Vaziyetten Vasiyete

      YÜREĞİMDEKİ KANAMA

      Gönül düşmedi dengine,
      Meyil verdiklerim oldu,
      Bir bağladın ki kendine,
      Çözülmez,kördüğüm oldu.

      Mecnun etti hasret beni,
      Bırakmadı gaflet beni,
      Ne olursun affet beni,
      Kalbini kırdığım oldu.

      Unuttun ya,bile,bile,
      Seni beklemek nafile,
      Bağbana,bülbüle,güle,
      Yerini sorduğum oldu.

      Bu nasıl dert,nasıl çile?
      Dayan demek kolay dile,
      Gördüğüm kabusu bile,
      Hayıra yorduğum oldu.

      Yine hasret,bana kalan,
      Elem,keder,çile falan,
      İçinde yalnız sen olan,
      Hayaller kurduğum oldu.

      Ey sevgili! Gel imana,
      Beni sabırla sınama,
      Yereğimdeki kanama,
      Senden son gördüğüm oldu.

      Mustafa Şahin

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...
      Ne kadar uzakta çağlasam da ben,
      Sana doğru aktığımı unutma.
      Bir yıldız misali, şu gökyüzünden,
      Gözlerine baktığımı unutma.

      Duymasan da;eyvahımı,vahımı,
      Esirgerim,bedduamı,ahımı,
      Senin kalbine de sevgi tohumu,
      Fazlasıyla ektiğimi unutma.

      Yoruldum,yolunu bulamaz oldum,
      Adresin yok,selam salamaz oldum,
      Senden ayrı nefes alamaz oldum,
      Yaşamaktan bıktığımı unutma.

      Bir günüm geçmiyor,dertsiz,tasasız,
      Biliyorum;çabalarım faydasız,
      Kimseler görmeden,sessiz,sedasız,
      Gözyaşları döktüğümü unutma.

      Ruhumda isyan var,yüreğimde sen,
      Hiç farkım kalmadı,bir serseriden,
      Sana gelmek için,taa Kayseri'den
      Bu gün yola çıktığımı unutma.

      Bir gün felek ile barışacağım,
      Mutluluk pistinde yarışacağım,
      Çoçuğa,çoluğa karışacağım
      Günü,iple çektiğimi unutma.


      Mustafa Şahin

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      Dostdur Sözde değil Özdedir Adı....

      Seni sen olduğun için sevendir
      Yüreğinin sesini uzaklarda bile dinleyendir
      İki eli kanda olsa derdine yetişendir
      Varolduğunu hissetiren,kıymet bilendir
      Dostdur sözde değil özdedir adı...

      Sabun köpüğü değil, darlık anında kaybolmaz
      Sözünün eri güvenirliği tartışılmaz
      Bilirsin, çıkılan yolda yarenlikden caymaz
      Hayatına girdi mi kolay kolay çıkamaz
      Dostdur sözde değil özdedir adı...

      Yüreğini menfaatsiz sunar
      İyiliğin için sözleri acıya bular,
      Vakti zamanı gelir söyledikleri bir bir çıkar
      Yoktur senle dolan kalbinde ne fitne fucur ne de çıkar
      Dostdur sözde değil özdedir adı...

      Yangınlardaki yüreğine, varlığı ile ferahlık
      Mutluluklarında, üstüne dikilen saf ipekden bayramlık
      Bilmez ne rol ne sahtekarlık
      En büyük özelliği yaradılışı doğallık
      Dostdur sözde değil özdedir adı...

      Yalnızlıklar rıhtımından alıp götürür, süt beyaz yelkeniyle
      Uçurum kenarından çeker,adı şefkat elleriyle
      İyiki varsın dedirttiren, avucunda tuttuğu yüreğiyle
      'Sen cansın benim dostumsun ' ağız dolusu kelimeleriyle
      Dostdur sözde değil özdedir adı....


      Özlem Gökdemir

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      BİZ BERABER ÖLECEĞİZ

      Biz Beraber Öleceğiz.
      Sen Bilsen De ,Bilmesen De
      Göz Bebeklerimde Kalacaksın
      Bir De Kalbimde.
      İster İstemez Götüreceğim Seni.
      Bozuk Yollara Aldırmadan.
      Zaman Çabuk Geçer Bilirsin
      Gel Şimdiden Tut Ellerimi.
      Hiç Pişman Olmayacaksın İnan.
      Gönlüm Serilecek Ayaklarına.
      Taşları Bile Hissetmeyeceksin.
      Hadi Gel,Durma Aşk Seni Çağırıyor
      Beni Kul Etmiş Senin Yoluna
      Yüreğimin Acısını Vereceğim Ellerine
      Bir Can Borcum Vardı Yaratana.
      Bilse Almazdı, Çift Gideceğim Yanına
      Saklayacağım Seni Hep Göğsümde
      Artık Faydası Yok Direnmenin
      Nasılsa Geleceksin Bırak
      Biz Beraber Öleceğiz.
      Bunu Sen De İsteyeceksin.
      ANONİM

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      TAM HEMŞİN İÇİN BİR ŞİİR

      GÜNEŞ DELİSİ
      Akan suyu severim ben
      Işıldayan karı severim
      Bir yeşil yaprak,
      Bir telli bocek,
      Yeşeren tohum...
      Güneş te görsem,
      Sevinç doldurur içimi..
      Bir günü,
      Güzel bir günü
      Güneşli bir günü
      Hiçbirşeye değişmem
      Onun için savaşı sevmem,
      Onun için zulmü sevmem,
      Onun için yalanı sevmem.
      Bilirim yaşamaz güneşte
      Bilirim yaşamaz yanyana aşkla
      Ne haksızlık,
      Ne korku,
      Ne açlık..
      Necati Cumali

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      ONUN YÜREĞİMDEN TAYİNİ ÇIKTI

      Gideceğim dedi,ben de kırmadım,
      O'nun yüreğimden tayini çıktı.
      Nere gidiyorsun diye sormadım,
      O'nun yüreğimden tayini çıktı.

      İlk önce haberi yalanlamıştı,
      Durdururum diye planlamıştı,
      Görev süresini tamamlamıştı,
      O'nun yüreğimden tayini çıktı.

      Sanmasın,gözümden kanlar akacak,
      Gittiği yerde de canlar yakacak,
      Bu gece trenle yola çıkacak,
      O'nun yüreğimden tayini çıktı.

      Gitmemesi için çok çabaladım,
      Tükürdüğüm tükrüğümü yaladım,
      Kararnamesini ben imzaladım,
      O'nun yüreğimden tayini çıktı.

      Kurtarabilirdim bu uçurumdan,
      Haberdar etseydi beni durumdan,
      Ayrılıyor kalbimdeki yerinden,
      O'nun yüreğimden tayini çıktı.

      Oysa yüreğimde gayet rahattı,
      Çok çabuk şımardı,rahatlık battı,
      İlişiği kesti,imzayı attı,
      O'nun yüreğimden tayini çıktı.

      Bendeki puanı artı olmadı,
      Vedalaşırken de, şartı olmadı,
      Adres bırakmadı,kartı olmadı,
      O'nun yüreğimden tayini çıktı...
      M/Ş

      Mustafa Şahin

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      Seni Harabeye Çevireceğim Dünya

      öyle dertliyim ki bu gece
      yanan her ışığa kin doluyum
      isyanımın dili yok dilimdeki hece
      ben de insanım ben de Allah'ın kuluyum

      dertlere doymadın mı dünya
      sevdiğimden ayırmadın mı dünya
      yalnızlığı yaşatmadın mı dünya
      her zulümu ben de denemedin mi dünya

      bu gece yağmur olup yağacağım
      bu gece şimşek olup çakacağım
      bu gece sel olup taşacağım
      ben de seni harabeye çevireceğim dünya

      gülmeyecek yüzün güneşi göremiyeceksin
      öyle bir fırtına estireceğim ki dindiremiyeceksin
      sen de kendini kimselere sevdiremiyeceksin
      soranlara seni kötü öğreteceğim dünya

      çiçeklerin açmıyacak her yanın bataklık olacak
      nehirlerin okyanus misali dolup taşacak
      inan ki bu olumsuzluklar seni de aşacak
      sen de kaldıramayacaksın dertleri dünya

      dağlarında papatyaları bulamayacaksın
      o güzelim kokuları bir daha koklayamayacaksın
      bana mani olmaya çalışma durduramayacaksın
      sana öyle kızgınım ki tahmin bile edemezsin dünya...

      Ali Adıyaman

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...
      Çevrenden korkardın,bana gelirken,
      Bir gören olur da,laf olur diye,
      Güvenmedin,sevdiğimi söylerken,
      Terkedersin,dünyam mahvolur diye.

      Hep oyuncak ettin,kendine beni,
      Yok,isminin bile artık önemi,
      Geçti hayatımın saflık dönemi,
      Yalvarma,hatalar affolur diye.

      Arıyorken,bu sevdaya çözümü,
      Hiç budaktan sakınmadım gözümü,
      Konuşmadım,esirgedim sözümü,
      Yanlış anlarsın da,gaf olur diye.

      Hiç suçlama,kendin yaptın seçimi,
      Göremedin,yüreğimin içini,
      Hep bana yükledin kendi suçunu,
      Nasılsa aşıklar saf olur diye,

      Merak ediyorsan nerdeyim,neyim,
      Yıkılana kadar meyhanedeyim,
      Hala bir umutla beklemedeyim,
      Bu sevda başımdan defolur diye.
      MUSTAFA ŞAHİN

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      SENDEN ÖĞRENDİM

      (Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez... Hiçbir aşk da....)


      Öyle bir gelip geçtin ki hayatımdan
      Kurtulmak mümkün olmadı hiç izlerinden
      Ne kadar duygu varsa yaşadım sonuna kadar
      yaşattın....

      Sevdim seni biliyorsun
      hem de nasıl!
      Gözlerini kattım gözlerime
      seninle baktım herşeye
      seninle gördüm görülecek ne varsa
      görmek adına...

      Nefret ettim senden biliyorsun
      hem de nasıl!
      Sendin nedeni bana göre konulan bütün noktaların
      Ölmüştük biz artık
      İhanet ettiğimiz sevgimizle sevgilere layık değildik...
      Sana göreyse bendim arkasını dönen
      çekip giden hayatından
      Oysa ben yitirilmişlerimizi görmüştüm çoktan
      Onaramayacağımız yıkıntılarımızın farkındaydım sadece
      Gittim ama hiç unutulmuşum olmadın sen benim
      Senin gözyaşlarınla ağladım hep
      Her deniz kıyısında
      her köhne balık lokantasında
      Taksim, Beyoğlu, Anadolukavağı’nda
      ve içtiğim her yudum rakıda
      acıdan öleceğimi sanarak
      senin şarkılarını söyledim
      Ne büyük aşklar dahil
      hiçbir şeyin sonsuza kadar sürmediğini
      ben ilk senden öğrendim...

      alıntı
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      GİDECEKSEN

      Yüreğinde ölmek nasip olmadı ,
      Gözlerinle bir mezar kaz da öyle git ...
      Kanayan yarama merhem olmadın ,
      Yaramdan kabuğu sök te öyle git...
      Akan yaşlarımı kurutamadın ,
      Canımdan bir parça sök te öyle git
      Uğruna ömür verdim göz doyuramadım
      Vicdanına bir hesap sor da öyle git
      Seni düşündüm gene bu gece ,
      Bu can bedene ağır her gece
      Ölüm dedim sensiz geçen her gece
      Şu canı bedenden sökte öyle git
      Yokluğuna bir sebeb uyduramadım , ,
      Sensiz bir gece bile uyuyamadım
      Kendime senden gayrı yar bulamadım
      Sevgini içime göm de öyle git ...
      Bilirim dönmesin asla geriye
      Vicdanım hesap sorar değer mi diye
      Gözlerinde ki mezar hergün gel diye
      Beni çağırır sus ta öyle git...


      Ali Koç

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      DAMLA DAMLA SEN

      Yağmurları bekleme yeter dön artık
      Yağmak zorunda değilsin susamış bedenime
      Öyle çok özlemişim, seviyorken delice
      Düşmek zorunda değilsin her gece düşlerime;
      Bırakda rüyalarda kendim sarayım.

      Yağmurları bekleme dinsin bu hasret
      Damla damla gelişin bana huzur vermiyor.
      Ellerini tutmak için çabalıyorken
      Avuçlarımdan kaçışın beni mutlu etmiyor.
      Bırakda sana tamamen sahip olayım.

      Yağmurun kokusuna sardım
      Tutamadığım kendimi.
      Damla damla sen
      Çisil çisil sen
      Aklıma düşen sen her yağmurda
      Aklımda bir başka sen oluşuyor
      Çıktığım yağmur dualarında.
      Bırakda dualarım günahlarım için olsun.

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      BASİT YAŞAYACAKSIN

      Basit yaşayacaksın.


      Mesela susayınca su içecek kadar basit.

      Dört çıkacak, ikiyi ikiyle çarptığında.


      Tek düğmesi olacak elindeki cihazın;

      tek bir düğme, tek bir cümle gibi;

      sevince lafı dolandırmadan söylediğin

      “seni seviyorum” gibi.


      Basit bir öpücük yetecek sana;

      basit sıcak bir öpücük

      ve o öpücükle dolacak tüm günlerin, tüm düşlerin.

      O öpücük için yapacaksın hayatının kavgasını,

      o öpücük için yiyeceksin hayatının dayağını.


      Kabak çekirdeği verecek sana

      rakamların veremediği mutluluğu.


      El yazısıyla yazılmış eğri büğrü bir mektup olacak

      en değerli kağıdın;

      hep yanında taşıdığın,

      atmaya kıyamadığın.


      İki harekette giyiniverecek,

      iki harekette soyunuvereceksin.

      Kısacık olacak uyanman

      ve yola çıkman arasında geçen süre;

      kısacık olacak

      sıcacık kollara dolanman

      ve yolculuklara çıkman arasında geçen süre.


      Kendin bile anlayabileceksin yazdıklarını;

      bakışların bile anlatabilecek kendini.


      Beklentilerin de basit olacak.

      Kaf Dağı’nın önünde bekleyecek mutluluklar.

      Bir ıslıkta bulabileceksin en uzun dostluk romanını;

      ya da bir damla gözyaşı yaşatacak sana

      en ucuz aşk romanını.


      Pankreasının sağlığına dua edeceksin kapatırken gözlerini.

      Zafer işareti yapacaksın tuvaletten çıkarken.


      Bir kaşarlı tost olacak aradığın

      nasıl oturacağını bilemediğin sofrada;

      parmakların olacak en kıymetli çatalın.

      Yine, aynı parmaklar çözecek en karmaşık denklemleri.

      İskender’in kılıcı duracak avukat rehberinin yanında.


      Bir filarmoni orkestrası veremeyecek sana

      kontrplak bir gitarda, doğru basılmış bir

      “fa diyez”in mutluluğunu.


      Makyajın ilk “a” sına kadar bilmen yetecek.

      Temizlik kokacak en pahalı parfümün


      “Bilmiyorum” diyebileceksin bilmediğinde

      ve çok normal olacak onu da bilmeyişin.

      Tek dereden su getirmen yetecek,

      bir “istemiyorum” diyebilmeye.


      Ne durduğu farketmeyecek abanın altında.


      Saatin, sadece saati gösterecek;

      Telefonunu sadece telefon etmek için kullanacaksın.

      Küçük bir not defteri olacak bilgini en hızlı sayan.


      Basit yaşayacaksın, basit.

      Sanki yaşamın bir gün sona erecekmiş gibi


      basit...

      Yalçın Ergir

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      GÜZELLİĞİN

      Ne kadar güzelsin bir bilebilsen
      Bir tebessüm ile ğüldügün zaman
      Aşkım ne yücedir anlayabilsen
      Dudakların ile yazdığın zaman

      Her zaman ğülersin bilsen bunları
      Dünyama şaçtığın mutlulukları
      Bende doldurduğun tüm boşlukları
      Herşeyim fedadır yazdığın zaman

      Gözlerinde akar hasas duyğular
      Aktıgı yerleri yakar buğular
      Kavuşmaya sanki dua okurlar
      Bİnlerce kez ölürüm yazdığın zaman

      Ne kadar ğüzelsin bir bile bilsen
      Bir tebessüm ile ğüldügün zaman
      Aşkım ne yücedir anlayabilsen
      Dudaklaın ile yazdığın zaman .

      ALINTI
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      ÖLÜME YAKIN

      Aksamüstüne dogru, kis vakti;
      Bir hasta odasinin penceresinde;
      Yalniz bende degil yalnizlik hali;
      Deniz de karanlik, gökyüzü de;
      Bir acayip, kuslarin hali.

      Bakma fakirmisim, kimsesizmisim;
      - Aksamüstüne dogru, kis vakti -
      Benim de sevdalar geçti basimdan.
      Söhretmis, kadinmis, para hirsiymis;
      Zamanla anliyor insan dünyayi.

      Olürüz diye mi üzülüyoruz?
      Ne ettik, ne gördük su fani dünyada
      Kötülükten gayri?

      Ölünce kirlerimizden temizlenir,
      Ölünce biz de iyi adam oluruz;
      Söhretmis, kadinmis, para hirsiymis,
      Hepsini unuturuz...
      ORHAN VELİ

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      NE KAYBEDERDİN

      Bir günah isledim bin af diledim
      Üstünde durmasan ne kaybederdin?
      Hemen her firsatta bir tokat gibi
      Yüzüme vurmasan ne kaybederdin?

      Neyin eksilirdi beni affetsen ?
      Ne vardi kalbimi tekrar fethetsen !
      Ne olur birazda bizden bahsetsen
      Hep onu sormasan ne kaybederdin?

      Evli olmasakta keyfe kederdi
      Gönül nikahimiz bize yeterdi
      Seytana uyupta bu kadar derdi
      Basina sarmasan ne kaybederdin?

      Yakami tutmasan yargilar gibi
      Ahiret gününde sorgular gibi
      Her yerde hatami sergiler gibi
      Önüme sermesen ne kaybederdin?

      Üstüme gelmesen sikana kadar
      Üzmesen canimdan bikana kadar
      Dag gibi sabrimi yikana kadar
      Dilini yormasan ne kaybederdin?

      Kanattin yarami günbegün desip
      Paramparça oldun gözümden düsüp
      Çilgin seller gibi haddini asip
      Üstüme varmasan ne kaybederdin?

      Hiç sansin kalmadi dönsende geri
      Yitirdin verdigim bütün degeri
      Askina emanet ettigim yeri
      Bu kadar kirmasan ne kaybederdin?

      CEMAL SAFİ

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      BU ÇAĞIN İNSANINA

      Dünyaya ziyade meyil bağlamak,
      Eşeği sırtına almak gişbidir.
      Değmez şeye ah çekipte ağlamak,
      Kötü bir çıkmazda kalmak gibidir..

      Kanaatkâr olan her zaman toktur,
      Zamanı boş yere tüketen çoktur,
      İnsan için asla boş zaman yoktur,
      Boş zaman: ömürden çalmak gibidir..

      Daha fazla olsun, Malım var ama;
      Deyip helalinden başka arama,
      Eğer bir de bulaşırsan harama,
      Ateş deryasına dalmak gibidir..

      Aceleci olma, sabırla bekle,
      Bil ki bahar gelmez birtek çiçekle,
      Bal, arıyla olur, arı petekle,
      Emek: Karşılığı bulmak gibidir..

      Ömür çok kısadır, yan gelip yatma,
      Nasihatı tutup kenara atma,
      Zamansız herşeye elin uzatma,
      Olmamış ekini yolmak gibidir..

      İylik zordur ama; sakın üşenme,
      Bir savaş yok ise, silah kuşanma,
      Çocuğun var iken asla boşanma,
      Yavruyu ikiye bölmek gibidir..


      29 - 08 - 2008 Amasya




      Seyfeddin Karahocagil

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      şiir kolik BİRAZDA KURTLARI KUZUYA BOĞDUR.

      İnsanlık ufkuna bir güneş doğdur,
      Karanlığı var eyleme yarabbi!
      Birazda kurtları kuzuya boğdur,
      Hep birini yar eyleme yarabbi!

      Çifçilerin tarlasına yağmur ver,
      Fırıncının teknesine hamur ver,
      Ramazanda meleklere emir ver,
      Elimizi dar eyleme yarabbi!

      Ağlamasın gülsün herkesin yüzü,
      Sevgiyle söyleyip bir etsin sözü,
      Bir çatı altında birleştir bizi,
      Barışmayı zor eyleme yarabbi!

      İMF’ ye muhtaç olduk vay bize!
      Derya gitti düşmez oldu çay bize.
      Çalışmayı ibadetten say bize.
      Utandırıp ar eyleme yarabbi!

      Göster Boraniye rızvan bağını,
      Dolama başıma kader ağını,
      Afat boran edip gönül dağını,
      Yedi mevsim kar eyleme yarabbi!

      AŞIK BORANİ HALİL ÇİMEN

      .



      antoloji.com

      antoloji.com
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      DOKUZ DOĞURMAK

      Asayiş çok bozulmuş, bir zamanlar İzmir’de.
      Çengeloğlu Tahir Bey paşaymış bu devirde.

      Gece belli vakitte yasaklamış sokağı,
      Kurala uymayanlar, görürlermiş konağı.

      Paşa bizzat kendisi, sorgularmış konakta.
      Sorular tokat gibi, aşkediyor yanakta.

      Zaptiyeler bir gece getirmiş dokuz kişi,
      Tahir Paşa çok titiz, sorgu tam onun işi.

      Sekiz kişi bitince, dokuzuncuya sormuş,
      “Sen duymadın mı? ” demiş.Adamı epey yormuş.

      “Ne diye sokaktasın, bu geç vakitte böyle?
      Tellalı duymadın mı, niyetin neydi söyle”

      Adamcağız telaşlı demiş:”Hanım hamile
      Doğurmak üzereydi belki doğurdu bile. ”

      “Ebe için çıkmıştım, bu zaptiyeler tuttu.
      Hanımı anam yalnız, acep nasıl doğurttu? ”

      Paşa kusurlu ama, bozuntuya vermemiş.
      Adam haklı olunca, daha fazla yermemiş.

      “Bu kez affediyorum çık git bekleme şimdi.
      Dur bir de unutmadan diyeceğim var imdi.”

      “Karına söyle” demiş: “Vakitsiz doğurmasın.
      Hamura su katmadan aman ha yoğurmasın.”

      Adam pür telaş koşmuş, hanımının yanına.
      Kadın çoktan doğurmuş, meme vermiş canına.

      Kadın sitemle sormuş:”Nerede kaldın” demiş;
      Bir araba azarda, hasta hanımdan yemiş.

      “Sen burda bir doğurdun” demiş; adam hanıma
      “Sorgum gelene kadar korku yetti canıma”

      “Paşa sorguya çekti, sekiz kişi bitince
      Nasıl terletti beni, sıra bana gelince ”

      İnan dokuz doğurdum, hanım şükret haline;
      Rabbim tek düşürmesin, bu paşanın eline…

      Murat Canbolat

      ALINTI
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...

      Gelecek Umut Diye

      kapımı penceremi açık uyurum
      gelecek umut diye, gelecek umut
      sofram serili beklerim, şimdi gelir
      gelecek umut diye, gelecek umut

      yaylalardan topladım mis kokar kekik
      kurtlarla dostluk kurdum, ölmesin keklik
      güneş etrafında dokudum yüz bin mekik
      gelecek umut diye, gelecek umut diye

      kurlardan aldım kuzuyu verdim koyuna
      yetmiş yıl yattım da gelmedim oyuna
      açtım kollarmı sarılır boylu boyuma
      gelecek umut diye, gelecek umut

      deryalar boğamadı, dere dar geçit mi olur
      yılan kaptı akrebi, çifte dili hançer mi olur
      beklerim yıllar yılı gelmez ise gençlik nicolur
      Mutlaka beklerim gelecek umut gelecek umut

      Kamber Bal

      .
      Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
      Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
      "Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
      Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
      Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...