Aşkı İşte Bu Şiir Anlatır

      Aşkı İşte Bu Şiir Anlatır

      BİRŞEY VAR ARAMIZDA,
      SENİN GÖZLERİNDEN BELLİ,
      BENİM YANAM YÜZÜMDEN.
      SUSUYORUZ, ARARDA BİR,
      GÜLÜŞEREK BAŞLIYORUZ SÖZE.
      NE KADAR GİZLESEK NAFİLE,
      BİR ŞEY VAR ARAMIZDA,
      SENİN GÖZLERİN IŞILDIYOR,
      BENİM DİLİMİN UCUNDA....
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      AŞK NEDİR?

      Soruyosun bana, nedir aşk? diye
      Bir arzudur derim,
      bir yanıyla dünya hali,
      bir yanıyla evliya işi;
      bir şey,
      son şarkı söylendiğinde tarif edemediğim,
      ama seni her gördüğümde budur dediğim.



      RAMON DE CAMPOAMOR
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      ÇERNOBİL

      "Acayipleşti havalar
      bir güneş, bir yağmur, bir kar.
      Atom bombası denemelerinden diyorlar
      Stronsiyum 90 yağıyormuş
      aşa, süte, ete, umuda, hürriyete
      kapısını çaldığımız büyük hasrete
      Kendi kendimizle yarışmadayız gülüm
      Ya ölü yıldızlara götüreceğiz hayatı
      Ya dünyamıza inecek ölüm”



      NAZIM HİKMET
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK
      Ûişuça

      Seri kodogutu xolo
      Ûişuça oxori şüimi
      Na gaoropu moro
      Ali elankteri şüimi

      Toli çilambri xolo
      Ûişuça guri şüimi
      Momigoraûu xolo
      Üaribi çona şüimi

      Öumani mapxa xolo
      Gobindum guri şüimi
      Va gobiöondini moro
      Gurişi çona şüimi

      Garip

      Yine akşam oldu
      Garip evim benim
      Nasılda sevdin beni
      Boynu büküğüm benim

      Gözüyaşlı yine
      Garip yüreğim benim
      Ziyaret edecektin beni
      Işığım benim

      Yarın yaz yine
      Avutuyorum yüreğimi
      Unutamadım Gördünmü
      Yüreğimin güneşini.
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK
      DÜNYANIN BÜTÜN SAADETİNİ,

      EY DOSTLAR, SAVAŞ GETİRİR!

      EVET, DOST OLMAK İÇİN

      BARUT DUMANI OLMAK GEREKİR!

      BERABERDİR DOSTLAR ÜÇ ŞEYDE:

      KARAGÜNDE KARDE,

      DÜŞMAN ÖNÜNDE EŞİT,

      ÖLÜM ÖNÜNDE ÖZGÜR!
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      Benim sertliğim

      GİTMELİYİM, YÜZ BASAMAK YUKARIYA,

      YÜKSELMELİ VE DEDİĞİNİZİ DUYMALIYIM:

      "SERTSİN SEN! BEN TAŞTANMIYIMKİ ?"

      GİTMELİYİZ,YÜZ BASAMAK YUKARIYA,

      İSTEMİYOR AMA, BASAMAK OLMAK HİÇKİMSE!...
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      Acıya Gülmek

      Öpüyorsam ayrılığı gözünden
      söküyorsam yüreğimi göğsümden
      geçiyorsam gözlerinin içinden
      geçiyorsam bir çiçeğin özünden
      sana olan sevdamdandır bilesin

      meğer ne yalnızız insan olmuşsak
      yaprak gibi dalda sessiz solmuşsak
      yeri gelmiş acıya da gülmüşsek
      yeri gelmiş ayrılığa gülmüşsek
      sana olan sevdamdandır bilesin

      biliyorum sen yine
      parmak uçlarında üşüyorsun
      aramızda kıvrılıp yatan uzaklığa inat, ayaklarınla kasıklarımın kasırgasını,
      ellerinle yüreğimde yaktığın ateşi düşlüyorsun
      sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta
      ve çırılçıplak bir ırmağa dönüşüyoruz yatağımızda
      apansız pencerende gülümsüyor güneş, ne güzel
      bütün parmakların tıkır tıkır işliyor.
      iştahla biliyorsun, yaşamaktır aşk
      geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku boyunda
      delice bir yangın parmaklarının buzulunda
      ah şahrud,
      her yerimiz nasıl da şaşırıp kalmaya istekli

      karşılıksız sevebilmekse sevda

      gerçek seven küle dönmüş her çağda
      elim kolum bağlanmışsa kıyında
      seydunayım gebermişsem kıyında
      sana olan sevdamdandır bilesin
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK
      OÖVİNUS OÂİ3İNU

      Mebancudam-na gamaüatuşi tolis
      Eşüebiğam-na guri-şüimi uba-süanişe
      Dolobolam-na tolepe-süanişi doloxe
      Süani oropa-ten gişüurûay
      Golobulur-na ar purkişi gurişe
      Süani oropaten gişüurûay

      Naüu xvala boret k’oçi dobiyit-na-ti
      Pavri steri na-nca obiövit-na uneneli
      Ora moxtu do övini-şeni-ti bâiéit-na
      Süani oropaten gişüurûay
      Ora moxtu do gamaüatu şeni-ti bâiéit-na
      Süani oropaten gişüurûay

      Komişüun xolo si,
      Üitepe-süani ini gaen
      Süan do şüimi mendranobaşa inaûi
      Kuçxepe-süani şüala korba-süanişi berva
      Xepe-süanite guri-şüimi na medvini dorûun daçxuri üşun
      Warepe-şüuni Wordun do oüiüatenan, tuta m3upişa
      Ûaûari ar ğali biyert oncire-şüunis
      Ukaçxe, otole-süani âiéams mjorak,
      Hiüu msüva
      Biûumi üitepe-süani gaxmaren
      Kogişüun, osüudu on oropa
      Seri do ndğalerişi uneneli goktalu on
      Ar nciri şuüu
      Laxeri ar daçxuri üitepe-süanişi inoba
      Oi şahrud
      İri sva-şüuni muöo-ti goşaşu şeni dolongoneri on

      Si var auropaşa gauropen-na on oropa
      Méxada na aoropen mûuûa iyen iri ora
      Xe do xanç’ali gomaüoren-na yani-süani
      Süani oropaten gişüurûay
      Seyduna bore pxosüu-na süani şüala
      Süani oropaten gişüurûay


      Söz : Tunay BOZYİĞİT
      Lazcaya çeviren : Paluri Arzu KAL
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      HEMŞİNLİYİZ.BİZ

      LEYLA'YI MECNUN'U ÖZLEYEN BİZLER
      ESKİ DOSTLUKLARI ÖZLER OLMUŞTUK,
      HEMŞİNLİYİZ.BİZ İ TIKLADIK BAKTIK
      TULUMUN İÇİNDE YÜZER OLMUŞUZ.

      HEMŞİNİMİN BAŞINDAKİ ASİL DUMANLAR
      GÜRÜL GÜRÜL AKAN DEREYİ KAPLAR,
      YÜREKLERDE YANAN HEMŞİN SEVDASI
      HEMŞİNLİYİZ.BİZ DE BULUR OLMUŞUZ.

      ACIKINCA HAMSİ TAVALANIR BURADA
      KOKUSU DUYULUR TA ALMANYADA,
      UNU KAPAN GELİR EKMEK YAPMAYA
      DOST SİTELEREDE ÖRNEK OLMUŞUZ.

      Sevil KEPENEKOĞLU
      ........................
      Hatıra

      Dün, bir gölge gibi geçti yanımdan
      Oydu, bir bakışta tanıdım onu;
      Rüyalarıma tayf halinde konan,
      Peşime bir korku gibi düşen o.

      Bazı bir yapraktı, bazı bir rüzgar.
      Dolardı aydınlık olup, odama.
      Bahçemde süzülür giderdi bahar
      Sabahının fecri vururken cama.

      Ayakları kumda bırakmadan iz
      Yanıma geldiği hep gecelerdi;
      Sanki bir lahitten kalkar ve sessiz
      Uzak bir maziye donup giderdi.

      Bir avuç ışıktı incecik yüzü,
      Gözleri geceler gibi derindi;
      İçine başımın her an düştüğü
      Avuçları sudan daha serindi.

      Geçerken dün yoldan, ruhumu saran
      Bir gölge halinde ve ağır ağır;
      Tanıdım; o, yadi hoş zamanlardan
      Seven ve yaşayan bir hatıradır.

      Ahmet Muhip Dranas
      Sitemizin Referans Sistemini kullanın*

      Işığın gölgesi ile yetinme ışık ol!

      Bir Gün Anlarsın

      Uykuların kaçar geceleri,
      Bir türlü sabah olmayı bilmez,
      Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
      Deli eden uğultudur başlar kulaklarında,
      Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
      Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık,
      Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın,
      Onun unutamadığın hayali,
      Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine,
      Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.

      Bir gün anlarsın aslında her şeyin boş olduğunu,
      Şerefin, faziletin, iyiliğin güzelliğin.
      Gün gelir de, sesini bir kerecik duymak için,
      Vurursun başını soğuk, taş duvarlara,
      Büyür gitgide incinmişliğin, kırılmışlığın
      Duyarsın.
      Ta derinden acısını çaresiz kalmışlığın.
      Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.

      Bir gün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin
      Niçin yaratıldığını.
      Bu iğrenç dünyaya neden geldiğini
      Uzun uzun seyredersin aynalarda güzeliğini
      Boşuna geçip, giden yıllarına yanarsın.
      Dolar gözlerin, için burkulur
      Sevmek ne imiş bir gün anlarsın.

      Bir gün anlarsın tadını sevilen dudakların
      Sevilen gözlerin erişilmezliğini
      O hiç beklenmeyen saat geldi mi
      Düşer saçların önüne ama bembeyaz
      Uzanır gökyüzüne ellerin
      Ama çaresiz
      Ama yorgun
      Ama bitkin
      Bir zaman geçmiş günlerin uykusuna dalarsın
      Sonra dizilir birbiri ardınca gerçekler acı
      Sevmek ne imiş bir gün anlarsın

      Bir gün anlarsın hayal kurmayı
      Beklemeyi
      Ümit etmeyi
      Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir
      Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi
      Lanet edersin yaşadığına
      Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın
      O zaman bir çiçek büyür kabrimde kendiliğinden

      Seni sevdiğimi işte o gün anlarsın.
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      ÖLDÜR ÖLE GİT

      Madem ki sen beni terk ediyorsun
      Kalbimden aşkını sök de öyle git
      Gidişinle zaten kahrediyorsun
      Kafama bir kurşun sık da öyle git

      Demek ki sen beni hiç sevmemişsin
      Demek yüreğimle oyun oynadın
      Azrail geç kaldı ecelim sensin
      Boynum kıldan ince öldür öyle git

      Yaşanan ne varsa unut diyorsun
      Ben seni unutmak için sevmedim
      Bile bile beni öldürüyorsun
      Ruhuma bir dua oku öyle git
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK
      Yazar: karakiz81

      ya sen bu siiri kendin mi yazdun yoksa baskasin da n mi kopay cektun ama kendin de yazsan baskasinin dan alsan da siiri soylenecek soz yok tek cok harika bir siir o sozlenir ancak

      saygilar la ebru ucuncu


      ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      Bekleyenler İçin

      Bekleyenler İçin

      Bir ayak sesi duymayayım
      Kapıya koşuyorum
      Gelen sen misin diye
      Bir sarı saç görmeyeyim
      Yüreğim burkuluyor
      Ağlamaklı oluyorum
      Her şey bana seni hatırlatıyor
      Gökyüzüne baksam
      Gözlerinin binlercesini görürüm
      Bir rüzgar değse yüzüme
      Ellerini düşünmeden edemem
      Yaktığım bütün sigaraların dumanları sana benzer
      Tadı senden gelir
      Yediğim yemişlerin
      İçtiğim içkilerin
      Ve içimdeki bu dayanılmaz sıkıntı
      Bu emsalsiz hüzün
      Seni beklediğim içindir

      Resmine bakamaz oldum
      Uykulardan korkuyorum artık
      Utanıyorum odamdaki bütün eşyalardan
      Şu sedir hala gelip oturmanı bekliyor
      Şu ayna karşısında güzelliğini seyretmeni
      Şu kadeh dudaklarına değebilmek için duruyor masada

      Ve şu saat geldiğin anda
      Durabilir sevincinden
      Zaman çıldırabilir
      Çünkü benim dünyamda
      Ölümsüzlük, seni sevmek demektir
      .

      Bir çocuk doğmayı bekler
      Bir ağır hasta ölmeyi
      Bitkiler yağmur ve güneşi bekler
      Yalnız bir kadın sevilmeyi
      Ve düşün ki bir adam
      İçinde bütün bekleyenlerin korkusu ve ümidi
      Seni bekler
      Asılmayı bekleyen bir idam mahkumu gibi

      Sen gelinceye kadar
      Pencerem kapalı duracak
      Rüzgar gelmesin diye
      Artık perdeleri açmayacağım
      Gün ışığı girmesin diye
      Sonra kahrolacağım
      Bu karanlıkta, bu derin yalnızlıkta
      Ve günlerce gecelerce haykıracağım
      Nerdesin diye, Nerdesin?

      Bir gün bu kapıdan sen gireceksin
      Biliyorum
      Ergeç bu bekleyişin bir sonu gelecek
      Yıllarca sonra
      Öldüğüm gün bile gelsen
      Bütün bu bekleyişimi ve öldüğümü unutup
      Çocuklar gibi sevineceğim
      Kalkıp sarılacağım ellerine
      Uzun uzun ağlıyacağım.


      Ümit Yaşar Oğuzcan
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      unutulmuyanlar

      Biliyorum, unutamayacaksın!
      Ağır ağır geçecek mevsimler,
      Bir bir ağıracak saçının telleri
      Solacak albümde eski resimler.

      Beni hatırladıkça için ürperecek,
      Boşanan gözyaşlarını tutamıyacaksın.
      Boşuna zorlama kendini, sevdiğim;
      Biliyorum, unutamayacaksın.

      Ve biliyorsun, ben de unutamayacağım,
      Eskimeyecek içimde sana ait ne varsa
      Şöhretmiş, servetmiş herşey geçiyor, inan
      Dostluklar ve sevgiler kalıyor, kalırsa.

      Sen benim gökyüzümdün, denizim, toprağımdın,
      Şimdi bir hatıra olamazsın belirsiz, uzak
      Biliyorsun bazı şeyler vardır elimizde olmayan
      İşte öyle imkansız birşey seni unutmak.

      Zannetme ki herşey bitti sevdiğm;
      Birgün yeşerecek şu sararmış yapraklar.
      Ve bundan sonra kim severse dünyada;
      Seni ve beni hatırlayacaklar
      Ümit Yaşar OĞUZCAN
      (AKCAKOCA)---(HEMSIN KIZI)--( KARAKIZ81)--(EBRU UCUNCU)

      Karadeniz güzeli

      Karadeniz güzeli
      sensiz mi kalacaktım,
      Özledim herşeyini
      sen de özlemedin mi
      Gidemeyim köyüme
      yollarımı kapatın,
      Beni yardan ayıran
      kanı kanserle dolsun
      Bizim ev dere boyu
      gelin getiremedim,
      Seni çok istedim da
      gittin ellerin oldun


      Yaylaların dumanı
      gözlerime yaş olur,
      Bırakıp da gidince
      yüreğime dert oldu
      Ölmeden bi göreyim
      gözlerinin içini,
      Sensiz nefes almadım
      azraili bekledim
      Ölümüm geldi geçti
      bedenimi arama,
      Ruhumlan sana geldim
      sakın bir şey deme.
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK

      ...............

      Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir
      her sözcük dilimin ucunda küfre dönüyor çünkü
      Bir gök gürlese bari diyorum bir sağnak patlasa
      bitse bu sessizlik, bu kirli yapışkanlık bitse
      ama bir tufan az mı gelir yoksa yine de
      yırtılan ve parçalanan birşeyler olmalı mutlaka
      hiç durmadan yırtılan ve parçalanan bir şeyler

      Oysa ne kadar sakin bu sokaklar ve bu kent
      ne kadar dingin görünüyor bana şimdi gökyüzü

      Gidenler nerde kaldılar, özledim gülüşlerini
      bir kenti güzelleştiren yalnız onlardı sanki
      onlardı çocuklara ve aşka ölesiye bağlanan
      kadınları güzelleştiren herhalde onlardı
      "Tükürsem cinayet sayılır" diyordu birisi
      tükürsek cinayet sayılıyor artık
      ama nerde kaldılar, özledim gülüşlerini onların

      Uzun uzun bakıyorum kıvrılan sokaklara
      tek yaprak bile kımıldamıyor nedense
      ve tek tek söndürüyor ışıklarını varoşlar
      alnımı kırık bir cama yaslıyorum, kanıyor
      kanımın pıhtılarında güllerin serinliği
      ve fakat bir cellat gibi yetişiyor pusudaki
      Dilimin ucunda küfre dönüyor her sözcük

      Yaşamak neleri öğretiyor, düşünüyorum
      okuduğum bütün kitaplar paramparça
      çıkıp dolaşıyorum akşamüstleri bir başıma
      bir uçtan bir uca yalnızlıklar oluyor kent
      bulvar kahvelerinin önünden geçiyorum
      sırnaşık aydınlar, arabesk hüzünler
      bir gazete sayfasında sereserpe bir yosma

      Sesler gittikçe azalıyor, kuşlar azalıyor
      ve ne zaman yolum düşse vurulduğun yere
      kızgın bir halka oluyor boynumda o sokak
      Hüznü yalnız atlarımız duyuyor artık
      biz çoktan unutmuşuz böyle şeyleri
      ama içimde bir sırtlanın dalgın duruşu
      ve dilimin ucunda küfre dönüyor her sözcük

      İçimde zaptedilmez bir kırma isteği
      dizginlerini koparan bir at sanki bu
      soluksoluğa kalıyorum her sonbahar
      ve sevgilim ne zaman hoşgörülü olsa
      bir yolculuk düşüyor aklıma, gidiyorum
      bütün gençliğim böylece geçip gitti işte
      ama hala bir şeyler var vazgeçemediğim

      Hangi duvar yıkılmaz sorular doğruysa
      birgün gelirsek hangi kent güzelleşmez
      şiirlerim bir dostun vurulduğu yerde yakıldı
      geri almıyorum külleri yangınlar çıksın diye
      Devriyeler çıkart şimdi, bütün ışıklarını söndür
      sorduğum hiçbir soruyu geri almıyorum ey sokak
      ve dilimin ucunda küfre dönüyor her sözcük

      Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir
      bir gök gürlese bari diyorum bir sağnak patlasa
      bitse bu kirli ve yapışkan sessizlik, hiç gitmesem
      oysa ne kadar sakin sokaklar, kent ve bütün yeryüzü
      ipince bir su gibi sızıyorum gecenin tenha göğüne
      sessizce çekip gidiyorum şimdi, sessiz ve kimliksiz
      Belki yine gelirim, sesime ses veren olursa bir gün
      Hak(cc) kuluna eyler nazar
      Dört kalıptan Adem dizer
      Kalleş gelmiş CUMHURİYETİ bozar
      ATAM sana haber olsun

      ENELHAK