Hemşin İçin Enerji Üretimi Ve Değirmen Tipi Santraller

      enerji konferanslarını takip etmek ...

      Akıllı Enerji : Türkiye – AB
      Uluslararası Konferans
      28-29 Ekim 2006
      İçkale Oteli
      G.M.K. Bulvarı 89
      Ankara

      Heinrich Böll Stiftung Derneği (boell-tr.org) 28-29 Ekim
      2006 tarihlerinde Ankara’da “Akıllı Enerji: Türkiye-AB” konulu iki
      günlük bir uluslararası konferansını düzenleyecek.

      Bu konferansta ağırlıklı olarak yenilenebilir (güneş, rüzgar,
      jeotermi ve bioküt) enerji, enerji tasarrufu ve enerji politakaları
      hakkında paneller gerçekleştirmeyi amaçlıyoruz. Bu konferansa yurt
      dışından ve Türkiye’den politikacılar, AB temsilcileri,
      araştırmacılar, uzmanlar ve gazeteciler katılacak.

      Konferans programı:
      boell-tr.org/docs/enerjikonferansi_program_tr.doc

      Ön kayıt formu:
      boell-tr.org/docs/enerjikonferansi_kayit%20formu.doc
      " akıl ve gönül ; insan ...
      Rüzgâr Enerjisinden Elektrik Üretme Potansiyeli

      Rüzgârın taşıdığı enerji potansiyeli, hızın küpü ile orantılıdır. Rüzgar türbini kurmak için seçilen yörenin yıllık ortalama rüzgar hızı mümkün olduğu kadar yüksek olmalıdır. Rüzgâr hızı yerden yükseldikçe artar. Hız, kıyıdan denize doğru açıldıkça da artmaktadır. Rüzgârın hızı yıldan yıla ve mevsimlere göre de değişmektedir. Türkiye`de Devlet Meteoroloji İşleri (DMI) tarafından rüzgar ölçümleri, yön ve şiddet olarak değişik konumlarda yapılmaktadır. Ülkemizin birçok yöresinde bu ölçümler yapılmış olup, yerden 10 m yükseklikte yıllık ortalama rüzgâr hızının 4-5 m/s olduğu birçok yöremizin türbin kuruluşuna uygun olduğu tespit edilmiştir. TEAŞ, rüzgâr ölçüm analizlerinden WASP (Wind Atlas Analysis and Application Program) yardımıyla, rüzgâr enerjisi potansiyeli ve yıllık ortalama elektrik üretimi tahmini yapabilmektedir. Elektrik İşleri Etüt İdaresi (EIE), DMI Genel Müdürlüğü`ne ait istasyonların 1970-80 arasındaki 10 yıllık verilerini değerlendirerek "Türkiye Rüzgâr Enerjisi Potansiyeli" adıyla yayınlamıştır. Buna göre ortalama rüzgâr hızı 5 m/s ile 3,8 m/s arasında değişirken ortalama güç yoğunluğu 152,8 W/m2 ile 71,2 W/m2 arasında değişmektedir. Yine EIE, Rüzgâr Enerjisi Gözlem Istasyonu Projesi`ni başlatmıştır. 3 yıllık istasyon raporlarına göre İzmir - Kocadağ 8,5 m/s ile en yüksek hıza sahiptir. Bunu sırasıyla Gökçeada (6,83 m/s), Akhisar (6,78 m/s) ve Belen (6,5 m/s) takip etmektedir. Buralardaki güç yoğunlukları da sırasıyla 775, 457, 450 ve 343 W/m2`dir. Ülkemizde 80-100 bin MW arasında rüzgar enerjisi potansiyeli olduğu tahmin edilmektedir. Enerji Bakanlığı`nın tahmini ise 10 bin MW`tır. Şu anda Çeşme`de ve Bozcaada`da çalışır durumda ancak toplam 30 MW` lık rüzgar santralimiz mevcuttur.


      Dünya Teknolojisindeki Durum




      2002 sonunda kurulu kapasite Avrupa`da 23.300 MW, Dünyada ise 31.400 MW olmuştur. 1982-92 arasında ABD-Kaliforniya`da 15 bin türbin kurulmuş ve 1993`te 3 milyar kWh elektrik üretilmiştir. Dünyanın en büyük rüzgâr çiftliği 370 MW gücü ile Amerika`da bulunan Altamount Pass tesisidir. 8160 ha alan kaplayan çiftlikte 100 MW`lik 3500 adet ve 300-405 kW`lık 40 adet türbin vardır. Rüzgâr enerjisi maksimum %59,3 teorik verimle mekanik enerjiye çevrilebilir. Türbinlerin ekonomik ömrü 15-20 yıldır. AB 2005 yılında birincil enerjinin %8`ini rüzgârdan karşılamayı planlamış olup kurulu kapasiteyi 42 bin MW`a ulaştırmayı hedeflemiştir. Bu da 1400 kW`lik 30 bin türbin demektir. Rotor kanat sayısı 1-3, rotor çapı 18-65 m, dönme hızları 28-60 d/dak`dir. Optimum büyüklük 1-3 MW`tır. Dünyadaki kurulu gücün 2010`da 121 bin MW, 2012`de 161 bin MW`a ulaşacağı tahmin edilmektedir. Amerika`da 1981`de maliyet 30 cent/kWh iken 15 yılda 5 cent`in altına inmiştir. Santral maliyeti ise 1000 dolar/kW dolayındadır. Ingiltere`de rüzgârdan üretilen elektriğin birim maliyeti gaz santrallerinde üretilenin 1,4 katı, nükleer santırandakinin %52`si, kömürlü santralıdakinin %71`i dir. İşletme ve bakım maliyeti 1 cent/kWh`tir. Petrol fiyatlarının yükselmesi rüzgâr enerjisinin gelişimini olumlu etkilemektedir.


      Rüzgar Enerjisinin Önündeki Engeller

      Rüzgar santrallerinin en önemli sakıncası gürültüdür. Aerodinamik ve mekanik olmak üzere iki türlü gürültü vardır. Mekanik gürültü azaltılsa bile aerodinamik gürültü azaltılamaz. Çiftlik içinde 85 dB düzeyindeki gürültü 400 m uzakta 37 dB’ye düşmektedir. Rüzgâr tarlaları ile konutlar arasında 300-400 m mesafe olmalıdır. İkinci çekincesi elektromanyetik girişimdir. Dönen kanatlar radyo, TV, uydu servisi ve radarlarda girişime neden olabilir. Parazit 2-3 km ile sınırlıdır. Üçüncü çekince arazi kullanımıdır. Tek türbinin alan ihtiyacı 700-1000 m2/MW, rüzgâr tarlasının ise bunun 150-200 katıdır (0,1-0,2 km2/MW). Ancak türbinler toplam alanın %1`ini işgal ettiğinden %99 kısmında tarım yapılabilir.


      Rüzgar santrallerinin en önemli sakıncası gürültüdür. Aerodinamik ve mekanik olmak üzere iki türlü gürültü vardır. Mekanik gürültü azaltılsa bile aerodinamik gürültü azaltılamaz. Çiftlik içinde 85 dB düzeyindeki gürültü 400 m uzakta 37 dB`ye düşmektedir. Rüzgâr tarlaları ile konutlar arasında 300-400 m mesafe olmalıdır. İkinci çekincesi elektromanyetik girişimdir. Dönen kanatlar radyo, TV, uydu servisi ve radarlarda girişime neden olabilir. Parazit 2-3 km ile sınırlıdır. Üçüncü çekince arazi kullanımıdır. Tek türbinin alan ihtiyacı 700-1000 m2/MW, rüzgâr tarlasının ise bunun 150-200 katıdır (0,1-0,2 km2/MW). Ancak türbinler toplam alanın %1`ini işgal ettiğinden %99 kısmında tarım yapılabilir. Kutsal kitaplarda da rüzgarın birçok uygulama alanına dikkat çekilmektedir. Örneğin Kur`an-ı Kerim`de rüzgardan bahseden 23 ayet bulunmaktadır. Bu ayetlerde temel olarak rüzgarların evrilip çevrilmesine, rüzgarlarla yağmur bulutlarının sevk edilmesine, gemilerin hareket ettirilmesine, ekinleri vuran kavurucu ve soğuk rüzgarlara, taşları sürükleyecek ve ağaçları kökünden sökecek şiddetli kasırgalara işaret edilmekte, ayrıca Hz.Süleyman`ın rüzgarla ilgili bir mucizesine de dikkat çekilmektedir. tefsircilere göre, Kuran`da peygamberlerin mucizelerinden bahsedilmesinin bir nedeni de insanları o mucizelere yetişmek için çalışmaya teşvik etmektir. Biz de günümüzdeki bilimsel çalışmalar sayesinde rüzgarlardan azami derecede yararlanabiliriz. Işte elektrik üretimi bu yararlanma yollarının en önemlilerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

      ekolojimagazin.com/?s=magazin&id=142
      ALLAH'ım sevgini ve seni sevenin sevgisini
      ve seni sevmeye beni yaklaştıranın sevgisini bana nasip et...
      Dünyadaki enerji rezervlerinin durumu dikkate alındığında, rüzgar enerjisinden yararlanmanın, hem çevresel açıdan hem de kaynak varlığı açısından ne denli önemli oldğu anlaşılmaktadır.

      Dünya enerji rezervi, tükenme yıl olarak rüzgar ile birlikte aşağıdaki çizelgede verilmiştir.



      Nükleer enerji :
      200 yıl

      Kömür :
      200 Yıl

      Gaz :
      65 Yıl:

      Petrol:
      40 Yıl

      Rüzgar:
      Sonsuz
      ALLAH'ım sevgini ve seni sevenin sevgisini
      ve seni sevmeye beni yaklaştıranın sevgisini bana nasip et...
      Rüzgar,günes enerji sistemlerinin hala pahali olusunun sebebi:bütün industri ülkelerinin simdiye kadar fosil enerji kaynaklarina (petröl.nükleer,gaz,su vs) yatirim yapmalari ve bu konularda teknikler gelistirmelerindendir.
      Fakat günümüzde bu tabii kaynaklarin gittikce azalmasi,kullanimlarinda cevreyi kirleterek dünyanin isinmasina bile sebep olabildiklerinin tesbitinden sonra,ruzgar,günes gibi fosil olmayan enerji kaynaklari önem kazanmis ve desteklenmege baslanmistir.
      Büyük sanayi ülkelerinin (ABD,Almanya;Fransa vs) yaptigi kötü tecrübeleri bizimde tekrarlamak zorunlugumuz olmadigindan,bu yeni tip enerji kaynaklarini destekleyip ülkemiz topografyasinin müsaade ettigi sekilde kullanmamiz bizim ve gelecek kusaklar icin büyük kazanc olacaktir.
      Bu konumda günes enerjiside ülkemizde ele alinmali ve desteklenmelidir.kuzeyin günessuz ülkelerinde artik fotodaik sistemiyle ay isigindan bile istifade edilirken,günesi bol olan ülkemizde bu konuda arastirmalardan geri kalisimiz yanlis politikalarin sonucudur.
      Rüzgar ve günes enerjisi arastirma ve üretimini destekleyip,gelecegimizin bircok afetten kurtulmasina yardimci olmamiz heppimizin görevi olmalidir.
      selamlarimla

      elektrık üretımı Hemşın HES

      Bu bahsettığınız değirmenı yaptım ama yazın su bıttı ruzgarı denedım senede 3 kez estı güneşe gücümuz yetmez ne yapalım bu konuda eleştırı yapanların çoğunluğu hemşınde ıkamet etmıyor yaşamıyor bırakın bu konuda kararı ıkamet edenler versın hes projesını inceledınızmı evet değırmenın büyüğu tünel yer altında çıkış bır metre çapında demır boru santral bınası tek turbın ne kadar yer kaplar tunel girışi baraj değıl bent şalt sahası yok üretılen ıletılecek baraja doğayı bozmaya hepımız karşıyız lutfen doğruyu bılıp doğru karar verelım hemsının hemşılının kaderıyle oynamaya kalkmayalım bu tıp santrallerı yapmazsak dereler akar taşar sel götürür bizde bakarız taşkınların önlenmesı gerek her taşkın balığı yok edıyor bılınen bırşey başka alternatıfler su varken niye çanakkalede yapılan ruzgar randıman alınamıyor araştırın duşunun eleştırın şimdilik bu kadar SAYGILARIMLA ?(

      CVP: elektrık üretımı Hemşın HES

      Yazar: y.n.mataracı Tarih: 10.01.2007 Saat: 23:01

      Bu bahsettığınız değirmenı yaptım ama yazın su bıttı ruzgarı denedım senede 3 kez estı güneşe gücümuz yetmez ne yapalım bu konuda eleştırı yapanların çoğunluğu hemşınde ıkamet etmıyor yaşamıyor bırakın bu konuda kararı ıkamet edenler versın hes projesını inceledınızmı evet değırmenın büyüğu tünel yer altında çıkış bır metre çapında demır boru santral bınası tek turbın ne kadar yer kaplar tunel girışi baraj değıl bent şalt sahası yok üretılen ıletılecek baraja doğayı bozmaya hepımız karşıyız lutfen doğruyu bılıp doğru karar verelım hemsının hemşılının kaderıyle oynamaya kalkmayalım bu tıp santrallerı yapmazsak dereler akar taşar sel götürür bizde bakarız taşkınların önlenmesı gerek her taşkın balığı yok edıyor bılınen bırşey başka alternatıfler su varken niye çanakkalede yapılan ruzgar randıman alınamıyor araştırın duşunun eleştırın şimdilik bu kadar SAYGILARIMLA ?(


      Sayın Y N Meral;
      Hemşin'e yapılacak HES ile ilgili verdiğiniz bilgileri nereden aldınız bilmiyoırum ama baştan aşağı yanlış. Siz herhalde bir başka projeyi incelemişsiniz. Ya da birileri size anlatmış siz de onlara inanmışsınız. Acaba ben mi yanılıyorum diye önümde durmakta olan projeye bir daha baktım ama yanılmadığımı gördüm.
      Hemşin'e yapılacak HES hakkındaki Proje Tanıtım Raporundaki tüm bilgileri daha önce yukarıdaki diğer yazılarda verdiğim için tekrar vermeyeceğim ama sadece tek bir şey söyleyeceğim.
      Tünel girişi Baraj değil Bent ne demektir?
      Suyun önüne konulan her duvara Bent derler. Arkasında da bir miktar su tutulur. Bent olunca tutulan su ile baraj olunca tutulan sudan farklı bir şey mi oluyor?
      Hemşin'de yaşıyorsunuz. Yani Maçka'ya yakınsınzı. Bir gün Maçka'ya giderek Hemşin'de yapılmakta olan HES'in aynısını bir inceleyin. Oranın halkı ya da yapan mühendisleri ile bir görüşün. Bakalım ki sizlere neler diyecekler.
      Sayın Y N Mataracı;
      Eğer bir daha herhangi bir yazınızda "Hemşin dışında yaşayanlar gibi" bir cümle kullanırsanız inanın ki tepkim bugünkü kadar yumuşak olmaz. Siz hangi hakla bizleri gerçek Hemşinli saymıyorsunuz? Size bu yetkiyi kim verdi?
      Bizler gurbette yaşamayı kendimiz seçmedik. Çoğumuz 2. 3. kuşak gurbetçi çocuklarıyız. Çoğumuzun memlektte kalacak bir evi bile yok. Buna rağmen bir kere olsun çoluğumuz çocuğumuz ile Antalya vb. yerlere tatile gitmedik. Her sene memleketimize geldik. Yani Hemşi'ni sizler kadar değil sizlerden daha çok seviyoruz.
      Proje hakkında destek verirken onun Hemşin'e ne kazandıracağını biliyor musunuz? Eminim ki hiç bir bilginiz yoktur.
      Taş Ocağı konusunda da benzer şeyler yaşanmadı mı? Bazı muhtarlarımız da köylerine Taş Ocağı açılması için destek vermediler mi? Sonuç ne oldu peki? Taş Ocağının Hemşin esnafına zerre faydası var mı? Hemşinli herhangi biri orda çalıştı mı?
      Bodollunun bağrına kocaman bir delik açılmışken siz hala neyi savunduğunuzu bilmiyorsunuz?

      Not: Projeyi yapan firmanın Proje Ön Tanıtım Raporonda yalan beyan verdiği, Trabzon Orman Şube Müdürlüğünün olmayan bir yazısını dosyaya koyduğu için hakkında dava açıldığını biliyor musunuz?
      O dosya baştan aşağı yalanla doludur. Projeyi yapan firmanın hiç bir yetkilisi Hemşin'i görmemiştir.
      Bunları da biliyor musunuz?
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...
      Konunun güncelliği açısından bu bnaşlıktaki yazıları bir kere daha hatırlamakta fayda var.
      Hemşin için en uygun enerji üretimi Doğa Dostu Değirmen tipi santrallerdir.
      Gelin bu konuyu tartışalım.
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...

      Nedir bu HES?

      Dün internette konu ile ilgili birşeyler ararken bir resim buldum. Resimde çeşitli tiplerdeki Nehir Tipi HES'lerin krokileri vardı. Hemşin'de yapılacak Nehir Tipi HES'i bu resim üzerinde anlatmanın iyi olacağını düşünerek buraya aldım.

      Hemşin'e yapılacak Dikmen Regülatörü (Kito-Ortaköy arasına yapılacka 1. HES) yukarıdaki reismlerde 1 numaralı olan resimdir. Konuyu açıklayabilmek için o resimde olmayan mesafeleri ben koydum.

      Resim üzerinde şimdilik yorum yamayacağım, ancak sizlerin yorumlarını bekleyeceğim.

      2. HES'i de benzer bir resim bulabilirsem yine projede açıklandığı gibi ölçülendirerek buraya asacağım.

      Yapılacak HES'in nasıl birşey olacağını hepimiz iyi bilmek zorundayız. Tabi ki yapılmasını istediğimiz HES türlerini de buraya asmaya devam edeceğim.
      Resimler
      • HES TÝPLERÝ2.jpg

        106.96 kB, 0×0, 101 defa görüntülendi
      Hala tanımamışlar / Hemşin'deki BİZ'leri / Hemşin temizleleyecek / İçindeki TİZ'leri...