KOLTUK UĞRUNA
Ata Amasya`da Valinin odasında bulunurken içeri biri girer.Ata,yanındaki valinin kulağına eğilip sorar;-kimdir bu? vali yanıt verir;efendim kendisi ş ı h`tır.yörede çok hatırlısı vardır.Atatürk ş ı h`ı yanına çağırır ve;- bak baba imanın ölçüsü sakalın boyunda değildir.Şunu rica etsem de en azından peygamber efendimizinki gibi kısaltsan,der ve eliyle de boyun altı hizasını gösterir.ş ı h; emrin olur paşam,diyerek yerine çekilir.Aradan zaman geçer,bir akşam Atatürk amasya`daki ş ı h`ı hatırlar ve valiyi telefonla arayıp durumu sorar.Vali nasıl söyleyeceğini bilmemekle birlikte,ş ı h`ın sakal boyunda en küçük bir kısaltma olmadığını aksine kimselere el sürdürmediğini anlatır.Atatürk telefonu kapatır,kağıdı kalemi eline alır ve az sonra nazırını çağırıp,yazdığı yazıyı amasya valiliğine tebliğ etmesini ister.Ertesi günü amasya`dan bir haber gelirki ş ı h efendi ata`yı görmek üzere yola çıkmış... ş ı h gelir ata`nın huzuruna çıkar,sakal tamamen kesilmiş,sinekkaydı bir traş olunmuş,saçlar kısaltılmış,kılık kıyafet baştan sona değiştirilmiş,bambaşka görünüme bürünülmüştür.Atatürk`ün mesai arkadaşları bu değişimi anlayamaz ve ata`ya sorarlar;- aman paşam,o ş ı h ki sakalına el dahi sürdürmezdi,siz ne ettiniz de kökünden kesmesini sağladınız? Ata gülümser,sonra yanındakilere dönüp; - dün akşam amasya valiliği`ne bir yazı gönderdim ve ş ı h`ı afyon`a vali atadığımı bildirdim,der ardından ardından yeni bir yazı hazırlayıp nazırına bu yazıyı da ş ı h`a vermesini söyler. Yazıda şöyle yazmaktadır;inancın ölçüsünün sakalda olmadığını anladığına sevindim,valilik meselesine gelince,bugün koltuk uğruna kırk yıllık sakalından vazgeçebilen yarın başka şeyler için milletinden vazgeçebilir,seni böyle bir ikileme mahkum bırakmayalım,kal sağlıcakla.
BUGÜNÜN TÜRKİYE`SİNİ ASLINDA O ZAMAN ANLATMIŞ OLAN ATA`MIZIN KEMİKLERİNİ SIZLATMAMAK DİLEĞİ İLE.....
SAYGI İLE ANIYORUZ
Ata Amasya`da Valinin odasında bulunurken içeri biri girer.Ata,yanındaki valinin kulağına eğilip sorar;-kimdir bu? vali yanıt verir;efendim kendisi ş ı h`tır.yörede çok hatırlısı vardır.Atatürk ş ı h`ı yanına çağırır ve;- bak baba imanın ölçüsü sakalın boyunda değildir.Şunu rica etsem de en azından peygamber efendimizinki gibi kısaltsan,der ve eliyle de boyun altı hizasını gösterir.ş ı h; emrin olur paşam,diyerek yerine çekilir.Aradan zaman geçer,bir akşam Atatürk amasya`daki ş ı h`ı hatırlar ve valiyi telefonla arayıp durumu sorar.Vali nasıl söyleyeceğini bilmemekle birlikte,ş ı h`ın sakal boyunda en küçük bir kısaltma olmadığını aksine kimselere el sürdürmediğini anlatır.Atatürk telefonu kapatır,kağıdı kalemi eline alır ve az sonra nazırını çağırıp,yazdığı yazıyı amasya valiliğine tebliğ etmesini ister.Ertesi günü amasya`dan bir haber gelirki ş ı h efendi ata`yı görmek üzere yola çıkmış... ş ı h gelir ata`nın huzuruna çıkar,sakal tamamen kesilmiş,sinekkaydı bir traş olunmuş,saçlar kısaltılmış,kılık kıyafet baştan sona değiştirilmiş,bambaşka görünüme bürünülmüştür.Atatürk`ün mesai arkadaşları bu değişimi anlayamaz ve ata`ya sorarlar;- aman paşam,o ş ı h ki sakalına el dahi sürdürmezdi,siz ne ettiniz de kökünden kesmesini sağladınız? Ata gülümser,sonra yanındakilere dönüp; - dün akşam amasya valiliği`ne bir yazı gönderdim ve ş ı h`ı afyon`a vali atadığımı bildirdim,der ardından ardından yeni bir yazı hazırlayıp nazırına bu yazıyı da ş ı h`a vermesini söyler. Yazıda şöyle yazmaktadır;inancın ölçüsünün sakalda olmadığını anladığına sevindim,valilik meselesine gelince,bugün koltuk uğruna kırk yıllık sakalından vazgeçebilen yarın başka şeyler için milletinden vazgeçebilir,seni böyle bir ikileme mahkum bırakmayalım,kal sağlıcakla.
BUGÜNÜN TÜRKİYE`SİNİ ASLINDA O ZAMAN ANLATMIŞ OLAN ATA`MIZIN KEMİKLERİNİ SIZLATMAMAK DİLEĞİ İLE.....
SAYGI İLE ANIYORUZ