BANA DESEN Kİ MİNE KRDEŞİM BYE DEME SENDE HOŞÇAKAL DESEN BEN ÖNCE SANA OLAN SAYGIMDAN VE SEVGİMDEN BUNU DÜZELTİRİM SONRA BENDE DÜŞÜNÜRÜM.. GERÇEKTEN HAKLIYA BYE NE Kİ DERİM .. YADA DİĞERLERİ İŞTE BEN YAKINLARIMA BUNU UYGULUYORUM HATTA YURTDIŞINDA YAŞAYANLARA BİLE VE BAŞARILI OLUYORUM.. HADİ SİTECE HEP BİRLİKTE UYGULAYALIM..

      İNANIN KULLANDIĞIMIZ YABANCI KELİŞMELRİ BİLE YANLIŞ KULLANIYORUZZ.. BİLİNÇSİZCE.. ÖZENTİDEN UZAK DURALIM ARTIK..
      Özel Bölümler~ » Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu Bölümünde Aktarılan Başlıklar Altında yazılabilseydik Emeğe de Saygı Olurdu ve Bilmediğimiz Konularda da Aydınlanırdık.

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun İkiye Bölünmüş Türkçe'ye Çare ve İleri İlkeler
      Sömürge Devlet Bile Böyle Yönetilmez
      0
      KUKU
      61 15.12.2006 17:51
      Yazan KUKU

      oktay sinanoğlunun görüntülü ve sesli kayıtları
      0
      ahmetalp
      52 02.12.2006 14:58
      Yazan ahmetalp

      OKTAY SİNANOĞLU
      2
      reis53
      246 23.08.2006 21:38
      Yazan Purkina

      HAYATIN ÖRGÜSÜ
      1
      KUKU
      156 17.05.2006 12:30
      Yazan KUKU

      Akıl ve Matematiğin Yerini Bilgisayar Alır mı?
      0
      KUKU
      92 17.05.2006 12:26
      Yazan KUKU

      Prof. Oktay sinanoğlu
      7
      ahmetalp
      245 20.03.2006 16:57
      Yazan Patriot

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun Türkçe’nin Yazılışı,Okunuşu
      0
      KUKU
      115 01.08.2005 14:39
      Yazan KUKU

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun İkiye Bölünmüş Türkçe'ye Çare ve İleri İlkeler
      0
      KUKU
      93 27.07.2005 16:22
      Yazan KUKU

      beyin göçü..
      0
      hasansisman
      80 09.07.2005 10:34
      Yazan hasansisman

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun İkiye bölünmüş Türkçe II: Tasfiyecilik
      0
      KUKU
      90 12.06.2005 00:06
      Yazan KUKU

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun Perşembenin Gelişi...
      0
      KUKU
      89 12.06.2005 00:00
      Yazan KUKU

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun Yumuşak Güç/Kaba Kuvvet
      0
      KUKU
      63 11.06.2005 23:57
      Yazan KUKU

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun Yazıları. ( 1 2 3)
      51
      KUKU
      594
      23.03.2005 23:11
      Yazan KUKU

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun Bilimsel Çalışmaları
      0
      KUKU
      96
      18.03.2005 13:20
      Yazan KUKU

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun Tarihsel Özgeçmiş
      0
      KUKU
      68
      18.03.2005 13:17
      Yazan KUKU

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun Yaşam Öyküsü
      0
      KUKU
      94
      18.03.2005 13:15
      Yazan KUKU
      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun Kitapları
      4
      KUKU
      116
      18.03.2005 13:12
      Yazan KUKU

      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun Yaptığı Söyleşiler
      3
      KUKU
      88
      18.03.2005 12:41
      Yazan KUKU


      Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu
      4
      ZORBEY
      205 14.03.2005 00:49
      Yazan ZORBEY
      Ben Değil Biz Varız
      Naci KOBAL 2000
      Ayak parmaklarından burun deliklerine kadar özenti bi nesil arkamızdan dört nala geliyor...
      bizim neslimizde bu oluşumdan ciddi yaralar almış ama kurtuluş umudu yüksek bi nesiliz çünki hala doğruyu gösterebilcek örnekler var çevremizde...

      Hepimiz biliyoruz ki Dil bir milletin bütünlüğünü sağlayan en önemli unsurdur..Tarihçilerimiz derslerde söylerlerdi Kökten yok etmek isteniyorsa bi millet önce dil i yok edilir diye...

      Evet özeniyoruz sokağa çıkıp kafamızı şöyle tabelalara doğru çevirdiğimiz zaman kaç tane Türkçe ünvanlı mağaza ya da firma görürsünüz...Parmakla sayılacak kadar az..Televizyonu açtığınızda en çok seyredilen Dizilerden biri Avrupa Yakası ince bi eleştiri yöneltir TÜrkiye nin bu özenmiş haline ama gelin görün ki sokakta bi nesil Gaffur oldu bi nesil Burhan ne acı....

      Mİne nin söylediğine sınırsız katılıyorum önce kendimiz sonra çevremiz ve sonra toplum...
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      güzel türkcem

      BİZ KENDİMİZE ,AİLEMİZE ,DİNİMİZE,ÜLKEMİZE,BAYRAĞIMIZA,İNSANIMIZA LAF SÖYLETMEYİZ DİMİ BENİM GÜZEL TÜRKCEMİ BU HALE GETİREN BİZ DEĞİLMİYİZ. ALLAHINI SEVEN SÖYLESİN 10 YAŞIN ALTINDAKİ NESİLE BİR BAKIN ÇOK DEĞİL İLERKİ ZAMANLARDA YABINCI DİL HERKEZİN AĞZINDA OLUR BU NESİLLE X( X( X( X(
      DAR ŞANLI BAYRAĞIMA BU GÖKYÜZÜ
      Türkçe'nin Felâketli Yılları
      Yabancı dillerin, özellikle İngilizcenin dilimiz üzerindeki etkisi son yıllarda gittikçe yıkıcı bir hâl alıyor. Yabancı kelimelerin sık kullanılması dışında yabancı dildeki eklerin Türkçe kelimelere eklenerek yeni kelimeler türetilmesi gibi acayiplikler de dikkati çekiyor. Öyle ki, artık yiyecek isimleri, işyerleri unvanları ve meslek dalları bile bu tuhaf karışımlı kelimelerle ifade edilir oldu. Bir tür karmaşa demek olan bu durumun bazı örnekleri şöyle:
      Otel adları: Otium Otel, Sun Zeynep, Ozy Clup Koraltan Hotel, Sultan Pataros Hotel, Kiriş Alinda Beach, Royal Resort, Bodrum Deluxe, Grand Cevahir Hotel, Çardak’s Holiday Villa.
      Sinema adları: Cinecity Alkent, İstinye Cinemall, Cinepol, Megaplex, Capitol, Spectrum.
      Hasta hane adları: Muğla Yücelen Hospital, TEM Hospital, Dentistanbul, Acıbadem Hospital, Medical Park.
      Alış veriş merkezleri: Metrocity, Tepe Nautilus, Atrium, Capitol, Galeria, Carrefour.
      Konut alanında: Mashattan, Yesh Hill, Pelican Hill, Elisium Residence, Inn City, Arkeon Evleri, Greenium Konakları, Rose Park Evleri, Elit Park, Hill Side, Ağaoğlu My World, Selvice Evler, Olympiakent, Şelâle Premium Residence, Alice Village.
      Giyim eşyası alanında: Club Monako, Oysho, Damat and Tween, Mavi Jeans, Uptown, Fenerium, GS Store, Dryman Kuru Temizleme, Dry Cleaning, Expres Terzi, Network, Vepa Sport, Aslı Natural Collection.
      Cep telefonu: Cep to cep, Bizbize cell, Mobil Portföy, Ringa, Web Mesaj Cell.
      Eğlence alanı ve lokanta adları: Vişne yerine Whisne, Taksim yerine Taxim, Balkon yerine Balcon, Rumeli yerine Roumelie, Matrak yerine MatRock, Durak yerine DoRock, Paşa yerine Pasha, Efendi yerine Efendy, Eksen yerine Exen, Berduş yerine Berdush, Eylül’s, Hammam, Cahide’s, Paper Moon, The Hacının Yeri, Casaba, Chamdan, Dog-Shop, Dönerchi, Kebabi, The Marmara, Dönerland’s, Emmim Cihcken and Kitchen, Cafe Salad Pideskender, My Fish, Cafe Oley.
      Eskişehir Milletvekili Fahri Keskin, Türkçenin yozlaştırılmasını, yabancı isimlerin yaygınlaşmasını önlemek amacıyla hazırladığı yasa teklifini, TBMM’ne sunuyor.
      “Ticarette de Türkçe” sloganıyla bir kampanya başlatan Türkçemizi Canlandırma Derneği’nin başkanı Deniz Yiğit, bu konuda şunları söyledi: “Türkçe, kök ve eklerin pırıl pırıl saydamlığı, her yerde özdeş kalan kökün sözcüğün başında bir bakışta kendini göstermesi, bu köke art arda bitişebilen eklerle en sınırsız sayıda sözcük türetilebilmesi gibi özellikleriyle olağanüstü gelişme gücü bulunan bir dil. İçine düştüğü bu durumu gerçekten hak etmiyor. Türkçenin bu durumdan kurtulması gerekli. Fransa’da da böyle bir yozlaşma vardı. Ama onlar buna yasayla önlem aldı.”
      Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Halûk Akalın da, Türkçenin yanlış ve bozuk kullanılması karşısında birtakım yasal düzenlemelere gidilmesini şart görüyor. Ancak, bunların yasaklayıcı ve cezalandırıcı nitelik taşımamasını tercih ediyor. Akalın “Dil olmazsa ne insan, ne millet, ne de uygarlık olabilir” diyor.

      Alıntıdır...
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...

      Ne Mutlu Türk'üm Diyene

      Vatandaş Osman
      Türkiye'de çağdaşlık, kullanılan yabancı sözcüklerle ölçülür hale geldi ya!

      Maşallah, 'aynı dili kullanmayan' özürlüler gibi olduk; bir tür sağırlar diyaloğu.

      4. Uluslararası Türkçe Olimpiyadı'nı da dikkatlere sunmak adına bu konuya pencere açalım istedik.

      Okurlarımızdan Cemil Gençbey, Bu konudaki görgüsüzlüğümüze yönelik tepki duyanlardan..

      Cemil Bey, aşağıdaki mektubu göndermiş.

      Sizinle de paylaşalım istedik.

      '..'Vatandaş Türk Osman' Bey, sabah 7.00'de Casio masa saatinin alarmıyla gözlerini açtı. Puffy yorganını kaldırdı.

      Hugo Boss pijamalarını çıkarıp Adidas terliklerini giydi. Clear şampuanı ve Protex sabunuyla duşunu aldı.

      Colgate ile dişlerini fırçalayıp, Rowenta ile saçlarını kuruttu.

      Bill's gömleğini ve Pierre Cardin takımını giydi, Lipton çayını içti.

      Sony televizyonda medya özetlerini ve flash haberleri izledi.

      Citizen kol saatine baktı. Aile fertlerine 'çav' deyip Hyundai otomobiline bindi.

      Blaupunkt radyosunu açarak, rock müziği buldu. Ağzına bir Polo şeker attı.

      Şehrin göbeğindeki Mega Center'daki ofisine varınca, Casper bilgisayarını çalıştırdı. Microsoft Excel'e girdi.

      Ofisboy'dan Nescafe'sini istedi.

      Saat 10.00'a doğru açlığını yatıştırmak için Grissini yedi. Öğlen Wimpy's Fast Food kafeteryaya gitti. Ayaküstü Coca Cola ve hamburgeri mideye indirdi.

      Akşamüzeri iş çıkışı Image Bar'a uğrayıp CB'sini yudumladı, sonra köşedeki Shopping Center'a uğradı.

      Eşinin sipariş ettiği Persil Supra deterjan, Ace çamaşır suyu, Palmolive şampuan, Gala tuvalet kağıdı, Sprite gazoz ve Johnson kolonyayı alarak kasaya yanaştı.

      Bonus kartıyla faturayı ödedi.

      Hafta sonu eşi Münevver'le Galeria'ya giden Osman Bey, Showroom'ları dolaşıp Kinetix ayakkabı, Lee Cooper blue jean satın aldı.

      Akşam evde bir gazetenin verdiği TV Guide'a göz atan Osman Bey, kanallar arasında zapping yaparak, First Class, Top Secret, Paparazzi gibi programları izledi.

      Aynı anda Outdoor dergisini karıştırdı. Saat 22.00'ye doğru Show'da Türk dili üzerine panel başladı.

      Uykusu gelen Osman Bey, televizyonu kapatıp yatak odasına geçerken, kendini mutlu hissetti.

      'Ne mutlu Türk'üm diyene' diye gerindi.'

      Şakir Süter
      Aşkta tıpkı ELİF gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan da besmele sese gelmez o herşeyin içindedir hiç birşeyde görünmez...
      Ka Zafran;
      Ha bu aktardığın yazıyı rahmetli babam okumuş olsaydı "Ben de senin!" derdi.
      Ellerine sağlık.
      Şakir Süter'e de teşekkürler.

      Bu işler gerçekten kampanya ile çözülmez. Yasa ile çözülür. En azından yabancı isimlere vergi getirirsin. Tabela Vergisini 4 katına hatta 10 katına çıkarırsın. Yoksa bu gidişin sonu hiç iyi değil.
      Milletçe ekx olmak üzereyiz...
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...