Tanıyasın Yaradan’ı her daim
Üzerine farzdır, “boşlama” oğul!
Halk içinde hizmetkâr ol canlara
Tek kişilik hayat “düşleme” oğul!
Kanmayasın, şu dünyanın süsüne
Cazip görüntüsü, gümbürtüsüne
Mevlâm güç versin de haktan sesine
Dik duruşu asla “esleme” oğul !
Dilin sivri olsa, sakın batmasın
Gönlün hüzün dolsa, sakın yatmasın
Haramı helale asla katmasın
Vücutta habis ur “besleme” oğul!
Arı oğul verir, kendi cinsinden
İnsan tüter, haberi yok isinden
Sen örnek ol, iz sürülsün peşinden
Sağlam dala koruk “aşlama” oğul!
Kimi pulda yüzer, kimisi çulsuz
Azgın yoldan çıkmış, garibim yolsuz
Erenler deryayı geçiyor salsız
Hakiri, sakın ha, “fişleme” oğul!
Cemiyet insanı, hizmette önde
Toptan tamirat var, boş durma sen de
Yiğit belli olur, en kara günde
Sür atını coşsun, “çüşleme” oğul!
Uyurken bir gözün açıkta olsun
Dikkatin, akıldan kaçıkta olsun
Merhametin, sevgin, kucakta olsun
Şefkat sarayını, “paslama” oğul!
Aldatanlar, aldanmıştır bilesin
Kurtuluş bekleyen, hayır dilesin
Yüce hakikate, sen silsilesin
Kirli duvarlara, “toslama” oğul!
Bu topraklar, takas edildi canla
Yüzbinler yürüdü, Ukba’ya şanla
İnsanlık nişanlı, nefsi aşanla
Fikrini yabana “yaslama” oğul!
Vefa denen duygu, olmalı diri
Unutmayan kalpler, saklamaz kiri
Ruh yoksa birlikte, besbelli sürü
Faydasız binayı “süsleme” oğul!
İnsaf elden uçtu, dipsiz kuyuda
Olsun rağbet, yıkıp-döken ayıda
Güller açmış bize, karşı kıyıda
Kömürü elmasla “eşleme” oğul!
Her sâlâ duydukça, benim sanırım
Sesteki mânâyı, iyi tanırım
Kötü mirasımla, çok utanırım
Üç olan hatamı, “beşleme” oğul!
27/04/2008 Bursa
Ali Rıza Malkoç
Alıntı
Üzerine farzdır, “boşlama” oğul!
Halk içinde hizmetkâr ol canlara
Tek kişilik hayat “düşleme” oğul!
Kanmayasın, şu dünyanın süsüne
Cazip görüntüsü, gümbürtüsüne
Mevlâm güç versin de haktan sesine
Dik duruşu asla “esleme” oğul !
Dilin sivri olsa, sakın batmasın
Gönlün hüzün dolsa, sakın yatmasın
Haramı helale asla katmasın
Vücutta habis ur “besleme” oğul!
Arı oğul verir, kendi cinsinden
İnsan tüter, haberi yok isinden
Sen örnek ol, iz sürülsün peşinden
Sağlam dala koruk “aşlama” oğul!
Kimi pulda yüzer, kimisi çulsuz
Azgın yoldan çıkmış, garibim yolsuz
Erenler deryayı geçiyor salsız
Hakiri, sakın ha, “fişleme” oğul!
Cemiyet insanı, hizmette önde
Toptan tamirat var, boş durma sen de
Yiğit belli olur, en kara günde
Sür atını coşsun, “çüşleme” oğul!
Uyurken bir gözün açıkta olsun
Dikkatin, akıldan kaçıkta olsun
Merhametin, sevgin, kucakta olsun
Şefkat sarayını, “paslama” oğul!
Aldatanlar, aldanmıştır bilesin
Kurtuluş bekleyen, hayır dilesin
Yüce hakikate, sen silsilesin
Kirli duvarlara, “toslama” oğul!
Bu topraklar, takas edildi canla
Yüzbinler yürüdü, Ukba’ya şanla
İnsanlık nişanlı, nefsi aşanla
Fikrini yabana “yaslama” oğul!
Vefa denen duygu, olmalı diri
Unutmayan kalpler, saklamaz kiri
Ruh yoksa birlikte, besbelli sürü
Faydasız binayı “süsleme” oğul!
İnsaf elden uçtu, dipsiz kuyuda
Olsun rağbet, yıkıp-döken ayıda
Güller açmış bize, karşı kıyıda
Kömürü elmasla “eşleme” oğul!
Her sâlâ duydukça, benim sanırım
Sesteki mânâyı, iyi tanırım
Kötü mirasımla, çok utanırım
Üç olan hatamı, “beşleme” oğul!
27/04/2008 Bursa
Ali Rıza Malkoç
Alıntı
Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm, düşeriz Elbet!..
Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
"Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...
Ama biz düşersek Bir yağmur damlası gibi Yaprağa,
"Vatan Sağolsun" diyen Mehmetçik gibi Toprağa Düşeriz!..
Düşmeyiz Namerdin Ayaklarına!..
Bir Hüzünlü Türkü olupta yarin Dudaklarına Düşeriz...