Beni Unutma

      Beni Unutma

      Katlanıp atılmaya layık karalanmış bir kağıt olsam da;
      Beni Unutma
      Unutma beni; silik bir hatıra olsam da
      Rüzgarda ufalanıp savrulmuş bir kalbim varsa da..
      Sonbaharda kuruyup ayaklarının dibine düşen bir yaprak olsam da beni unutma...
      Karanlıkta farkedilecek bir parıltım dahi yok ama;
      Sen bu kurumuş gülü yine de unutma
      Işığım yok, güneşim yok, baharım, yeşilim, rengim yok
      Ama bir de sen beni yok sayma beni unutma

      Cennetten kovuldum, sokaklarda uyudum,
      Yusuf oldum, kuyulara atıldım
      Ateşlerde soğudum, İbrahim`i buldum;
      İsmail oldum, ıssız çöllerde bırakıldım,
      Unutuldum ama kimseyi unutmadım

      Unutmadım ayağımı ıslatan damlayı bile
      Unutmadım üstüne bastığım toprağı bile
      Dağlarda ovaları; ovalarda karları unutmadım
      Göklerde gezdim, yerleri unutmadım
      Varlar hep aklımdaydı
      Yokları bile kalbimden silemedim
      Unutmak insana yakışmaz, unutmayı sevmedim

      Kendim için değil,
      Senin kalbinde bir siyah leke olmasın diye söylüyorum inan ; BENİ UNUTMA
      Unutma! Unutmak günahtır, bunu unutma , BENİ UNUTMA
      <º))))><.·´¯`·.SiLeMiYoRSaN KaRaLaYaCaKsIN¸.·´¯`·.¸><((((º>

      Yakma Artık Canımı Çek Git Artık

      Ne olursun,
      Ya gel artık,
      Ya da çek git hayatımdan,
      Bırak martılar ötmesin sabahlarımda,
      Papatyalar açmasın bahçemde,
      Kır çiçeklerinden toplama artık,
      Rahat bırak beni düşlerimde,
      Geceye set çekiyorum,
      Uykularımla savaşıyor kirpiklerim,
      Sen düşmeyesin diye rüyalarıma,
      Bırak sahilde oturayım bir başıma,
      Bırak anılar mezarım olsun,
      Daha ne kadar yakabilirsin canımı,
      Ne kadar acıtabilirsin...
      Bırak unutayım yaşadığımı,
      Yaşadığımızı...
      Ben senin gibi vicdansız değilim,
      Hiç olmadım...
      Ne hakaret edebilir dilim,
      Ne ağır sözler yazar elim...
      Hiç ama hiç konuşmadım,
      Hiç anlatmadım kendimi seninkilere...
      Çek git artık, rahat bırak beni...
      Gözlerime düşsün yine aşkın ateşi,
      Yaksın yeniden od gibi yüreğimi,
      Geceme doğsun güneş yeniden,
      Ben gidemiyorum,
      Sen rahat bırak beni...
      Beni anılarımın cehennemine atsan da,
      Ne olur, bırak git beni...
      Ama ne olur,
      Acımasın canım, yakma canımı...
      <º))))><.·´¯`·.SiLeMiYoRSaN KaRaLaYaCaKsIN¸.·´¯`·.¸><((((º>

      Yağma Yağmur

      Yağma be yağmur.
      İçim üşüyor.
      Islatma toprakları.
      Attığım her adım daha da ağırlaşıyor.
      Kokun sinmesin çiçeklere.
      Çoktan unuttum içime derin bir nefes çekmeyi.
      Çoktan unuttum ardından görünen gökkuşağının renklerini.
      Serinletmeye çalışma boşuna içimi.
      İstesen de beceremezsin yorulma boşuna.
      Yağma yağmur.
      Çek git yoluna
      Esme be rüzgar.
      Uğulduyor kulaklarım.
      Takatim yok itme beni.
      Titriyor bacaklarım.
      Bilmem hangi melodidir fısıldadığın.
      Duymuyorum.
      Uzun zaman oldu işitmiyorum hiçbir sesi.
      Çek elini eteğini dalların üzerinden.
      Eğme boynunu.
      Koparma yapraklarını.
      Bırak her biten ot her yeşeren yaprak yerinde güzel.
      Çalma! Yerinden yurdundan etme hiç birini.
      Kimseler yok işte sokaklarda.
      Issız her yer senin şansına
      Esme rüzgar.
      Çek git yoluna.
      Geçme be zaman.
      Sabrım bitiyor.
      Dur olduğun yerde.
      Her şey uzaklaşıyor.
      Unutturma bana çektiklerimi.
      Unutturma özlemiyle divane ettiklerini.
      Alışmaya çalışmadım hiç.
      Vazgeçmeye çalışmadım.
      Henüz çok taze yaram.
      Bırak kanasın.
      Bir gün dönmez biliyorum.
      Bekletme boşuna.
      Geçme zaman.
      Çek git yoluna.
      Akma be gözyaşım.
      Yüreğim yanıyor.
      Değmez bir vefasız için heder olmana.
      Eğer gözyaşım fayda etseydi ona gider miydi ardına bile bakmadan uzaklara.
      Kıyamadığı kopamadığı onsuz yapamadığıydım hani? Yazık.
      Ne boş sevmişim meğer.
      Ne boş yanmışım.
      Sanma bu benim ilk aldanışım.

      Bakma gözlerime
      Çoktan perde indi üstlerine
      Bakarsam dayanamam ağlarım
      Sarılma ne olur
      Böyle bir şefkat fazla bana
      Hep isterim sonra, alışırım
      Sevme beni.
      Gönül sayfamı çoktan kapadım
      Dokunma sakın bana.
      Yüreğim yaralı.
      Seninde canını acıtırım....
      <º))))><.·´¯`·.SiLeMiYoRSaN KaRaLaYaCaKsIN¸.·´¯`·.¸><((((º>

      Ne Olur Sus...!

      umutlardır insanın sarılacağı,gözlerin bakıslarıdır sevdiğini anlatan...
      sözlerdir aciz kalıp sevgiyi anlatamayan..
      yanlış anlama yüreğim ağlamak istemiyorum..
      icimi acıtmaktan,gözlerimi ağlatmaktan başka yaptığın varmı?..
      her şarkıda hüzünlenip kahrolmaktan
      rüzgarların kanatlarına sevdamı yazmaktan,
      dudaklarımdaki buseleri kırılıp yerlere dökmekten başka yaptığın varmı ?
      sus be yüreğim sus!! köz yapma yaralarımı, yaralarıma saracak sevdammı var..
      gözyaslarıma dokunacak ellermi var..
      yoksa sana sunulacak bir dilim ask mı var..
      ne olur sus yüreğim !!! deli rüzgar olup esme, esipte canımı acıtma..
      gözlerime kanları doldurma, kefen yapma bedenime herseyi...
      sus ne olur...
      sus ne olur!.. acıtma canımı bu kadar,dayanacak gücüm yok biliyorsun...
      senide çıkarıp canlı canlı gömerim yüregim ...ne olur sussss!!!
      <º))))><.·´¯`·.SiLeMiYoRSaN KaRaLaYaCaKsIN¸.·´¯`·.¸><((((º>

      BAĞLANMAYACAKSIN....

      Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
      "O olmazsa yaşayamam." demeyeceksin.
      Demeyeceksin işte.
      Yaşarsın çünkü.
      Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
      Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.
      Ve zaten genellikle o daha az sever seni, senin o'nu sevdiğinden.
      Çok sevmezsen, çok acımazsın.
      Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
      Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini...
      Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
      Senin değillermiş gibi davranacaksın.
      Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın.
      Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
      Çok eşyan olmayacak mesela evinde.
      Paldır küldür yürüyebileceksin.
      İlle de bir şeyleri sahipleneceksen,
      Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
      Gökyüzünü sahipleneceksin,
      Güneşi, ayı, yıldızları...
      Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
      "O benim." diyeceksin.
      Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir şeylerin...
      Mesela gökkuşağı senin olacak.
      İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın.
      Mesela turuncuya, yada pembeye.
      Ya da cennete ait olacaksın.
      Çok sahiplenmeden,
      Çok ait olmadan yaşayacaksın.
      Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi,
      Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat.
      İlişik yaşayacaksın.
      Ucundan tutarak...
      <º))))><.·´¯`·.SiLeMiYoRSaN KaRaLaYaCaKsIN¸.·´¯`·.¸><((((º>

      ..................

      IRAK savaşında babası ve annesi ölen ve
      kendisinin de bacakları kopan Müslüman bir çocuğun
      IRAK savasını yöneten Tommy FRANKS a yazdığı şiir.



      Merhamet hür Dünyaya bu kadar mı IRAK ' ta?
      Ben Basralı Ömer,

      Belki haberin yoktur diye yazıyorum Mr. Franks.
      Önce demokrasi yağdı göklerimizden,
      Sonra özgürlük geçti üstümüzden
      Palet palet.
      Ve insan hakları Namlularından
      Saniyede bilmem kaç adet.

      Demokrasi bizim eve de isabet etti
      Bir gün sonra anladım koptuğunu ayaklarımın.
      Tam onsekiz adet insan hakları saymışlar
      Vücudunda babamın.

      Annem yoktu zaten
      Ben doğarken ilaç yokluğundan ölmüş
      Ambargo falan dediler ya Anlamadım
      çocukluk aklı işte
      Oluşmadan sökülmüş.


      Sizde de barış böyle midir Mr. Franks?
      insan hakları çocukları yetim
      Ve ayaksız bırakır mı orda da?
      Düşer mi ayın kan gölüne aksi
      Güpegündüz düşer mi Pazar yerine demokrasi?


      Zenginlik
      insanları korkudan uykusuz bırakır
      Kuşlar gökyüzünü terk eder mi orda da?
      Babamla mırıldandığım son dua dilimde
      ayaklarımın hastanede Ve giymeye
      kıyamadığım pabuçlar Kaldı elimde.

      Çocukların var mı Mr. Franks?
      Al, oğluna götür onları bari ise yarasın
      Kim bilir belki baktıkça
      Bazen beni hatırlasın.


      Bu nasıl demokrasi Mr. Franks?
      Düştüğü
      yeri yaktı
      Merhamet hür Dünyaya
      Bu kadar mi IRA K ' tı? size
      <º))))><.·´¯`·.SiLeMiYoRSaN KaRaLaYaCaKsIN¸.·´¯`·.¸><((((º>

      Hazır Mısın Sonunda Ölüp Ölüp Dirilmeye..

      Evinin seni içine sığdıramayacak kadar dar olduğunu fark
      edeceksin...
      Sokağa fırlayacaksın...
      Sokaklar da dar gelecek...
      Tıpkı vücudunun yüreğine dar geldiği gibi...
      Ne denizin mavisi açacak içini, ne pırıl pırıl gökyüzü...
      Kendini taşıyamayacak kadar çok büyüyecek, bir yandan da kaybolacak kadar küçüleceksin...
      Birileri sana bir şeyler anlatacak durmadan...
      "Yasamak güzel." "Bos ver, her şey unutulur."
      Sen hiçbirini duymayacaksın...
      Gözyaşlarından etrafı göremez hale geleceksin...
      Ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az sonra kollarında ölmek isteyecek kadar çok seveceksin... Hep ondan bahsetmek isteyeceksin...
      "Ölüme çare bulundu" ya da "Yarın kıyamet kopacakmış" deseler
      başını kaldırıp Ne dedin?" diye sormayacaksın...
      Yalnız kalmak isteyeceksin... Hem de kalabalıkların arasında kaybolmak...
      İkisi de yetmeyecek...
      Geçmişi düşüneceksin...
      Neredeyse dakika dakika...
      Ama kötüleri atlayarak...
      Onunla geçtiğin yerlerden geçmek isteyeceksin...
      Gittiğin yerlere gitmek...
      Bu sana hiç iyi gelmeyecek...
      Ama bile bile yapacaksın...
      Biri sana içindeki acıyı söküp atabileceğini söylese,
      kaçacaksın... Aslında kurtulmak istediğin halde, o acıyı yasamak için
      direneceksin... Hayatinin geri kalanını onu düşünerek geçirmek
      isteyeceksin. Aksini iddia edenlerden nefret edeceksin...
      Herkesi ona benzetip...
      Kimseyi onun yerine koyamayacaksın...
      Hiçbir şey oyalamayacak seni...
      İlaçlara sığınacaksın...
      Birkaç saat kafanı bulandıran ama asla onu unutturmayan.
      Sadece bir müddet buzlu camin arkasından seyrettiren...
      Bütün şarkılar sizin için yazılmış gibi gelecek... Boğazın düğümlenecek, dinleyemeyeceksin...
      Uyumak zor, uyanmak kolay olacak... Sabahı iple çekeceksin...
      Bazen de "Hiç güneş doğmasa" diyeceksin...
      Ne geceler rahatlatacak seni ne gündüzler...
      Belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önüne çıkana
      sarılmak isteyeceksin Nafile... Düşüncesi bile tahammül edilmez gelecek...
      Rüyalar göreceksin, gerçek olmasını istediğin...
      Her sıçrayarak uyandığında onun adini söylediğini fark
      edeceksin... Telefonun çalmasını bekleyeceksin...
      Aramayacağını bile bile...
      Her çaldığında yüreğin ağzına gelecek...
      Ağlamaklı konuşacaksın arayanlarla... Yüreğin burkulacak...
      Canın yanacak...
      Bir daha sevmemeye yemin edeceksin...
      Hayata dair hiçbir şey yapmak gelmeyecek içinden...
      Onun sesini bir kez daha duymak için yanıp tutuşacaksın...
      Defalarca aradığı günlerin kıymetini bilmediğin için nefret
      edeceksin... Yasadığın şehri terk etmek isteyeceksin...
      Onunla hiçbir anının olmadığı bir yerlere gidip yerleşmek...

      Ama bir umut...
      Onunla bir gün bir yerde karsılaşmak umudu...
      Bu umut seni gitmekten alıkoyacak...
      Gel gitler içinde yasayacaksın...
      Buna yasamak denirse...
      Razı mısın bütün bunlara...
      Hazır mısın sonunda ölüp ölüp dirilmeye…
      <º))))><.·´¯`·.SiLeMiYoRSaN KaRaLaYaCaKsIN¸.·´¯`·.¸><((((º>

      SeNi SeVmEk

      Seni Sevmek Daha İlk Dakikadan Ayrılığı Kabullenmektir
      Ayrılık Çöplüğünde Aşk Aramaktır Seni Sevmek
      Cevapsız Bir Soru Sorusuz Bir Cevaptır Aşkın
      Seni Sevmek Sonsuz Bir Denize Dalmaktır
      Çıkışı Olmayan Bir Tünele İsteyerek Girmektir
      Cehennemde Yanmaya Koşa Koşa Girmektir
      Seni Sevmek Rüzgara Kapılmak Havalanmak Uçmak ve Her Seferinde Binlerce Metreden Yere Çakılmaktır........
      <º))))><.·´¯`·.SiLeMiYoRSaN KaRaLaYaCaKsIN¸.·´¯`·.¸><((((º>
      şehrin sessizliğinde yaşadım ben ayrılığı
      dalgasız sahillerine çektim hayallerini tek tek
      terkedişlerini bile kumlara gömdüm
      ve yağmur getiren bulutlarla gölgeledim
      sevdanın güneşini

      sen....
      nakaratını unuttuğum şarkılar gibisin şimdi
      serin eylül akşamüstlerinde söylemeye çalıştığım
      notalarını bozuk çaldığım.
      HER SABAH DOĞAN GÜNEŞİMDİR GÖZLERİNİN IŞIĞI...