626 Yılında Türkler Hemşinde

      626 Yılında Türkler Hemşinde

      Haçikyan, Samsadin Hoca'dan kaldigini söyledigi bir mektubu sevinçle zikrediyor. Ona göre mektup, Hamsen'in Kostentz manastirindan 1422 yilinda kopya edilmis Kudüs Patrikligi kütüphanesinde 1617 numara ile kayitli bir elyazmasina kaydedilmis. Muhatabi ise Hemsin Beyi...Mektubu yazanin Samsadin, Karadeniz üzerinden yapilan uluslararasi ticaretle ugrasan, Trabzon'daki Çarkhapan Ermeni manastirini yeniden insa eden,Kefe'deki Aziz Anton Manastiri'nda Nerses Snorhali'nin siirlerini el yazmasi bir kitaptan kopya ettiren bir Ermeni oldugu iddia ediliyor. Mektupta ise söyle yaziyormus:' Tanri ve Aziz Nikolas adina, Tanri katinda vaad et ki, yolcu için iyi olasin ve yolcunun malini Tanri'nin sana verdigi can gibi koruyasin, kim olursa olsun, hiristiyan ya da yabanci, bu sana emanet. Ve ben Samsadin, sana ne emanet verirsem onu alasin, daha fazla tamahlik olmasin. Bu konu üzerinde Sper (Ispir) beyine de yaz, yükünü yük bilsin, tambalit'i tambalit,iloma'yi iloma, khurçi'yi khurçi, bogça'yi bogça. Ve Basen Sinoru'na ulasana dek, yükler için verilecek tüm harçlar, tami tamina ne alinacaksa onu yazsinlar ki tamah ve sahtekarlik olmasin'Haçikyan, 'yük, tambalit, iloma, khurçi, bogça' kelimelerini anlamamis olacak ki söyle bir dipnot düsüyor: 'Sözü geçen yük, tambalit, iloma, khurçi, bogça terimlerinden Hamsen patikalarindan Karadeniz'e ve aksi yöne tasinan mallarin degisik boy ve ölçüleri anlamak gerek.'Bu kelimelerden ilki olan 'yük' tamamen Türkçe bir kelime olup hiç bir açiklamaya ihtiyaç göstermemektedir. 'Khurçi' diye yazilan kelime ise halen yörede kullanilmakta olan 'hurci' veya 'hurc' kelimesi olup bu daTürkçe'dir. Azerbaycan Türkçesi Sözlügünde 'hurcun' olarak geçen kelimenin anlamini görelim: 'Heybe, hurç, mesin veya kilimden yapilmis büyük torba veya heybe'D.Mehmet Dogan'in Büyük Türkçe Sözlük'ünde ise 'hurç' kelimesinin anlami söyle veriliyor: 'Mesin veya kilimden yapilmis büyük torba veya heybe, camedan.'Görüldügü gibi bu kelime hem Azeri Türkçesi'nde hem de Türkiye Türkçesi'nde ayni anlamda ve aktif olarak kullanilan bir kelimedir. Sonuncu kelime olan 'bogça' ise düpedüz Türkçe olan 'bohça' kelimesidir.Bu mektubun tarihi Fatih'in bölgeyi fethettigi 1461'den ve girisilen Türk yerlestirme çabalarindan önce olduguna göre, mektupta kullanilan Türkçekelimeler, 626 yilindan beri bölgede yasamakta olan Hemsinliler'in Türk olduklarini açik biçimde ortaya koymaktadir. Kökenini tespit edemedigimiz'tambalit' ve 'iloma' kelimeleri ise Ermenice olmadigindan Haçikyan tarafindan anlasilamamislardir.1430'larda yazilmis olan mektupta geçen 'Basen Sinoru'na ulasana dek'ifadesine dikkatinizi çekmek isterim. Burada 'Basen' diye geçen; 'Pasin' olarak günümüze gelen Erzurum'un Pasinler ilçesidir. Ancak, Haçikyan'in özelisim zannettigi 'Sinor' kelimesi ise 'sinir' kelimesinin bölgede halen kullanilan biçimi olup tamamen Türkçe bir kelimedir.Samsadin'in Müslüman 'Semsettin' mi, yoksa Haçikyan'in iddia ettigi gibi Manastir onaran bir Hiristiyan mi oldugunu bilmiyoruz. Yine isminin Davit oldugu iddia edilen Hemsin Beyi konusunda da bir bilgimiz yoktur. Amad-Uniler'in zamanin hak dini Hiristiyanligi kabul etmis olduklarini bildigimizden, Davit gibi Hiristiyan isimleri almalarini da mümkün ve dogalkarsilariz. Ancak, Hiristiyan iken de Türkçe konustuklarini, Haçikyan'dan naklettigimiz bu mektup bir kez daha göstermektedir.Islamlasma Süreci XIV. Yüzyil baslarinda Gürcü tarihi yazari Brosset, Ispir ve Bayburt'a gelen 60.000 kisilik bir göçebe Türk toplulugundan bahsediyor: 'Altmis bin kisilikbir Türk göçebe toplulugu Sper (Ispir) ve Baberd (Bayburt)'de kislayip, yaz aylarinda Parkhar daglarina yayiliyor, Tayk ve daha uzak yörelere saldirilargerçeklestiriyordu.' Bu Türklerin Müslüman lideri Sahali, 1460 yilinda Hemsinliler'in Hiristiyan lideri Veke'yi yeniyor ve esir aliyor. Aynikaynaga göre genç Veke, 'Sekh adi verilen Sofu'ya teslim edilmis.' (Pornak Türklerinden oldugu yazilan Sahali'nin güçlü ordusu Tiflis'i de elegeçiriyor.) Böylece Hemsinliler'in Islamlasma süreci de baslamis oluyordu. 1489'da ise Hemsin Beyi de (2.) Çitakh adi verilen Müslüman Türkler'e yenilerek bir baska Türk devleti olan ve 1478-1490 yillari arasinda Ispir'ielinde tutan Akkoyunlular'a siginip Ispir'e yerlesiyor. Böylece Hemsin'i Müslüman Türkler yönetiyor. P.Tumayantz, 1870 yilinda hazirladigi topografyasinda, Karadere Ermenileri'nin Sper'den (Ispir'den) Baberd'den (Bayburt'tan) ve özellikle Hamsen'den 'din degistirmekten kurtulmak amaciyla bundan 170-180 yil önce' yani 1690-1700'lü yillarda göçtüklerini anlatiyor, ve 'hayli yillar sonra -diye sürdürüyor- Hamsen ilinde kalan nüfusun tamamini taciklestirdiler (Islamlastirdilar).
      Bundan sonra Karadere'ye yöneldi saldirilar ve yokluk içinde binlerce aile Trabizon, Ordu, Yuniya, Çarsamba, Pafra, Sinop ve taAdapazari köyleri ile kentlerine sigindilar.' Bu ifadelerden anlasildigi kadariyla Ispir ile Bayburt'ta yerlesik olan veHamam Bey'in gelisinden önce Hemsin'de yasamakta olan Ermeniler göç ederek önce Karadere bölgesine gitmis, sonra da Trabzon-Adapazari arasina giderekyerlesmislerdir. Burada anlasilmayan konu, bütün Dogu Anadolu'da çok sayida Ermeni varken ve din degistirmeye zorlanmazken neden Bayburt, Ispir veHemsin'de böyle bir baskidan bahsedildigidir. Bunun temelinde yazarin Hiristiyan olmasi sebebiyle, baska amaçlarla gerçeklesmis göçleri çarpitarakvermis olmasi yatiyor olabilir.H.Acaryan adli Ermeni yazari da Hemsin ve Karadere'den binlerce Ermeni'nin Sinop-Trabzon arasina yerlestigini yaziyor ve I. Dünya Savasi öncesi göçeden Ermenilerin dagilimini söyle veriyor: -Trabzon'da 800 ev Ermeni,-Degirmendere'den Yambol nehrine kadar Gavata ve Yomra'da 2.340 kisi,-Sürmene'de 100 ev,-Akçaabat'ta 4.000 kisi,-Tirebolu'da 40 ev,-Giresun'da 400 kisi,-Samsun-Canik 2.000 ev Ermeni.Acaryan bunlarin sonu ile ilgili olarak; 'Hamsen Ermenilerinin bu büyükgöçmen topluluklari yüzyilimizin basindaki üzücü olaylarda yok oldular'demektedir. Yazarin suçlayici imasina karsilik bunlarin da 1915 tehciri*(göçü) ile Suriye-Lübnan tarafina gönderildikleri anlasiliyor.1915 tehciri öncesinde Dogu Anadolu'da yer yer nüfus oranlari %15-20'lerekadar düstügü halde Ermeniler'in Islamlasmaya egilimli olmadiklaribilinmektedir. Hemsinliler'in Müslümanligi kabul etmeleri, onlarin Türkolmalari ve ayni dili konusan Türklerle kolayca anlasmalari sebebiyle olmustur. Ermeniler ise gerek Hemsin'den gerekse Karadere'den göç edip ayrilmislardir. Trabzon-Adapazari arasina yerlesen Ermeniler ise, bütün Dogu Anadolu'daki soydaslari gibi 1915 tehcirinde Suriye - Lübnan tarafina göçetmeye mecbur edilmislerdir. 93 Harbi diye anilan 1877-78 Osmanli-Rus savasi sonucu Karadeniz'in kuzeykiyilari Ruslarin eline geçince, Ruslari tabii müttefik olarak görenErmenilerden bir kismi o bölgelere göç etmislerdir. Haçikyan'in naklettigine göre bunlar arasinda Hemsin'deki artik az sayida kalmis olmasi gereken Ermeniler de vardir. '1877-78 yillarinda Rus-Türk Savasi sonucu Karadeniz'inKafkas kiyilarinin Rus Çarligina geçmesiyle, 1860'li yillarda baslamis olanHamsen Ermenilerinin Abhazya göçü daha da büyük boyutlara ulasti. OnlarAbhazya'nin Sukhum, Soçi, Matzesta, Lor, Mitsuri, Tsabella, Adler, Sapuska,Yeni Afyon, Gogri vd. kentlerine yerlestiler.'Demek oluyor ki, 1843-44 yillarinda Prof. Karl Koch'un Hemsin - Ispir arasinda rastladigi az sayidaki misafir-sevmez Ermeniler, böylece göç ederek 1877-78 savasi sonrasinda Hemsin'den ayrilmis oluyorlar.Hemsin'de Yer Adlari Dogu Karadeniz'de yer adlari uzun yillardir küçük söylenis farkliliklari ilevarliklarini muhafaza etmektedirler. 1843-44 yillarinda Rize'yi ve bu arada Hemsin yöresini de ziyaret eden Prof. Karl Koch bu durumu söyle tespit ediyor: 'Küçük Asya'nin kuzey sahilleri ve özellikle Pontus Kralliginin topraklarinin kendine özgü bir özelligi su idi: Bir yandan önemsiz isimlerbile en yakin zamana degin hemen hiç degismeden kalirken, diger yandan eski çagin önemli büyük kentleri iz birakmadan kaybolup gidiyordu.'Bir kültür politikasi olarak yer adlari ancak Cumhuriyet döneminde Türkçelestirilmis, Osmanli döneminde ise önceki halleriyle aynen muhafaza edilmislerdi. Hemsin yöresinde ise Cumhuriyet öncesi dönemde Türkçe yer adlarina rastliyoruz.Prof Koch 'Cimil dagindaki ilginç evime döneyim' dedikten sonra KumbasarSüleyman Aga'nin evinden gördügü çevreyi anlatir: 'Buradaki dag silsilesi, yarimay, Sogorni köyünün yaz evlerinin (yaylasinin) orada bulunmasindan olsagerek, 'Sogorni - Jailanin- Baschi' diye adlandirilirdi.' Karl Koch'un yazmaya çalistigi ifade düpedüz 'yaylanin basi' kelimeleridir. Demek ki1843'te, Devlet elinin ulasma güçlügü çektigi bir yerde -ki zaten Osmanli yer adlarini degistirmemistir- öz Türkçe yayla isimleri mevcuttur. Prof. Koch'un kaydettigi Türkçe yer isimlerinin önemlileri sunlardir:Çagirankaya (Arici-Deveci s.17), Demirdagi veya Temirtagi (s.19), Ortaköy(s.23), Çoban dere (S.32), Seytan dere (s.32), Çobanköy (s.33), Ot deresi (s.45), Balkar suyu ve Balkar köyü (s.52), Hala suyu ve Hala köyü (s.59).Ayrica Kanlidere, Kavran deresi, Cennet dere, Furtuna deresi ve Firtinaninbir kolu olan Büyük dere de Koch'ub zikrettigi Türkçe isimlerdir. Hemsin yöresinde görülen Türkçe dag, yayla ve göl adlarina baska örnekler devermek mümkündür. Davali yaylasi, Anadagin Denizi, Gölgeli Göl, Karadere bunlardan sadece birkaçidir.Karl Koch'un kaydettigi Dasçeh deresi üzerindeki köprüye ait bir Türkçekitabede ise sunlar yazilidir: 'Güzel ve iyilikle dopdolu, Tuna Nar Mustafa Aga, Muhammedoglu tarafindan, Hicri 1212 yilinda (1797/9) kuruldu.'Rize'nin sahil kesimlerinde Cumhuriyet öncesi Türkçe isimlere rastlamak son derecede zor iken, hemsin yöresinde çok sayida örnek bulunmasi ilginçtir.Bunun sebebi, sahil kesimindeki (eski Kimmer ve Saka'lar müstesna) Türk yerlesiminin daha geç tarihlerde meydana gelmesine karsilik, Hemsin'deTürklerin daha 626 yilinda yerlesmis olmalaridir.

      Kaynak Alıntısı Yapan: A.Rıza Sakklı
      DÜNYADAKİ MEVCUT TARİHTEN GELEN MİLLETLER İÇİNDE EN AZ MİLLİYETÇİ OLAN BELKİ DE BİZLERİZ. TÜRKİYEDE BU MANADA TÜRK MİLLETİ OLARAK HERKESE SAYGI DUYULMUŞTUR.HİÇ KİMSE DE TÜRKİYEDE YAŞAYANLARIN BİYOLOJİK ,ANTROPOLOJİK GEÇMİŞİNİ ARAŞTIRMA GAYRETİ İÇİNDE DEĞİLDİR.ZATEN BÖYLE BİR SONUÇ ALAMAZSINIZ.Burada önemli olan Coğrafi anlamda "Hemşin " tanımı yapıldıktan sonra yani bugünkü birkaç ilçeyi ve köyleri içine alan bir tanımdır.Tarihi Hemşin coğrafyasında en iyi bilinen şekliyle söylüyorum 500 yıldır hemşin de yaşayanların kimliği ne olursa olsun birbirleriyle sorunları olmadı ve birbirlerine son derece bağlı , yardımlaşarak yaşadılar.Hemşinlilerin Milletiyle , Devletiyle ise hiç problemleri olmadı. Böylece Coğrafyanın getiridiği zorluklar tarihi ve Sosyalojik bizim " Hemşin" imizi oluşturdu. Özetli Bütün Mesele bundan ibarettir.Diğer anlatılan olaylar ise daha görecelidir.
      ÖNCELİKLE BİRLİK ARKADAŞIM YAPTIĞIN ARAŞTIRMA VE ÇALIŞMALAR İÇİN SANA SONSUZ TEŞEKKUR EDİYORUM.İNANIN BU KONUDA TAHMİN ETTİĞİNİZDEN DAHA DUYARLIYIM VE BAZI HUSUSLARDA HERZAMAN UYANIK OLMAMIZ GEREKTİĞİNİ SÖYLEMEK İSTİYORUM:BİLDİĞİNİZ GİBİ TÜRKİYEDEKİ TÜM ERMENİLER OLMAMAKLA BİRLİTE ÜLKEMİZ ÜZERİNDE ERMENİ DİASPORSININ OYNAMAK İSTEDİĞİ OYUNLAR APAÇIK VE HERKESİN ANLAYABİLECEĞİ BİR VAKADIR.ÖNCE ERMENİ SOYKIIRIM SONRA TANIMA
      SONRA TAZMİNAT VETOPRAK TALEPLERİ VARDIR:BU BÖLGELERİN İÇİNDE YAYINLADIKLARI VE HEP KAĞIT ÜZERİNDE KALACAK HARITALARDA RİZE VE HEMŞİN BÖLGELERİMİZ YER ALMAKTADIR,İNTERNET SİTELERİNDE HEMŞİNLİLERİN ERMENİ OLDUKLARI,BÖLGE DAĞ VE YER ADLARININ ERMENİCE OLDUKLARI
      ASLINDA BATI HEMŞİNLİLERİN ERMENİCEYİ UNUTTUKLARI GİBİ SAÇMA SAPAN GERÇEĞE UYMAYAN YAZILAR YAZILMAKTA,KİMLER OLDUĞU VE NE AMAÇLA YAPILMADIĞI BELLİ OLMAYAN KAN VE GEN TESTLERİ İLE BÖLGE İNSAININ HUZURU KAÇIRILMAKTA VE ÖN ÇALIŞMALAR FİŞNANSE EDİLMEKTEDİR.ŞİMDİ SORUYORUM ARKADAŞLAR;
      1-BİR DİL VARDI DA BİZ TAMAMEN NASIL UNUTTUK
      2.BİZ UNUTTUK DİYELİM DEDM DEDEMİN DEDSİ NASIL UNUTTU
      3-YAZILI BELGELER NEDEN TÜRKÇE VE OSMANLICA NERDE ONLARIN SAVUNDUKLARI Dİ BELGELERİ BİR KAÇ MEKTUP VE KASITLI YAZILARI VAR
      4-IRKÇI DEĞİLİM AMA IRK AÇISINDAN TAMAMİYLE HEMŞİN İNSANI OĞUZ BOYNUN ÖZELLİKLERİNİ TAŞIR ERMENİLER BU ÖZELİKLERİ TAŞIYOR MU?
      5-TERİHİN EN ÖNMELİ YAZISIZ BELGELERİ FOLKLOR VE YAŞAM TARZIDIR ;OZAMAN BUGÜNKÜ ERMENİLERDE DÜĞÜN GEENEKLERİ NİÇİN BİZE BENZEMİYOR.
      6-TULUM ONLARDA NİÇİN YOK
      7-PUŞİ NEDEN YOK
      8-YEMEK ÇEŞİTLERİMİZ NEDEN BENZEMİYOR.
      9-DİNLERİMİZ NEDEN FARKLI,
      10-KONUŞMA ŞİVEMİZ NEDEN FARKLI,
      11-NİÇİN ERMENİLERDE GÖÇEBE(YAYLACILIK) HAYATI YOK
      BUTÜN BU SORULARA TABİKİ HAYIR CEVABI BEN VERİRİM ,ÇÜNKÜ HEMŞİNLİLER ÖZ VE ÖZ TÜRKTÜR
      BUNUNLA HERZAMAN BEN ŞAHSIM ADIMA GURUR DUYARIM ÖNMELİ OLAN ORTAK YAŞAMAK VE DEVLETİMİZE BAYRAĞIMIZA SAHİP ÇIKMAKTIR AMA BİRİLERİ YANLIŞ YÖNLENDİRMELER YAPARSA BUNLARA DEMOKRATİK HAKTIR DEMEMK LAZIM GİDİN SİZ ERMENİLER İNGİLİZLER ALMANLAR HAKKINDA SİZ ŞUSUNUZ ŞURDAN GELDİNİZ DEYİN BAKALIM NE DİYECEKLER VALLA ÜLKELERİNE SUKMAZLAR,BİZDE İSE ADAMLAR KAN TESTİ BİLE YAPMA CESARTİNDE BULUNABİLİYORLAR,İSRAİLİN NASIL KURULDUĞUNU UNUTMAYALIM SATIN ALINAN TOPRAKLAR BİRLEŞTİRİLDİ VE DEVLET KURULDU BGÜN TÜRKİYEDEN KİMLER NEREDEN TOPRAKLAR ALMAKTADIR LÜTFEN BAKALIM BENCE UYANIK OLMALIYIZ
      BEREBER YAŞAYACAĞIZ AMA DEVLETİMİZE ,BAYRAĞIMIZA KİMLİĞİMİZE VE TOPRAĞIMIZA HİÇ KİME YAN BAKMASIN, KENİNİ HANGİ IRKTAN KABUL EDİYORSA ETSİN AMA BANA SEN ŞUSUN DEMESİN BUNA MUSADE EDEMEYİZ.HEMŞİNE HER YÖNÜYLE SAHİP ÇIKMALIYIZ ÇOĞRAFYASIYLA,DİLİYLE .FOLKLORU ,YAŞAM TARZI İE VE TARİHİ GEÇMİŞİ İLE SAHİP ÇIKMALIYIZ. ARKADAŞIMIZA YAZDIĞI VE NAKLETİĞİ ÖNMELİ YAZISINDAN DOLAYI TEKRAR TEŞEKKÜR EDİYORUM

      değişimi anlamak ...

      Arkadaşlar, 1 yıl öncesine kadar ben de ispatlar peşindeydim ama şuna inanıyorum ki yöremizde azılı bir Ermeni propagandası var zira Hemşin kültürüne dışardan katılma unsurlar da olsa kendine özgüdür ve şuan da da Türk milli kültürünün içindedir. Ş.Kalafat gibi araştırmacılara göre tarihte saf bir Ermeni milleti kğltüğrü yok ; onun içinde Türk, Azeri Alban, Gürcü, Acem hatta arsak unsurları varmış.. Ermenicilik yapanlara tek sorum var Hemşinliler neden adı sanı kesilmiş ara bi kültür olan Arsak Partların devamı değil de bugün kü yayılmacı-gizli misyoner Ermenilerin kolu oluyor...

      Ermenilerle beraber yaşamışığımız ayrı bir konudur Osmanlının bölünmesi sonrası onların gidişi veya karşılıllı acı çekmemiz ayrı bir konudur. Bana ulus kavramı değişiyor istediğim kimliği sahiplenirim diyosanazı o zaman Türk milli kültürünün de saygı duyulacak kadar nazik olduğunu hatırlatmak ve bu konuların uzmanların işi olduğunu da söylemek isterim.. Alttaki dosyada Yunus Emre divanından bir bölüm var ; şivemizdeki " aykuri", " becit " , " çukal " gibi öz Türkçe kelimeleri Yunusun da kullandıığını bunun da bizi bi yerlere bağladığını düşünüyorum..Bunun dışında eğer hümanistsek insanlara zorla aidiyet kabul ettirmeyelim.. İnsanlar kendilerini nasıl hissediyorsa odur ?Ermeni kökenli de olsa bir kısım Hemşinliler artık Kaçkarın eteklerinde farklı bir kültüre girmiştir ve bugün de Türkçe konuşulmaktadır.. Dedelerimizden duyduğumuz koşuk-mani- atma türküler de vazgeçilmez unsurlardır dimi : ) Horon k.denize aittir ama yol havası da anlamlıdır veya nara atmak veya puşi bağlamak veya kıl çorabındaki desen de bişeyleri anlatır.. Yok geçmişi geri getirmek istiyorsanı o zmana Anadoludaki Hitit-Firg-Asur-Perslerin yerien gelip konan Rum-Ermeni- Kürtleri de eleştirmek gerekir.. Mesela k.denizdeki Pontus kültürü Yunan-Ceneviz koloni-sömürgeleriyle olmuştur.( Onogur Kimmer Kopça kültürlerini kim yok etmiştir tartışması başlar ... ) İskender Helenistti yani dünyayı kolonileştirmek istiyordu Osmanlı bunları yapmadı herkesin de kabulü.. O zaman Türk milli kültürüne de razı olalım düşman değil ve alt başka unsurlar da yaşıyorsa saygı gösterelim; bölmedne onları tanıyarak anlayarak bunu yapalım..Kardeşlikse önyargı olmadan ve gerçekten bu ülkeden bir arada yaşamak için olsun bu.. Öyle oldu böyle oldu dmenin de anlamı yok..Tarihçiler araştırsın biz de okuruz.. ( Mesela Ekrem Akurgal ve Azra Erhatın Mavi Anadolu eserini okuyalım. alt ve eski unsurları da kabul edelim.. ) Bugün kü küreselliği de anlamaya çalışalıum..Zorla herkesi de Türk ilan etmenin dedevri geçiyor zira ulus devlet anlayoşı da değişiyor.. Ama bir arada yaşamak için çatışma olmadan yeni kavramlar geliştirmelive içine sindirerek kabul ettirmelisiniz..Muhalif olma, farklı olma, düşman olma adına inadına da bişeyler yapmanı da anlamı yok.. İnsanlara değer verelim ; onları tanımaya anlamaya çalışalım derim...

      Dost senün ışkun okı key katı taştan geçer
      Işkuna düşen kişi canıla başdan geçer.

      Düni güni zar olur ışkun-ıla yar olur
      Endişesi olan cümle teşvişden geçer.

      Işkuna düşenlerin yüreği yanar olur
      Kendüyi sana veren dükeli işden geçer.

      Bu dünyanun sevgüsi ağuli aşa benzer
      Ahırın sanan kişi ağuli aşdan geçer.

      Başında aklı olan ücrete amel etmez
      Huriyle aldanmaz göz ile kaşdan geçer.

      Gerçek aşık ol ola can virmeğe ol ive
      Dost-ıla bazar içün nice bin başdan geçer.

      Ariflere bu dünya hayal ü düş gibidür
      Kendüyi sana viren hayal ü düşden geçer.

      Yunus’un gönli gözi doludur Hak sevgüsi
      Uzlet ihtiyar eden yad u bilişden geçer.

      Yunus Emre.

      Aşık oldum erene irmeğile
      Hakkı buldum er yüzin görmeğile.

      Ere irdüm erde buldum maksudum
      Bulımadum taşradan sormağıla.

      Her yire baksum-ise er oturur
      Gönlin aldum yüz sire sürmeğile.

      Hak’dan irer dürlü nasin canlara
      Olmaz imiş Kabe’ye varmağıla.

      Bınar-ıdum erenler kıldı nazar
      Deniz oldum dört yana ırmağıla.

      Ün geldi Yunus dur durdum örü
      Gözüm açdı kulağum burmağıla.

      Yunus Emre.





      Sağır işitimez sözi gice sanur gündüzi
      Kördür münkirin gözi alem münevver-ise

      Ak sakallı pir koca bilinmez hali nice
      Emek yimesün hacca bir gönül yıkar ise.

      Sen sana ne sanursan ayuğa da anı san
      Dört kitabun manası budur eğer var-ise

      Yunus Emre.

      Beş karış bez-durur tonum ılan çıyan yiye tenüm
      Yıl geçe obrıla sinüm unıdulup kalam bir gün.

      Başuma dikeler hece ne irte bilem ne gice
      Alemler ümidi hoca sana ferman olam birgün.
      ...
      Bana uçmak ne gerekmez hergiz gönlüm ana bakmaz
      İşbu benüm zarıluğum değül-durur bir bağ-içün.

      Uçmak uçmağun didüğün müminleri yeltedüğün
      Vardur ola birkaç huri hevesüm yok kuçmağiçun.
      ...
      Bir kez gönül yıkdun ise bu kılduğun namaz değül
      Yitmiş iki millet dahı elin yüzin yumaz değül.

      Yol oldur ki torğı vara göz oldur ki Hakk’ı göre
      Er oldur ki alçakda tura yüceden bakan göz değil.
      ...

      Sözdür söylenür araya kimse döymez bu yaraya
      İltüp bizi makbereye koyanlara selam olsun.

      Aşık oldur Hakk’ı seve Hak derdüne kıla deva
      Bizüm içün hayır dua kılanlara selam olsun.
      ...

      Yaylalar yaylamaz olmış kışlalar kışlamaz olmuş
      Bar dutmış söylemez olmış ağızda dilleri gördüm.

      Kimisi zevk u işretde kimi sazu beşaretde
      Kimi bela vü mihnette dün olmış günleri gördüm.
      ...
      Degülem kıyl ü kalden ya yitmişiki dilden
      Halüm ahvalüm nedür bu mülke sora geldüm.

      Ne haldeyem ne bilem duzaktayam ne gülem
      Bir garibce bülbülem ötmege güle geldüm
      ...

      Mani eri bu yolda melul olası değül
      Mani tuyan gönüller hergiz ölesi değül.

      Ten fanidür can ölmez gidenler geri gelmez
      Ölür ise ten ölür canlar ölesi değül.
      ...
      Işkun odına yanduğun ağlamak oldu güldüğün
      Dost sana zari kılduğum münkirlere savaş gelür.

      Söyler isem sözüm savaş söylemezsem ciğerüm baş
      Cihan tolu-durur kallaş her birinden bir daş gelür.

      İrenler buna kalmadı vardı yolına turmadı
      Hakk’ı gerçek sevenlere cümle alem kardaş gelür.
      ...
      İlim ilim bilmekdür ilim kendün bilmekdür
      Sen kendini bilmezsin ya nice okumaktır.

      Okımakdan mana ne kişi Hakk’ı bilmekdür
      Çün okıdum bilmezsin ha bi kurı emekdür.

      Okıdum bildüm dime çok taat kıldum dime
      Eri Hak bilmez isen abes yire yilmekdür.
      ...
      İşidürem sözini göremezem yüzini
      Yüzini görmekliğe canum veresüm gelür.

      Leyli Mecnün benem şeydayı Rahman benem
      Leyli yüzin görmeğe Mecnun olasım gelür.

      İy sözlerün aslın bilen gel di bu söz kandan gelür
      Söz aslını anlamayan sanur bu söz benden gelür.

      Söz var kılur kayguyı şad söz var eyler bilişi yad
      Eger horlık eger izzet her kişide sözden gelür.
      ...
      Çukal cevşen bu ışk odına döymez
      Okı cana batar katı yalıdur.

      Seni sevenlerün ola mı aklı ?
      Bir dem usluyısa her dem delidür.
      ...
      Cümle yaradılmışa bir göz ile bakmayan
      Halka müderris ise hakikatde asıdur.

      Şer ile hakikatün şerhini eydem işit
      Şeriat bir gem,dür hakikat deryasidür.
      ...
      YUNUS EMRE.
      " akıl ve gönül ; insan ...