Hemşin’de Bir Şehit Türbesi

      Hemşin’de Bir Şehit Türbesi

      Şehit Paşa dayı(Memişoğullarından)
      Hemşin’in bütün insanları, uzak köylerin komşuları dahi Şehit Paşa Dayıyı tanırlar, Yörenin insanı, sevdiği, saydığı bir insana hep, “Dayı” diye iltifat ederek bu sözü kullanır, Şehit Paşa Memiş (oğullarından) genç yaşta Şehit düştüğünden, “Şehit Paşa Dede” yerine “Paşa Dayı” diyerek adlandırırlar.
      Tevfik İLERİ ( Menderes dönemi Milli Eğitim Bakanı):
      Ta sığırları hasta olandan tutunuz, derdi olan her insan, Şehit Paşa Dayının türbesini ziyaret ederek, namaz kılarak dua ederler, Hemşin’nin Yeni Köyün de bulunan türbesi, onun şahsiyetiyle araba yoluna kavuşmuş köy Halkı, onun vatana adadığı gençliğiyle de övünür olmuş, dilden dile dolaşan hikâyesiyle de ocak başlarını şenletir olmuştur…
      Süleyman oğlu, Safiye den doğma Şehit Paşa Dayı’nın doğum ve Şahadet tarihini bilinmemekle birlikte, şöyle efsaneleşmiştir;
      “On-Oniki yaşlarında, o zamanın Tahsili olan Medrese ve Camilerde Okuma yazmayı ve Kur’an-ı Kerimi, vasat ilimleri öğrenmiş, Bölgenin Hafızlarından İcazetli olmuş.
      Rus Türk muharebesinde (Savaşında) Musafı koynunda, 18 yaşlarında gönüllü olarak sefere çıkarak, üzerinde (O zaman erkeklerin giydiği) Çitva-Şalvar, Çuha ve Çarıklar ayağında yaya Rusların gelip dayadığı Machal denilen bölgeye gitmiş. Kendisinden başka, 10 askerle karşılaşır, Bir incir ağacının dibinde çukur kazmak suretiyle Rus askerlerine karşı mevzilendiklerini, ancak azıkları (iaşeleri) nin bittiğini, perişan bir vaziyette bulunan askerlere, günde birkaç defa, güz olmasına rağmen İncir ağacına çıkarak, yetişmiş incirleri toplarmış.
      Karşı tepede mevzilenen Rus askerleri bir türlü bu bir avuç insandan oluşan çemberi yararak karşı Köye gelemedikleri günlerce sürüp gitmiş. Köyde bulunanların anlattığına göre, her incir ağacına çıktığında Paşa dayı kurşun yağmuruna tutulursada isabet almıyormuş. Şiddetli bir çarpışma sonunda önce silah arkadaşları öldürülen Paşa dayı, daha sonra göğsüne isabet eden kunşunlarla Şehitlik mertebesine(diğerleri gibi) ulaşmış. Eldeki bilgilere göre, Rus kumandanı Paşa dayının elindeki Silahı almak istemişse de başaramamış. Askerlerine dönerek, “Bakın, işte Türklerin Şehitleri bunlardır! “demiş. Harbin bitmesiyle, diğerleri gibi Onunda silahını alarak görmek istemişseler de birlikte defn etmişler.
      Daha sonra, kimliği tesbit edilerek babası Süleyman Efendi haberdar edilmiş. Komşulardan 4-5 kişi alarak, yol hazırlığından sonra gidip Kabristanı açarak, bir sal üstünde, dağdan dağa aşarak 15-20 günlük çetin bir yolculuktan sonra, şimdiki bulunduğu yere yerleştirmişler..Bu yer zamanla üstü örtülerek korunmaya alınmış daha sonrada Türbe Betonarme olarak yaptırılmıştır. Yine anlatıldığına göre, Türbeye konulduğu zaman, vücudundaki yaradan hala taptaze kanlar akmaktaymış. Ellerinden alamadıkları Tüfeğiyle (kimide, anasının “Tüfeği ver Oğlum, O Hükümetin Emanetidir!” diyerek elinden alındığı söylenir.) birlikte Kabre konulur…”

      GÜZEL ŞEY
      “Ölüm güzel şey; budur perde ardından haber…
      Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber?..”
      Necip Fazıl 1977

      Dünden Bugüne Hemşin
      Sakaoğlu Mehmet Ali
      Ben Değil Biz Varız
      Naci KOBAL 2000

      ALİ PAŞA ŞEHİTLİĞİ

      Teşekkürler kuku abi..köyümüzde bulununan ALİ PAŞA şehitliğinin varlıgından dahi haberi olmayanlar var malesef..ama ziyaretçileri özelıkle yazın bayagı oluyor. ben kendim yeniköy bagenli mahallesınden yani şehitlik mahallesinden olduğum için şehitimizle ılğili eksiklikleri,ılgili olabılecek yerlere bildırdık ama malesef bir netice alamadık.köylünün kendi ımkanlarıyla bakımını yapmış olduğu şehitimiz için mahallemızde en azından küçük bir mescit yapılması taraftarıyız çünki memişoğlularının evınden olan şehitimiz için gelen zıyaretcıler namazlarını kılacak bır yer arayışı içine giriyorlar eğer ev halkından kımse yoksa,malum köy yerı işinde olabılıyorlar...eğer bu konuda duyarlılık gösterıpte hepimiz bir şeyler yapabılırsek ne mutlu bizlere..mübarek şehitlerimize ALLAHdan rahmet diliyorum..onların şefaatine erişebilmek dilegi ile
      Resimler
      • DSCI0018.jpg

        370.68 kB, 0×0, 6,880 defa görüntülendi
      Bu sitenin de üyesi olan amcaoğlu Serkan Aksu'nun rahmetli babası Hüseyin amcam 7 yaşına kadar kekeme imiş. Daha doğrusu kekemelikten daha değişik bir rahatsızlığı varmış. Kelimeleri yuvarlayarak ve peltek bir şekilde söylermiş. Çoğu kelimeleri de anlaşılmazmış.
      İlkokula başlama yaşları geldiğinde Rahmetli Babaannem amcamı alarak şehitliğe gitmiş. Amcamı şehidin kabri yanında uyutmuş ve kendisi de akrabamız olan şehit annesinin evine geçmiş ve ordaki bir kocakari ile sohbet etmeye başlamış.
      Yaklaşık 2 saat sonra amcamın koşarak ve bağırarak eve doğru geldiğini görmüşler. Amcam tıpkı diğer çocuklar gibi konuşuyormuş.
      Bu olayın şahitlerinden biri annem hala yanımdadır. Köyden kekeme gidip sağlıklı geldiğini gören bir çok şahit de hala yaşamaktadır.
      Şehitlerimizi ihmal etmeyelim. Esra Kardeşimizin teklifini de bu sene köye geldiğimizde değerlendirelim. Elimizden ne geliyorsa yapmaya çalışalım.
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...