Aşk hikayeleri

      Aşk hikayeleri

      Aşkımız bu dünyaya yadigar kalsın



      senin kadar yalnızdım sevdalara uzaktım aşka küskünlüğümü bilen varmıydı hem bilseler bile kimin umrundaydı mutluluk maskesini takıp sahte bir yüzle aldatmak o kadar kolaydıki güldüm ve aldattım oysa yüreğim ezberlediği hüzün şarkısını bilmem kaçıncı bin kez tekrar ediyordu sessiz ve derinden delice bir aşka tutulmayalı ne kadar olmuştu kim bilir kaç zamandır terlemiyordu ellerim kaç zamandır heyecanla çarpmıyordu yüreğim hatırlamıyorum günleri böyle amaçsızca umutsuzca tüketip gideceğimi düşünüyordum o güne kadar sıradan bir gündü diğerlerinden farklı değildi bir önceki gü gibi tüketilecek ve ertesi güne yine yanlız uyanacaktım olmadı... o gün sönmeyen bir ateşe birden sana baktığımda gözlerinde başka hiç kimsede olmayan pırıltıyı gördüm sanki yeniden hayata döndüm sende bir şey vardı ve ben o şeyin peşine düştüm soluğum kesiliyordu sesim titriyordu aşk bedenimi esir alıyor beni acizleştiriyordu buydu işte beklediğim bir hayal gibi geçip gideceğini sanıyordum önce öyle ya bu kadar yabancıyken aşka bir gecede teslim olabilirmiydi yüreğim ve sen hayal değildin en gerçekten daha gerçektin şimdi bir başka yaşıyorum hayatı böylesine keyif doluysam bu senin sayendedir her güne seninle başlıyorum her geceyi seninle tamamlıyorum bir yıldız kaysa gökyüzünde dilek tutmak yerine senin adını söylüyorum adını söylerken sanki en güzel aşk şiirini okuyormuşum gibi hissediyorum yanlızlığın üzerini kalın bir perdeyle örttüm gitmezsen o perde hiç açılmayacak gitmezsen o gece yanmaya başlayan ateş hiç sönmeyecek kalacaksın biliyorum çünkü sende aynı ateşte yanıyorsun çünkü sende hüznü bir kenara bıraktın bu aşk bizi coşturan bu aşk bizi dünyaya meydan okutan öyleyse tut elimi ve yürüyelim bu sevdanın yolunda tutkuyla eriyelim birbiimizde... umutsun,hayatsın,aşksın... birgün biter hayatımız elbette ama öyle sevelimki birbirimizi aşkımız bu dünyaya yadigar kalsın... seni seviyorum
      __________________
      ALINTIDIR

      Gerçek Aşkın Sınavı

      .

      II.Dunya Savasi yillariydi... Genc bir adam ,
      gonullu olarak ulkesi icin orduya katilmisti...
      Bu adam , cok temiz kalpli,cok cesur, cok
      gururlu&onurlu ve de cok durust bir insanmis
      fakat kalbinin sahibini o yasina kadar bulamamis
      ama umudunu yitirmemis...Savasin ilk
      zamanlarinda birgun bir gazetede ki bir bayan
      tarafindan yazilan bir yazidan cok etkilenmis, o
      yazi sanki kalbine dokunmustu... Yazinin
      sahibine bir mektup yazmis , boyle bir yaziyi
      yazan insani yakindan tanimak istemis...Bir sure
      sonra yazinin sahibi genc bayan , o mektuba
      cevap vermis...Ve aralarinda garip bir bag
      olusmus. Bu iki genc aylarca karsilikli
      mektuplasmislar ve birbirlerini cok sevmisler ve
      birbirleri icin yaratildiklarina karar
      vermisler...

      1,5 yil gecmis aradan ...savas sona ermis...ve
      ikiside cok heyecanlilarmis cunku o ana kadar
      birbirlerini hic gormemisler ve fiziksel olarak
      hic birbirlerinden bahsetmemisler...Genc kadinin
      cok tedirginmis ve aklinda bir soru isareti
      varmis! Guvenmek istiyormus bu genc adama ama
      icin icin kendini yiyormus bu soru... Son
      mektuplarinda tren'in gara geldigi gun ve saati
      ve nasil birbirlerini taniyacaklari konusunda
      karar vermisler...Genc kadin , adama kendisinin
      tren garina mavi bir palto ve bir buket kirmizi
      gulle gelecegini , bu sekilde kendisini
      taniyabilecegini yazmis... Her ikiside cok
      heyecanlilarmis ve 1,5 yil aradan sonra cok
      buyuk bir ozlem varmis aralarinda...

      Tren gara gelmis ve genc adam arka vagonlardan
      birinden inmis . Heyecan en ust duzeyde, biraz
      tedirgin bir sekilde yurumeye baslamis.. Derken
      birkac adim otede kalabaligin arasinda hizla
      yuruyen bir bayanla gozgoze gelmis ve adamin
      kalbi yerinden firlayacakmis gibi olmus...
      Hayatinda gordugu en guzel kadinmis ...
      Gozleriyle birbirlerinin kalplerine
      dokunmuslardi sanki ve kadin , gardaki herkesin
      buyulenmis bakislari arasinda , hafif yutkunarak
      , heyecanli ve tedirgin bir edayla tebessum
      etmis ....genc adam saskin bir sekilde kibarca
      tebessum ederek karsilik vermis ve kadin hizli
      kisa adimlarla garin cikisina dogru yurumeye
      devam etmis ...genc adamin gozleri parlamis ve
      cok etkilenmis ama biran durmus ve kadinin
      ustunde mavi bir palto ve kirmizi guller
      olmadigini farketmis!!...O an hayati film seridi
      gibi gecmis gozlerin onunden ... bir yanda 1,5
      yil mektuplastigi ve kalbiyle ,ruhuyla tum
      benligini paylasip derinden baglandigi bir
      kadin, obur yanda hayatinda gordugu en guzel
      kadin ... ve daha fazla dusunmedi... cok onurlu
      &gururlu ve cok durust bir insandi o ...
      tereddut etmedi ve yurumeye devam etti... Bir
      kac adim sonra ... mavi paltolu ve elinde
      kirmizi guller olan , guzel olmayan , hayli
      bakimsiz , saci basi dagilmis bir kadin gordu..
      Adam bir an durdu...sozvermisti...ve o
      mektuplarla onu yasayip sevmisti ve
      baglanmisti...kendini topladi ve kadina tebessum
      ederek yaklasti... "Merhaba " dedi..."Siz Eve
      olmalisiniz!? Ben Paul " ... Kadin biraz garip
      ve sasirmis bir halde adama sunlari soyledi : "

      Az once , cok guzel bir bayan benden ona bir
      iyilik yapmami rica etti . Bu paltoyu giyip , bu
      gulleri almami istedi ve konusmasi cok heyecanli
      ve sesi titreyerek : "Hayatimin en buyuk
      sinavini vericem az sonra, eger size bir adam
      gelip , bazi sorular sorarsa ..., ona aradigi
      kisinin , Garin cikisindaki Cafe'de onu
      bekledigimi soylermisiniz? " demisti... Genc

      Adam kibarca tesekkur ederek , geriye dondu . Az
      once gordugu kadinin kim oldugunu anlamisti ...
      gozlerinden yaslar suzulerek , garin cikisindaki
      Cafe'ye dogru hizla yurumeye basladi...

      Kokunu içime çekmeyi özledim bir nefes gibi
      Hasretin her an Alev Alev yakıyor beni
      O ceylan Gözlerine bir dalışım var
      Sanki bir Rüya, bir Düş gibi..



      ALINTIDIR